Türkiye’nin içe dönük sorunlarının sürdürülebilmesi artık mümkün değil. Mümkün kılacak gerçekçi bir neden de kalmamıştır. Değerler dünyası ve mevcut zemin ve zaman sorun algılamalarına cesurca yaklaşılması gerektiğini emretmektedir.

İslam medeniyeti düzleminde, bu bakış açısıyla bakıldığında “KÜRT AÇILIMI” gereklidir. Ünitem yapıya bir zararı olmadığı bir yana daha büyük bir yapıya işarettir.

Yıllardır iç sorunlarla uğraşmaktan başımızı şöyle bir kaldırıp etrafa sağlıklı bir bakamamışız.

Terör  ve fesat yaklaşımlarından bağımsız olarak hiç çekinmeden işin üzerinde durmak gerekir. Muhatap alınacak bir örgüt ve bir kurum yoktur. Muhatap bizzat kendini Kürt olarak ifade eden, öyle hisseden değerli kardeşlerimizin bizzat vicdanları ve güzel gönülleridir.

Siyasi mülahazalarla bu yaklaşımdan geri durulmaması gerekmektedir. Evet, neye mal olursa olsun denilmelidir.

Kanaatim,  açılımın bir sıkıntıya yol  açmayacağı  yönündedir.

 Türkiye gülü gonca olmuş dışa doğru açılmaktadır aslında. İçe doğru açılma ve kısır çekişmeler goncanın açmasına engel olacaktır.

Suriye, İran, Irak  gibi ülkelerde neler olur bir düşünelim bakalım.

Dikkat edilmesi gerekenler

1-İngilizler had safhada terör örgütünü kullanacaklardır.Bunu da Ermeniler vasıtasıyla yapacaklardır.

2-Arka planda Ermeniler süreci baltalamak isteyeceklerdir. Bu Ermenileri anlamak çok zordur. Milleti  Sadık’a olmak tarihsel misyonlarıdır ve er geç bunun farkına varacaklardır.

3-Bu sırada Türkiye Afganistan da dengeli ve ülkemizi zora sokamadan bir orta yol politika uygulamalıdır.

Hürmetle kalınız.