Dilek ASLAN
TÜM BEL-SEN, Gaziantep Belediye ile yaptığı toplu sözleşmenin bir süre sonra uygulanmaması ve yerel mahkeme tarafından “yasalara uygun sayılmaması” üzerine, konuyu AİHM’ne taşımıştı.
TÜM BEL-SEN, Gaziantep Belediye ile yaptığı toplu sözleşmenin bir süre sonra uygulanmaması ve yerel mahkeme tarafından “yasalara uygun sayılmaması” üzerine, konuyu AİHM’ne taşımıştı.
Uzun yıllar süren mahkeme süreci sonucunda AİHM Büyük Daire kararını açıkladı. Mahkeme bu karar ile kamu emekçilerinin toplu sözleşme hakkının bulunduğunu ve Anayasa’nın 90. maddesi gereği bu sözleşmelerin iç hukukta uygulanmasını öncelikli olduğunu kabul etti.
Tüm Bel-Sen Rize Şube Başkanı Ömer Salih Erol yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleş-mesi'nin (AİHS) toplanma ve dernekleşme özgürlüğünü düzenleyen 11. maddesi ve ayrımcılık yasağını düzenleyen 14. maddelerini ihlal ettiği gerekçesiyle açtığımız dava önceki gün sonuçlanmıştır. Tüm Bel Sen’in sendikalaşma hürriyetine müdahale oluşturmaktan AİHS’in maddesini ihlal edildi. Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmelere atıfta bulunan mahkeme, Türkiye'yi 10 bin avro para cezasına çarptırmıştır.
1992 yılında Gaziantep Belediyesi ile toplu iş sözleşmesi imzalanmış, toplu iş sözleşmesi gereği ödemeler yapılmadığı için Tüm-Bel Sen olarak dava açtıklarını belirten Erol; “1993 yılında açılan dava Danıştay tarafından reddedildi. 1997 yılında davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıdık. 2006 yılında mahkeme sonuçlanarak işvereni sendikamıza karşı maddi para cezası ile cezalandırdı.
Hükümetin yapmış olduğu itiraz sonucunda AİHM bu itirazı reddederek Kamu çalışanlarının toplu sözleşme yapmasının önünde ki engelleri kaldırmış oldu.bu dava tüm Avrupa için geçerlidir.
Sendikamızın kuruluşundan bu güne kadar vermiş olduğu mücadele takdire şayandır. İlkeli mücadelesini KESK ve KESK’e bağlı sendikalarla bütünleşerek süreci bugünlere taşımıştır. Gelinen noktada Kamu emekçilerinin toplu sözleşme yapmasına hiçbir engel kalmamıştır. Bizim bu dik ve kararlı duruşumuzu diğer Konfederasyonlar ve Sendikalar da gösterseydi komik zamlara imza atmamış olacaklardı.
Tüm Bel-Sen Rize Şube Başkanı Ömer Salih Erol yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleş-mesi'nin (AİHS) toplanma ve dernekleşme özgürlüğünü düzenleyen 11. maddesi ve ayrımcılık yasağını düzenleyen 14. maddelerini ihlal ettiği gerekçesiyle açtığımız dava önceki gün sonuçlanmıştır. Tüm Bel Sen’in sendikalaşma hürriyetine müdahale oluşturmaktan AİHS’in maddesini ihlal edildi. Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmelere atıfta bulunan mahkeme, Türkiye'yi 10 bin avro para cezasına çarptırmıştır.
1992 yılında Gaziantep Belediyesi ile toplu iş sözleşmesi imzalanmış, toplu iş sözleşmesi gereği ödemeler yapılmadığı için Tüm-Bel Sen olarak dava açtıklarını belirten Erol; “1993 yılında açılan dava Danıştay tarafından reddedildi. 1997 yılında davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıdık. 2006 yılında mahkeme sonuçlanarak işvereni sendikamıza karşı maddi para cezası ile cezalandırdı.
Hükümetin yapmış olduğu itiraz sonucunda AİHM bu itirazı reddederek Kamu çalışanlarının toplu sözleşme yapmasının önünde ki engelleri kaldırmış oldu.bu dava tüm Avrupa için geçerlidir.
Sendikamızın kuruluşundan bu güne kadar vermiş olduğu mücadele takdire şayandır. İlkeli mücadelesini KESK ve KESK’e bağlı sendikalarla bütünleşerek süreci bugünlere taşımıştır. Gelinen noktada Kamu emekçilerinin toplu sözleşme yapmasına hiçbir engel kalmamıştır. Bizim bu dik ve kararlı duruşumuzu diğer Konfederasyonlar ve Sendikalar da gösterseydi komik zamlara imza atmamış olacaklardı.
Kazanmış olduğumuz bu dava yalnız Türkiye değil, Avrupa içinde geçerlidir.
Tüm Bel Sen’in bu onurlu mücadele sonucunda kazanmış olduğu zafer tüm kamu emekçilerine hayırlı olsun. Herkes şunu bilmelidir ki biz, siyasi partilerin değil, kamu çalışanlarının temsilcileriyiz. Tüm Bel Sen sendikal tarihinde bir ilke imza atarak kendi mücadelesini yaratmış ve bir destan yazmıştır. Bu onurlu mücadele sonucunda elde edilen kazanım, tarihler boyunca yazılıp anlatılacaktır. Biz bu mücadelenin bir parçası olmaktan onur ve gurur duyuyoruz.
Kesk ve Kesk’e bağlı sendikaların oluşturmuş olduğu bu mücadele hattı emekçilerin geleceği için bir umut olmuş ve sonucunda bir rüya gerçekleşmiştir.
Kazanılan bu dava ile kamu emekçilerinin yaşam biçimini önemli ölçüde değiştireceğine inanıyor insan onuruna yakışır bir yaşamı özleyen kamu emekçilerinin bu düşüncelerine ışık tutacağına, sefaletten ve yoksulluktan kurtarılacağına ümit ediyoruz. Sendikal mücadelemizin tarihine bu zaferin altın harflerle kazınacaktır” dedi.
Editör: HABER MERKEZİ
