Mustafa BAYRAK

Rize ağır ceza başkanı Ömer Köroğlu “Son bir yılda cezaevlerinde ki rakam 82 binden 107 bine çıktı. Amaç insanları cezaevlerine tıkmak değil topluma kazandırmaktır. Vatandaşların haklarının arttığı bir dünyadayız” dedi.

Rize Emniyet Müdürü Şammaz Demirtaş ise ”Eksiklerimizi tartışacağız, hepimizin mutlaka eksikleri vardır. Hiçbir zaman vatandaşı içeri tıkmak amacımız olmamalı, CMK ve TCK nu daha çok değişikliğe uğradı, bunları bilerek hareket etmeliyiz” dedi.

Emniyet Müdürlüğü adliye iş birliği içinde polisin yetkileri ve hukuk çerçevesi konulu düzenlediği panelde polis ile adliye iş birliği konusunu tartıştı.

Rize emniyet müdürlüğünce Kültür sitesi salonunda düzenlenen “Rize emniyet müdürlüğü Rize Adliye iş birliğinde polisin yetkileri ve hukuk çerçevesi' panelinde polis ve adliyenin yetkileri tartışıldı.

Kültür merkezi salonundaki toplantıya Rize ağır ceza başkanı Ömer Köroğlu,  Rize Baro başkanı Avukat Ateş Hatınoğlu, Emniyet Müdürü Şammaz Demirtaş, bazı savcı ve hâkimler ile emniyet üst birimleri ile polisler katıldı.

Rize emniyet müdürü Şammaz Demirtaş konuşmasında ”Burada amacımız işimizi daha iyi yapmaktır. Geçen sürede polisin karşılaştığı birkaç durum vardı. Bu durumlar polisi zora sokmakta.. Eksiklerimizi iyi görmeliyiz. Hatalardan ders almasını bilmeliyiz. Polis CMK ve TCK kanunlarını ne kadar kullanıyor. Bazı konularda polis yetkisini kullanmakta çekingen davranıyor. Bu durum suç işleyenleri cesaretlendiriyor. 2004–2005–2006 yıllarında Türkiye de mal ve cana karşı suçlar arttı. 2007 yılında ise bu suçlarda azalma var. Burada polisin yetkilerini daha iyi öğrenmesinden bu suçlarda düşüş oldu. AB kapsamı sürecinde özgürlüklerin daha iyi korunduğunu gördük. Geçtiğimiz yıllara göre Adliye, Baro ve Polis daha yakın çalışmakta. Günümüz koşullarında devlet kurulduğundan bugüne kadar insanların güvenliğini polis ve jandarma sağlamakta. Bunun için devlet bizlere para vermekte. Belki koşullarımız o kadar iyi değil, ancak bunun için maaş almaktayız. Hepimiz insanız hata yapabiliriz. İşte bu hataların da bir cezası vardır. Rize de polis, halk işbirliği yeterli seviyede değil. İşkence olayları ve değişik olaylar polisi kötü gösteriyordu. Geçmişte yaptığımız bazı şeyler işkence gibi gözüktü. Polis vatandaşın omzuna dokunuyorsa vatandaşın ciddi bir sorun olduğunu düşünmesi gerek. Şahıs konuşmasa da onun hakkında bilgi ve belgeleri toplamak güvenlik güçlerinin görevidir. Yakaladığımız sanık veya şüphelilerin adliyeden serbest kalmasına bizim kızma gibi bir hakkımız yoktur, yargıyı eleştiremeyiz. Kanun bize çok daha yetki verirse güvenlik çok daha iyi olur zihniyetinden uzaklaşmalıyız. Polis benim dokunulmazlığım var diyemez. Adalet herkesindir. Hatalarımızı öğrenerek onları yapmaya devam etmemeliyiz” dedi.

Rize ağır ceza mahkemesi başkanı Ömer Köroğlu ise Adliye ve güvenlik birbirini tamamlamak zorunda diyerek ”Dünya da dönüşüm var, yasalar vatandaşlara odaklı olarak dönüşüm içinde. Osmanlı döneminde 1838 yılında ilk tazminat fermanı yayınlandı. Ülkemiz 1921–24 tarihleri arasında savaşın içinde olmasına rağmen meclis yasa çıkarmaya devam etmiştir. Son 10 yılda AB süreci içinde çok yasa değişti. Yürütme- Yargı ve Yasama kuvvetler ayrılığı demek değil. Bunlar aslında tek gövdedir. Bugün burada polis nerede zor kullanır, nerede silah çeker onları tartışacağız. Son bir yıl içinde 82 bin olan tutuklu ve hükümlü sayısı bugün 107 bine çıktı ceza evleri doldu. Amacımız insanları cezaevlerine doldurmak değil. Onları topluma kazandırmak olmalı” dedi.

Editör: HABER MERKEZİ