2010-2011 Spor toto süper lig maçlarının ikinci devresi başladı. Artık telafisi olmayacak dönemeç maçlarına başlandığı ligimizde, daha birinci haftada yine dedikodu ve şaibeli hakem yönetimleri başgöstermeye başladı.

Cumartesi günü Avni Akerde oynanan Trabzonspor- Ankaragücü maçı berabere bitti ve Trabzonspor iki puan kaybetti ama maçı yöneten hakemin çaldığı ve çalmadığı düdükler masabaşı oyunlara çok erken başlandığının işaretiydi. Maç genelindeki genele baktığımızda hakemin lider takım oyuncularına tereddütsüz kart göstermesi rakibe adeta direnç vermiş oldu. Skor olarak il devre öne geçmesine rağmen ikinci yarıda yediği beraberlik golüne kadar lider kendisine yakışmayan oyun ortaya koydu.

Sezon başı yazılarımda da yazmıştım artık masa başı oyunların oynanacağı bu konuda Trabzonspor idarecilerin çok iyi lobi kurmaları gerektiğini yokssa Trabzonsporun canının çok yanabileceğini belirtmiştim. Umutun pozisyonuna penalti çalmayan hakem adeta Ankaragücü forma renklerini sevdiği dolayısiyle Fenerbahçeliliğini ortaya koymuş oldu. Eğer Türkiyede zavallı AYKUTOPO hakemlere ayar yapabiliyorsa, Trabzonsporlular hakemlere  ayar nerde nasıl yapıldığını göstersin sözüm o kişilere.

Efendilikle bu işler olmaz, saygınlıkla olmaz. Hırçın ve cüretli olmak lazım, elinizi korkak alıştırmamalısınız. Önümüzdeki yedi gün içinde İstanbul’un iki abidesi, önce Beşiktaş sonra da Fenerbahçe ile oynanacak maçlar için, yönetimin hakemleri etkisi altına almaları lazım olduğunu yoksa iki düdükle herşey altüst olabilir.

İstanbul takımları anadolu takımlarına oyuncu verdiklerinde sözleşmelerinde kendi maçlarında oynayamaz ibaresi koyarlar. Oysa Trabzonspora golü atan kıralık oyuncusu Gabriç oldu. İşte delikanlılık şaibesizlik kulüpcülük budur.Aslında iki puan kayıp olma sebeplerinden biri de Trabzonsporun kendisinden kaynaklandı. Biliyorsunuz ki ikinci yarı maçlarında oyunlar dönecek, maçlara çıkarken rakip ondört kişi diye oynayın. Artık hakemler rakiplerin kölesi bunu geçmiş yıllarda da yaptılar.

Umarız camia iyi bir ders almış olmuştur. Riske girmeye gerek yok. Asılacak varsa asılacak, vurulacak varsa vurulacak, kulak çekilecek varsa da çekilecek. Fırtına Karadenizde kopar İstanbulu da yutar. Trabzon camiası ne Sivas ne de Bursa camialarına benzemez. İnşallah birdaha böyle hatalar olmaz ve olmamasını diliyoruz. Biz iyi futbol ve adaletli hakemlerin maçlara verilmesini istiyoruz.