Ömrü boyunca eline bıçak almayan günümüz Müslümanlarına, kurban kelimesini, hiç başka anlamı ve izahı yokmuş gibi 'hayvan boğazlamak ve hayvanın kanını akıtmak' vurgusunu ön planda tutarak anlatanlara,

bir yandan 'temizlik imandandır' diye inanıp diğer yandan koca şehrin göbeğinde, mahalle arasında, sokak içerisinde, insanlara ait ortak alanlarda kurbanını kesip sakatatını ve çöpünü ortalıkta bırakanlara,

insanları, dini ibadetlerini kendi kendilerine başıboş, düzensiz ve karmaşa içinde kesmek zorunda bırakıp, onlara kurban kesme yerleri ve günümüz sosyal hayatına uygun kurban ibadetlerini yerine getirme imkanı sunmayan, bir çiçekle bahar gelir dercesine bir iki mekan ile bu işi hallettiğini sanan mahalli idarelere,

evdeki çoluk çocuğunun rızkını temin edemeyen, eşe dosta borcunu ödemeyen, kredi kartı bakiyesini tehir edip temerrüde düşen ve dinen kurban kesmesi gerekmeyen insanlarımızın, başımıza bela olmaya başlayan geleneklerin, kutsallaştırdığımız örfün, desinler diyen Çingene kafalılardan oluşan çevrenin, kendi dini bilgisizliğinin ve mahalle baskısının neticesinde 'bana vacip değil amma ille de kurban keseceğim' diyenlere,

iki sığır satacağım diye İstanbul'a sözüm ona bayramlık getirip şehrin idarecilerini sosyolojik baskı altına alıp uygunsuz mekanları hayvan satış yerleri seklinde işgal ederek bütün civarı bir iki ay boyunca kokusundan yanından geçilemez hale sokanlara,

camilerin şadırvanlarına kombi koyup sıcak su ile abdest alınmasına, camilerin içlerine kalorifer tesisatı kurup sıcacık ortamlarda namaz kılınmasına önayak olan mübarek insanların, kurban isini ihmal ederek, günümüz koşullarına uygun 'rabbin için kurban kes' emrini bizzat kurbanın kesilmesi ve kanının akıtılmasını sağlamak, hatta etinden kendi hissesine düseni almak gibi kolay çözüm getiremeyenlere, 

müslümanım dememek için binbir dereden su getirip müslümanların ibadetlerine dair ileri geri konuşan som ağızlılara,

kurban kesenin hala niye kestiğini, kurbanlık olarak kesilenin de kurban olup olmadığını, kesmeyenin ise -nezakketen de olsa söylemek gerekirse- niye kesmediğini bilmediğimiz bir ortamda kurban postu üzerinden ileri geri konuşmak suretiyle kendine prim yapan kurbansızlara,

hayır kurumlarını hayırsızların hayırsızlığına bırakıp insanların hayır yapmalarını engelleyenlere,

zekatı ve kurban etini bağışlarken muhtaç olma şartını güya daha sevapmış gibi 'ayrıca müslüman da olmalı' izahatı ile birleştiren ve toplumda müslüman olmayanlara, İslam’a aykırı şekilde, soyutlama yapanlara,

Sanal olarak ürettikleri 'Atatürk kurban kesti mi kesmedi mi' tartışması üzerinden, 'Atatürk kurban kesti' deyip kurban kesmeyenlere, 'Atatürk kurban kesmedi' deyip kurban kesenlere yönelik saldırılarda bulunanlara,

farz olan sabah namazını kılmadan farz olmayan bayram namazına gidenlere,

çalıştırdığı elemanının parasını veremeyip alemde rezil olmayayım diye kurban kesenlere, 

güzelim memleketimizde hayvancılığı tüketip ortalığı bir iki sığıra muhtaç edenlere,

şehrin park alanları ile otoyol kenarlarında iki aydan beridir koyunlarını, sürülerini çobanlara otlatan sürü sahiplerine, 

apartmanda kedi kopek besleyenlere sesini çıkarmayıp evinde koyun kuzu besleyenlere köylü diyenlere,

kurbanda kesilen hayvanlara sözüm ona acıyıp trafik kazalarında ölenlere sesini çıkarmayanlara,

ve

bütün bu zorluklara ve bu zorlukları çıkartanlara rağmen,

evet bütün bunlara rağmen, 

samimi olarak 'kurban kesme ibadetini' yerine getirmek ve bu suretle Allah'a yakın olmak isteyen o mükemmel insanların,

kurban bayramını bayram bilip bütün maddi manevi güzellikleri paylaşmak isteyenlerin,

kurbanını hac ibadetini yaptığı esnada kesenlerin,

yeryüzündeki bütün müslümanlar ile bu müslümanlarla birlikte yasayan diğer dinlere mensup insanların, hatta henüz bir dine bile giremeyen o zavallı insancıkların,

kimi kimsesi kalmayıp kendilerine bu bayramda bir 'kim' gelir diye umutla bekleyenlerin,

bayram münasebetiyle de olsa sila-i rahim yapanların, akraba ziyaretlerini gerçekleştirenlerin
 
dünyanın dört bir tarafına yayılan müslümanlara kurban eti ulaştıran isimsiz gönüllülerin,

daha bayram gelmeden ve bizler birbirimize bayram tebriklerini iletmeden, müslüman olmamalarına hatta semavi dinlere bile mensup bulunmamalarına rağmen bu bayramı bizden önce hatırlayıp büyük bir nezaketle bayramınızı kutlayan yurt dışındaki yabancı dostlarımızın ve yurt içindeki gayrimüslim vatandaşlarımızın,

sizin ve ailenizin şahsında bütün İslam aleminin kurban bayramını kutlar,

Bayramın, Müslümanlara ve gök kubbe altında birlikte yaşadığımız bütün dünya vatandaşlarına hayırlara vesile olmasını dilerim...

Muhammet Safi
Başbakanlık Osmanli Arşivi Uzmanı
[email protected]
http://muhammetsafi.blogcu.com



Editör: HABER MERKEZİ