“Olmayacak hayallerle kalıbı aşan hayatlar kurulmaz”, der yazar. Bizler bunu hep unutuyoruz. Bilmeliyiz ki ağaçtan maşa olmadığı gibi fikirsiz kişilerden de paşa olmaz. Bu yüzdendir ki yerel seçim, biz yerel erbap için çok önemlidir. Verilen sözler hayal kurdurdu bizlere değil mi? Lakin mutlu etmeye yetmedi bizleri. Çünkü mutluluk verilen sözle değil, tutulan sözle olur. Verilen vaatlerin biz halk üzerinde çok büyük etkisi oldu. Kimisi gerçekti kimisi hayal, onları taklit etmeye çalışan yerel erbapta aynı taktiği kullandı. Seçim vaatleri her zaman abartılıdır bu yüzden. Rahmetli Demirel “kim ne verirse benden beş fazla” lafını beklide bu yüzden demiştir. Bu söz aslında seçmen psikolojisinin ne durumda olduğunu, seçim kazanma arzusunun ne kadar hırs işi olduğunu gösterir. Ve seçimler olur vaatler unutulur. Bir Demirel klasiği olan “dün dündür bugün bu gündür” lafına gelinir. Bu millet çok inandı seçim vaatlerine, 500 günde 2 anahtar vaadi ne kadar heyecanlandırmıştı bizleri. Bu yüzden oyumuzun peşinde koşmak gerekir. Madem oy namus, arkasını aramak gerekir. Lafı kendi yerel eleştirimize getirmeden önce isterseniz ülkemizdeki vaatler içerisinden derlediğim top on vaatlerini sizlere anlatayım…

***

Listemizin 10. Sırasında Sivas Belediyesi bağımsız başkan adayı Ahmet Yıldız’a değinelim. Çocuklar ders çalışmadığı için 70’li 80’li yılların sanal alemine dönerek televizyonu kaldıracağını, interneti yasaklayacağını vaat etmişti. Samimiydi belki ama olmadı. Akılda kalan, atsız faytonla gezmesi oldu.

9. Sırada CHP’nin Ankara Belediye Başkan adayı Murat Karayalçın’ın vaadi gelmeli bence. Ne demişti “bilmem kaçıncı Murat içkiyi yasaklamış, bende yoksulluğu yasaklayacağım”, demişti. Gülmeyin bunlar söylendi.

8. Sırada kendini Mesih ilan etmiş Trabzonlu Dursun Ali Bacıoğlu’na yer vermekte fayda var. Bağımsız İstanbul milletvekili adayı oldu. İstanbul’u Türkiye’nin başkenti, Türkiye’yi de dünyanın başkenti yapacağını, tüm dünyayı İslam sancağı adı altında birleştireceğini iddia etmişti. İnanan yok demeyin 100 elin parmağından daha fazlaydı inananlar. Üstelik müridim dediği insanlarda varmış.

7. Sırada Antalya Manavgat’tan Hisar Mahallesi muhtar adayı Orhan Acun geliyor. Seçim öncesi mahallenin kadınlarına “ücretsiz fön” vaadinde bulunmuştu, baya etkiliydi bence?

6. Sırada beklediğiniz isim Haydar Baş değil mi? Asgari ücretin 5000 TL olacağı vaadini vermişti. Doğum başı 14 bin TL ödemeyi de vaat etti. Belki de neslin çoğalmasını istemiştir lakin bu parayı verebilecek bir devlet gücü olsa 10 yılda Çin nüfusunu geçeceğimizden emin olabilirsiniz.

5. Sırayı İstanbul Belediyesi Başkan sanal alem adayı olan Seyfi Solukal’a vermek isterim. Seçmenin hor görüldüğü, demokrasinin ayağa düştüğü andır aslında bu tablo. Resmiyette yoktu bile ama fenomendi. Kendisi olduğu sürece küresel ısınmanın ülkemizi teğet geçeceğini söylemişti. Mizah böyle bir şey olsa gerekir.

4. Sırada AK Parti Tokat milletvekili Hüseyin Gülsün’ün Zile’de yerel seçimi kazandığımız takdirde 36 bin nüfusu olan Zile’ye 1 milyar dolar yatırım getireceğiz vaadi geliyor. Yanlış duymadınız 1 milyar dolar. Bunlar bizim yereli de geçmiş.

3. Sırada Saadet Partisi Çayeli belediye başkan aday adayı İsmail Hakkı Çiftçi gelmeli. Halk seçim vaatlerini hatırlamıyor beklide lakin, seçim vaatlerinin havada uçuştuğu bir dönemde halkın yüzünü birazcık güldürmek adına Obama’dan, Putin’den selam getirdim demesini bu halk hiç unutmayacaktır.

2. Sırada Vaatleri ile kalplerimizde taht kurmuş bir çok geyik muhabbetinin başlamasına bile sebep olan ismi söyleyelim Cem Uzan. Litresi el yakan Mazotu 1 TL yapacağım dediğinde yer yerinden oynadı. Emekliye 14 ay maaş vaadi vardı. Hep hassas noktalara çalıştı. Hepsini yazmayacağım zaten bildiğiniz aklınıza geldikçe güldüğünüz şeyler.

1. Sırada çok özel bir isim var. Antalya Büyük Şehir Belediyesi bağımsız başkan adayı Medyum Ömer Çetin Yavrucu geliyor. Siyasete girmesini kendisine cinlerin tavsiye ettiğini, 7 aşamayı tamamladığı takdirde siyasette istediği yere gelebileceğini söylemişti. Elektrik,su bedava dedi. Antalya-Kemer arası tren hattı vaadi verdi. Yol yapmanın maliyeti milyon dolarları bulan bir yerde tren vaadi vermek medyumluk (ermişlik) gereği olsa gerek.

***

Nasıl beğendiniz mi? Hepsi gerçek yaşanmış ve vaat edilmiş şeyler. Yerel seçimler bitti hatta üzerinden koca yıllar geçti. Kimisi seçildi kimisi tatlı bir hatıra olarak kaldı. Peki şimdi birazda kendi yerel siyasilerimizin vaatleri üzerinden değerlendirme yapalım değil mi? Bizim yerel vaatler de iz bırakmadı değil, yarısı gerçekleşirse bırakın güzide ilçe olmayı 6. büyükşehir bile olabiliriz. Olumlu işler var mı? Tabiî ki de var bol horon halkalı festivaller, anlam dolu tiyatro ve seminerler gibi. Rize Tanıtım günü ziyaretlerimiz ve halen daha ne işe yaradığını birçoğumuzun bilmediği Kent Konseyi gibi. Lakin karnımız açken su içmek bu halkın alışık olduğu bir durum değildir. Neyse sadede gelelim;

-Şehrin aydınlatma problemini çözeceğiz demiştiniz, emin olun bir çok sokağa girmediğinizden midir bilemeyeceğim ama yananların sönmesine izin vermeyin kafidir.

- 240 dönümlük dolgu arazisini doldurup sosyal tesislerle donatacağız vaadi halen en etkili vaat. Dört gözle bekliyoruz. Gerçi şimdiye kadar adam başı bir avuç taş atsaydık 1/5 dolmuştu bile ama neyse. Bekliyoruz…

- Eskipazar Mahallesine Hobi Bahçesi yapacağız dediniz. Slogan bile hazırdı “lahanayı köyden getirmeye son” . Lakin toprağın metrekaresi 17 milyara kadar çıktığı ilçemizde, böyle bir vaat inanın çağ atlamaktı. Lakin biz inandık ama halen daha lahana köyden geliyor bilin isterim.

- Çocuk parkı faaliyetleriniz takdire şayan, lakin ilçemizin sahildeki en güzide noktasında anlam veremediğimiz bir park yapmanız bizleri şaşırttı. Aklımıza kötü kötü şeyler bile getirdi. Hep bu şeytanın işleri işte.

- Su sorununu çözeceğiz dediniz, akan su kesmesin de en büyük hizmet budur derim.

- Modern bir yüzme havuzu yaparız dediniz. Çeçeva Yüzme takımını kurduk bekliyoruz.

- Balık avlanma alanları yapacağız dediniz, biz bu vaadi unuttuk bile, Hamsinin (hapsi) kilosu beş lira olması için ön ayak olun kafidir.

- Modern bir galericiler sitesi vardı. Gerçi bu vaat ANAP’ın ilk kurulduğundan beri vardı. Geleneksel olarak eklenen vaatlerden değildir inşallah.

- Evet asıl bomba vaat DOĞALGAZ vaadi idi. Devletimiz Asya’dan Avrupa’ya doğalgaz hattı döşeyebilecek kadar kudretliyken, onların ilçede ki yüzleri 18 km’den doğalgazı getirebilmeli. Yoksa vatandaş “gaza geldiler vaat olarak verdiler” der, demedi demeyin.

- Ve son olarak da “bu gün git yarın gel” klasiğini tarihe gömeceğiz, dediniz. Kime sorduysam “bu gün gittik ama şu gün gel bile demediler” diyor. Aslında halkın içinde olacağınızı kast etmiştiniz galiba, kendi adıma konuşayım ben iki kere gördüm sizi ve inanın çok sevindim.

Cümleyi bağlamam gerekiyor değil mi ? Vaatler ortada halk icraat bekliyor. Çünkü siz siyasi büyükler verdikleri sözden ne kadar emin olursa, ülke olarak da o kadar diri dururuz. Kibri asalım artık askıya çünkü ülkemizin reis-i cumhuru bile esnafın sofrasına oturup simit peynir yiyebiliyorken, yöremizin en değerli isimlerinden Fahri Kasırga 8 kişi ile aynı tabaktan muhlama yiyecek kadar samimiyken, sahip olduğumuz bakanlarımız ayağında çizme ile şantiyede kürek elinde çalışırken, yerel siyasetin; ejderhası olan insan kibrinde olması kabul edilir bir durum değil. Vatandaş icraat beklerken, siyasilerin kırmızı yedili beklememesi gerekir. Saygılarımla.

Editör: HABER MERKEZİ