Başbakan Erdoğan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e 1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi ile ilgili işçi konfederasyonları ile görüşmesi için talimat verdiğini söyledi. Başbakan Erdoğan Ermenistan sorunu ile ilgili muhalefete sert eleştirilerde bulundu. Erdoğan 'Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki gelişmelerde süreç halledilmezse hiç bir zaman böyle bir adım atmamız söz konusu değil. Bunu defaatle söylüyoruz' dedi.
Kabine revizyonuna ilişkin soruları da yanıtayan Erdoğan, 'Bu işler sulandırılarak olmaz. Böyle bir şeyin kararını verdiğimizde gerekli adımı atarız. Ama bu adım bu hafta içinde mi olur daha sonra mı olur, bu adımı attığımızda sizler de hep beraber görürüz' diye konuştu. KKTC Başbakanı Soyer'in, Başsavcılık'tan, Denktaş ve Eroğlu hakkında Ergenekon iddiaları ile ilgili soruşturma açılması talebinde bulunmasını değerlendiren Erdoğan, 'Eğer bunun yargı sürecine ve Kıbrıs'a yansıyanı bir yanı varsa onunla ilgili de yargı gereken yasalar içinde neyse onu yapacaktır. Temennimiz odur ki hiçbir şey bu süreçte karanlık kalmazsın' dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Üç günlük bir tatile çıkacağı öğrenilen Erdoğan dün kendini evinde ziyaret eden bakanlarla yaptığı görüşmeler hakkında bilgi verdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Başmüzakereci Egemen Bağış ile toplantı yaptığını belirten Erdoğan 1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi konusu ile ilgili bakan Çelik'e işçi konfederasyonu ile görüşmesi için talimat verdiğini söyledi.
1 MAYIS MECLİS'TE
Bakanlar ile yaptığı görüşmede öncelikli olarak çalışma hayatına yönelik sendikalar konunu ve toplu sözleşme kanununa yönelik görüşmeleri olduğunu belirten Erdoğan 'AB sürecine yönelik olarak bu süreçte sendikalar kanunu ve toplu sözleşme kanununu bir an önce meclisimizden çıkaralım istiyoruz. Bununla ilgili hazırlıklar büyük ölçüde aşılmış vaziyette' dedi. Bir diğre konunun da her 1 Mayıs'ta gündeme gelen tatil ilan edilmesi ile ilgili olduğunu belirten Erdoğan 'Bununla ilgili de işçi barışına yönelik bir adımı geçen yıl atmıştık. 1 Mayıs'ı tatil olarak ilan edilmesi noktasında yarın Türk-İş, Hak-İş ve DİSK olarak bakanımız kendileri ile bir araya gelecek. Bu konuda talimat verdim ve ?işçi konfederasyonları ile de bu konuyu görüşün ve 1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi ile ilgili olarak konuyu müzakere edin dedim' diye konuştu.
Görüşmede sanayi üretimi ile ilgili de değerlendirmede bulunduklarını anlatan Erdoğan 'Bu arada da bildiğiniz gibi sanayi üretimindeki şu anda olumsuz gelişme gerek ABD ve gerek AB üyesi ülkelerde yaklaşık 10-11 aydır olumsuz bir şekilde gelişiyor. Bizde de 6 aydır bu noktada sıkıntı söz konusu. Ve şu anda da sanayi ve ticaret bakanlığımızın şu ana kadar aldığımız tedbirlerle ilgili olumlu neticelerini de ikinci 6 ay içersinde almaya başlayacağız. Buna yönelik olarak da hükümetimiz çalışmalarını kararlı şekilde sürdürmektedir' dedi. Erdoğan yeni bir önlem paketinin ise söz konusu olmadığını belirtirken 'yalnız Ekonomi Koordinasyon Kurulu Başkan Yardımcısı başkanlığında bir toplantı yapılacak' dedi.
Kabinedeki revizyon konusundaki soruları da yanıtlayan Erdoğan bu konudaki cevabını daha önce verdiğini hatırlatarak 'Sık sık gündeme getirmek doğrusu bizi üzüyor. Ama sizleri de üzmüyor herhalde. Birde bu tür adımlar atılacağı zaman böyle bir kararlılığın içersinde değil de sulandırılarak olmaz. Sayısına varıncaya kadar söylüyorsunuz. Nereden nasıl çıkıyor. Bir basın toplantısında sorulan soru üzerine sizlere cevap vermiştim. Bu isimler kimse açıklayın. Bakanlar kurulunun gizliliğine ters düşen bir olay varsa incelemesini yapayım. Bu arkadaşları kabinenin dışına koyarım dedim. Ama bakan arkadaşlarım zaten herhangi bir sıkıntıda olan arkadaşlar değil. Bu başbakanın takdiridir. Böyle bir revizyon yapmak için ille seçim geçirmeye gerek yok. Seçim öncesinde de seçim sonrasında da olabilir. Doğru zaman her ülkede başbakanların takdiridir. Bunu yaparlar. Nitekim ben de böyle bir adamı bakanlar kurulu için de atabilirim. Partinin merkez yürütme kurulu için de atabilirim. Grupta da atabilirim. Böyle bir şeyin kararını verdiğimizde böyle bir adamı atarız. Ama bu adım bu hafta içinde mi olur daha sonra mı olur bu adımı attığımızda sizler de hep beraber görürüz' diye konuştu.
HİÇBİR ŞEY KARANLIKTA KALMASIN
Ergenekon Soruşturması kapsamında KKTC Başbakanı Soyer'in, Başsavcılık'tan, Denktaş ve Eroğlu hakkında Ergenekon iddiaları ile ilgili soruşturma açılması talebinde bulunmasını değerlendiren Erdoğan 'Suç duyurusu, soruşturma bilemem. Ama bir şey bilirim. O da yargı sürecidir. Yargı sürecine yönelik herhangi bir açıklama yapmam doğru değil. Ama eğer bunun yargı sürecine ve Kıbrıs'a yansıyan bir yanı varsa onunla ilgili de yargı gereken yasalar içinde neyse onu yapacaktır. Temennimiz odur ki bu süreç aydınlansın. Hiçbir şey bu süreçte karanlık kalmazsın' dedi.
MUHALEFET BEYAZA BEYAZ DEDİĞİNDE ÇOK ŞEYLERİ BAŞARACAĞIZ
NATO Genel Sekreterliği konusunda muhalefetin eleştirilerde bulunduğu hatırlatılan Erdoğan 'Muhalefetin bu güne kadar zaten tavrı ortadadır. Muhalefet görevini yapacak. Özellikle bizim muhalefetimizi beyaza siyah demeye alışmıştır. Bizim muhalefetimizin beyaza beyaz dediğini hiç bir zaman görmedim. Bu da bunun ayrı bir örneğidir. Temenni ediyorum ki Türk muhalefeti beyaza beyaz dediği gün çok şeyleri başaracağız, çok şeyleri aşacağız' diye konuştu.
SÜREÇ HALLEDİLMEZSE ADIM ATMAMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL
Ermenistan ile son dönemde yaşanan ilişkiler konusunda Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in tepkisi de sorulan Erdoğan 'En son Londra da bu konu ile ilgili bir açıklama yaptım. Şu anda Azerbaycan ile Ermenistan arasında on yıllara dair sıkıntılı süreç var. Bizim aynı şekilde bir yerde de bu süreçle bağlantılı yaşadığımız süreç var. Şunu açık net söyleyeyim. Azerbaycan ile Ermenistan arasında bu sıkıntı aşılmadıkça, Türkiye ile Ermenistan arasında bu süreci aşmamız da zorlaşır ve biz şu anda eğer alt düzeyde bazı teknik görüşmeler yapılıyorsa bu görüşmelerin sebebi Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki sürecin biraz daha önünden gitmek sureti ile hazırlıkları yapmaktır. Temennimiz şu, bir defa BM güvenlik konseyinin Dağlık Karabağ'da, Ermenistanı işgalci olarak görmesi ve orayı terk etmesi konusunda kararıdır. Ve Minsk üçlüsü diye adlandırılan ABD, Fransa ve Rusya Federasyonu'nun 17 yılı aşkın süredir başaramadığı süreç var. Bunun yakın bir zamanda ele alınarak bu üçlünün bu işi başarmasını temenni ediyoruz' diye konuştu.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: 'Kafkasya İstikrar ve işbirliği Platformu ile Rusya Federasyonu işbirliği ile Türkiye-Azerbaycan-Ermenistan-Gürcistan ve buradaki hedeflerimizin arasında bunlar da yatıyor. Ermenistan -Azerbaycan arasındaki sıkıntıyı giderelim. Bunun ardından da süratle Türkiye- Ermenistan arasındaki sıkıntıyı giderelim. Biliyorsunuz birçok olumlu yaklaşımlarımız oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın Ermenistan Cumhurbaşkanının daveti üzerine Ermenistan'a gitmesi oldu. Daha sonra BM'de yapılan görüşme ve benim Ermenistan Cumhurbaşkanı ile Davos'ta yaptığım görüşme. İçişleri bakanlarımızın kendi aralarında yaptığı görüşmeler. Bir süreç şu anda işliyor. Ama muhalefetin çirkin yaklaşımlarını kabul etmem mümkün değil. Gerek CHP'nin, gerek MHP'nin, gerekse diğerlerinin yaklaşım tarzlarını çok çirkin buluyorum. Bir iftira kampanyası içersinde bir adım atıyorlar. Onların bu güne kadar akıllarından geçiremedikleri adımları biz attık atıyoruz. Bizler şu anda eğer Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki gelişmelerde süreç halledilmezse hiç bir zaman böyle bir adım atmamız söz konusu değil. Bunu defaatle söylüyoruz. Ya bunların kulakları hiçbir şey duymuyor ya da iftira kampanyası üzerine iftiralarını sürdürüyorlar. Onlar ne derse desin biz bildiğimizi yapacağız ve çözümsüzlüğü de hiçbir zaman çözüm olarak görmeyeceğiz. Bizim bulunduğumuz makam çözüm üretmeyi gerektiriyor. Bu adımı atmaya mecburuz. Çünkü Türkiye çözümsüzlüklerin içinde zaman kaybeden bir ülke olamaz, olmamalıdır.'
BÖYLE BİR İFADE KULLANACAĞINA İHTİMAL VERMİYORUM
AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından ?terör örgütü propagandası yapmak' suçlaması ile fezleke hazırlanması hakkındaki görüşleri sorulan Erdoğan, 'Milletvekili arkadaşımızın kullandığı ifadenin sizlerin bahsettiği anlamda bir ifade olup olmadığını bilmiyorum. Ancak terör örgütünü övecek veya terör örgütünü belli bir şekilde masaya getirecek bir ifade kullanacağına ihtimal vermiyorum. Ona da inanmıyorum. Çünkü biz terör örgütü ile başta şahsım olmak üzere partimizin bölücü terör örgütüne karşı nasıl mücadele verdiğini, muhalefetin nasıl suskun kaldığını hepiniz biliyorsunuz. Bunu söylerken de çok açık bir şey söylüyorum. Doğuda, güneydoğuda bu seçimlerde hangi mücadeleyi sürdürmüş. İki partinin mücadelesi var. Diğer siyasi partilerden bir CHP'yi bir MHP'yi arazide görebildiniz mi. Göremediniz. Gerçekler ortada. Dolayısı ile bu mücadeleyi verirken bu tür yaklaşımlarla gölge düşürme yarışına şahsen bir genel başkan olarak müsaade etmem. Ben arkadaşımın da böyle ifade kullanacağına ihtimal vermiyorum' diye konuştu.
CUMHURİYET SAVCILARINI ALMA TASARRUFU HÜKÜMETİN DEĞİL
İzmir Cumhuriyet Savcısının görevden alınmasını da değerlendiren Erdoğan 'Savcıları hükümetin görevden alma tasarrufu var mı. Böyle bir şey söz konusu değil. Adalet bakanı açıklamayı yaptı. Bunlar bizim tasarrufumuz dışında olan olaylar' dedi. Erdoğan ruhban okulu ile ilgili bir soruya da 'Böyle bir çalışma yok. Olduğunda onan haberini ayrıca veririz' demekle yetindi.(Haberturk)
Kabine revizyonuna ilişkin soruları da yanıtayan Erdoğan, 'Bu işler sulandırılarak olmaz. Böyle bir şeyin kararını verdiğimizde gerekli adımı atarız. Ama bu adım bu hafta içinde mi olur daha sonra mı olur, bu adımı attığımızda sizler de hep beraber görürüz' diye konuştu. KKTC Başbakanı Soyer'in, Başsavcılık'tan, Denktaş ve Eroğlu hakkında Ergenekon iddiaları ile ilgili soruşturma açılması talebinde bulunmasını değerlendiren Erdoğan, 'Eğer bunun yargı sürecine ve Kıbrıs'a yansıyanı bir yanı varsa onunla ilgili de yargı gereken yasalar içinde neyse onu yapacaktır. Temennimiz odur ki hiçbir şey bu süreçte karanlık kalmazsın' dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Üç günlük bir tatile çıkacağı öğrenilen Erdoğan dün kendini evinde ziyaret eden bakanlarla yaptığı görüşmeler hakkında bilgi verdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Başmüzakereci Egemen Bağış ile toplantı yaptığını belirten Erdoğan 1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi konusu ile ilgili bakan Çelik'e işçi konfederasyonu ile görüşmesi için talimat verdiğini söyledi.
1 MAYIS MECLİS'TE
Bakanlar ile yaptığı görüşmede öncelikli olarak çalışma hayatına yönelik sendikalar konunu ve toplu sözleşme kanununa yönelik görüşmeleri olduğunu belirten Erdoğan 'AB sürecine yönelik olarak bu süreçte sendikalar kanunu ve toplu sözleşme kanununu bir an önce meclisimizden çıkaralım istiyoruz. Bununla ilgili hazırlıklar büyük ölçüde aşılmış vaziyette' dedi. Bir diğre konunun da her 1 Mayıs'ta gündeme gelen tatil ilan edilmesi ile ilgili olduğunu belirten Erdoğan 'Bununla ilgili de işçi barışına yönelik bir adımı geçen yıl atmıştık. 1 Mayıs'ı tatil olarak ilan edilmesi noktasında yarın Türk-İş, Hak-İş ve DİSK olarak bakanımız kendileri ile bir araya gelecek. Bu konuda talimat verdim ve ?işçi konfederasyonları ile de bu konuyu görüşün ve 1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi ile ilgili olarak konuyu müzakere edin dedim' diye konuştu.
Görüşmede sanayi üretimi ile ilgili de değerlendirmede bulunduklarını anlatan Erdoğan 'Bu arada da bildiğiniz gibi sanayi üretimindeki şu anda olumsuz gelişme gerek ABD ve gerek AB üyesi ülkelerde yaklaşık 10-11 aydır olumsuz bir şekilde gelişiyor. Bizde de 6 aydır bu noktada sıkıntı söz konusu. Ve şu anda da sanayi ve ticaret bakanlığımızın şu ana kadar aldığımız tedbirlerle ilgili olumlu neticelerini de ikinci 6 ay içersinde almaya başlayacağız. Buna yönelik olarak da hükümetimiz çalışmalarını kararlı şekilde sürdürmektedir' dedi. Erdoğan yeni bir önlem paketinin ise söz konusu olmadığını belirtirken 'yalnız Ekonomi Koordinasyon Kurulu Başkan Yardımcısı başkanlığında bir toplantı yapılacak' dedi.
Kabinedeki revizyon konusundaki soruları da yanıtlayan Erdoğan bu konudaki cevabını daha önce verdiğini hatırlatarak 'Sık sık gündeme getirmek doğrusu bizi üzüyor. Ama sizleri de üzmüyor herhalde. Birde bu tür adımlar atılacağı zaman böyle bir kararlılığın içersinde değil de sulandırılarak olmaz. Sayısına varıncaya kadar söylüyorsunuz. Nereden nasıl çıkıyor. Bir basın toplantısında sorulan soru üzerine sizlere cevap vermiştim. Bu isimler kimse açıklayın. Bakanlar kurulunun gizliliğine ters düşen bir olay varsa incelemesini yapayım. Bu arkadaşları kabinenin dışına koyarım dedim. Ama bakan arkadaşlarım zaten herhangi bir sıkıntıda olan arkadaşlar değil. Bu başbakanın takdiridir. Böyle bir revizyon yapmak için ille seçim geçirmeye gerek yok. Seçim öncesinde de seçim sonrasında da olabilir. Doğru zaman her ülkede başbakanların takdiridir. Bunu yaparlar. Nitekim ben de böyle bir adamı bakanlar kurulu için de atabilirim. Partinin merkez yürütme kurulu için de atabilirim. Grupta da atabilirim. Böyle bir şeyin kararını verdiğimizde böyle bir adamı atarız. Ama bu adım bu hafta içinde mi olur daha sonra mı olur bu adımı attığımızda sizler de hep beraber görürüz' diye konuştu.
HİÇBİR ŞEY KARANLIKTA KALMASIN
Ergenekon Soruşturması kapsamında KKTC Başbakanı Soyer'in, Başsavcılık'tan, Denktaş ve Eroğlu hakkında Ergenekon iddiaları ile ilgili soruşturma açılması talebinde bulunmasını değerlendiren Erdoğan 'Suç duyurusu, soruşturma bilemem. Ama bir şey bilirim. O da yargı sürecidir. Yargı sürecine yönelik herhangi bir açıklama yapmam doğru değil. Ama eğer bunun yargı sürecine ve Kıbrıs'a yansıyan bir yanı varsa onunla ilgili de yargı gereken yasalar içinde neyse onu yapacaktır. Temennimiz odur ki bu süreç aydınlansın. Hiçbir şey bu süreçte karanlık kalmazsın' dedi.
MUHALEFET BEYAZA BEYAZ DEDİĞİNDE ÇOK ŞEYLERİ BAŞARACAĞIZ
NATO Genel Sekreterliği konusunda muhalefetin eleştirilerde bulunduğu hatırlatılan Erdoğan 'Muhalefetin bu güne kadar zaten tavrı ortadadır. Muhalefet görevini yapacak. Özellikle bizim muhalefetimizi beyaza siyah demeye alışmıştır. Bizim muhalefetimizin beyaza beyaz dediğini hiç bir zaman görmedim. Bu da bunun ayrı bir örneğidir. Temenni ediyorum ki Türk muhalefeti beyaza beyaz dediği gün çok şeyleri başaracağız, çok şeyleri aşacağız' diye konuştu.
SÜREÇ HALLEDİLMEZSE ADIM ATMAMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL
Ermenistan ile son dönemde yaşanan ilişkiler konusunda Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in tepkisi de sorulan Erdoğan 'En son Londra da bu konu ile ilgili bir açıklama yaptım. Şu anda Azerbaycan ile Ermenistan arasında on yıllara dair sıkıntılı süreç var. Bizim aynı şekilde bir yerde de bu süreçle bağlantılı yaşadığımız süreç var. Şunu açık net söyleyeyim. Azerbaycan ile Ermenistan arasında bu sıkıntı aşılmadıkça, Türkiye ile Ermenistan arasında bu süreci aşmamız da zorlaşır ve biz şu anda eğer alt düzeyde bazı teknik görüşmeler yapılıyorsa bu görüşmelerin sebebi Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki sürecin biraz daha önünden gitmek sureti ile hazırlıkları yapmaktır. Temennimiz şu, bir defa BM güvenlik konseyinin Dağlık Karabağ'da, Ermenistanı işgalci olarak görmesi ve orayı terk etmesi konusunda kararıdır. Ve Minsk üçlüsü diye adlandırılan ABD, Fransa ve Rusya Federasyonu'nun 17 yılı aşkın süredir başaramadığı süreç var. Bunun yakın bir zamanda ele alınarak bu üçlünün bu işi başarmasını temenni ediyoruz' diye konuştu.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: 'Kafkasya İstikrar ve işbirliği Platformu ile Rusya Federasyonu işbirliği ile Türkiye-Azerbaycan-Ermenistan-Gürcistan ve buradaki hedeflerimizin arasında bunlar da yatıyor. Ermenistan -Azerbaycan arasındaki sıkıntıyı giderelim. Bunun ardından da süratle Türkiye- Ermenistan arasındaki sıkıntıyı giderelim. Biliyorsunuz birçok olumlu yaklaşımlarımız oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın Ermenistan Cumhurbaşkanının daveti üzerine Ermenistan'a gitmesi oldu. Daha sonra BM'de yapılan görüşme ve benim Ermenistan Cumhurbaşkanı ile Davos'ta yaptığım görüşme. İçişleri bakanlarımızın kendi aralarında yaptığı görüşmeler. Bir süreç şu anda işliyor. Ama muhalefetin çirkin yaklaşımlarını kabul etmem mümkün değil. Gerek CHP'nin, gerek MHP'nin, gerekse diğerlerinin yaklaşım tarzlarını çok çirkin buluyorum. Bir iftira kampanyası içersinde bir adım atıyorlar. Onların bu güne kadar akıllarından geçiremedikleri adımları biz attık atıyoruz. Bizler şu anda eğer Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki gelişmelerde süreç halledilmezse hiç bir zaman böyle bir adım atmamız söz konusu değil. Bunu defaatle söylüyoruz. Ya bunların kulakları hiçbir şey duymuyor ya da iftira kampanyası üzerine iftiralarını sürdürüyorlar. Onlar ne derse desin biz bildiğimizi yapacağız ve çözümsüzlüğü de hiçbir zaman çözüm olarak görmeyeceğiz. Bizim bulunduğumuz makam çözüm üretmeyi gerektiriyor. Bu adımı atmaya mecburuz. Çünkü Türkiye çözümsüzlüklerin içinde zaman kaybeden bir ülke olamaz, olmamalıdır.'
BÖYLE BİR İFADE KULLANACAĞINA İHTİMAL VERMİYORUM
AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından ?terör örgütü propagandası yapmak' suçlaması ile fezleke hazırlanması hakkındaki görüşleri sorulan Erdoğan, 'Milletvekili arkadaşımızın kullandığı ifadenin sizlerin bahsettiği anlamda bir ifade olup olmadığını bilmiyorum. Ancak terör örgütünü övecek veya terör örgütünü belli bir şekilde masaya getirecek bir ifade kullanacağına ihtimal vermiyorum. Ona da inanmıyorum. Çünkü biz terör örgütü ile başta şahsım olmak üzere partimizin bölücü terör örgütüne karşı nasıl mücadele verdiğini, muhalefetin nasıl suskun kaldığını hepiniz biliyorsunuz. Bunu söylerken de çok açık bir şey söylüyorum. Doğuda, güneydoğuda bu seçimlerde hangi mücadeleyi sürdürmüş. İki partinin mücadelesi var. Diğer siyasi partilerden bir CHP'yi bir MHP'yi arazide görebildiniz mi. Göremediniz. Gerçekler ortada. Dolayısı ile bu mücadeleyi verirken bu tür yaklaşımlarla gölge düşürme yarışına şahsen bir genel başkan olarak müsaade etmem. Ben arkadaşımın da böyle ifade kullanacağına ihtimal vermiyorum' diye konuştu.
CUMHURİYET SAVCILARINI ALMA TASARRUFU HÜKÜMETİN DEĞİL
İzmir Cumhuriyet Savcısının görevden alınmasını da değerlendiren Erdoğan 'Savcıları hükümetin görevden alma tasarrufu var mı. Böyle bir şey söz konusu değil. Adalet bakanı açıklamayı yaptı. Bunlar bizim tasarrufumuz dışında olan olaylar' dedi. Erdoğan ruhban okulu ile ilgili bir soruya da 'Böyle bir çalışma yok. Olduğunda onan haberini ayrıca veririz' demekle yetindi.(Haberturk)
Editör: HABER MERKEZİ
