'Milletin hakikatlerine dönün artık!'

Abone Ol

Hükmü peşin vermek, yani peşin hükümcülük fikri, hiçbir zaman namuslu bir davranış değildir!

Peşin hükümlü olmak; düşünmeyi, incelemeyi, doğruyu arayıp bulmayı ortadan kaldıran çok kötü bir hareket tarzıdır…

Düşünen, akl eden vicdanlı insan; peşin hükmünün altında saklanarak, yarın ki gün de mahcup olacağı bir davranışın içinde asla olmamalı!

Şunu yeri gelmişken ifade edeyim; bu memlekette hemen hemen hiçbir sade vatandaş “Fetullah Gülen” hareketinin tarihi seyir içinde ki niyetini doğru dürüst öğrenip bilemedi! Buna rağmen bu ülkenin bir kısım insanı onunla hareket etti, benim gibi mesafe koyan bir kısım da o hareketi peşin peşin ret etti!

Bugün ayan beyan ortada duran gerçek şudur; “paralel devlet yapılanması” denen terör örgütünün, ona gönül bağı olan sade vatandaş nezdinde ki değerinin de yerle bir olduğudur…

Evet, her hakikati kendi gerçeği içinde arayıp sorgulamak insana yakışan en erdemli yoldur…

Bu milletin hakikatinin aslında ne olması gerektiğini yıllardır yazıp çizen ve her yazımda bu hakikatlerden sapmadan düşüncelerimi  ifade etmeye çalışan ben, başta iktidar sahipleri olmak üzere, ”aldanan, aldatılan” bu milletin fertlerine bu sayfa aracılığıyla çağrı yapmak istiyorum!..

“Milletin hakikatlerine dönün artık!”

Bugün bu kalkışma tersine dönmüşse bu Allah’ın bu asıl millete bir kez daha gösterdiği lütuftur…

Terör örgütünün bu “girift yapısı” bugün çözülüp darmadağın olmaya yol alıyorsa bundan arayacağımız güzellik “Allah’ın bu milletin yüzüne” bir kez daha baktığıdır…

Gerçek iman sahipleri en çok da “ham yobazdan” nefret ederler!

Bugün imtihandan geçtiğimiz zor süreçte bu gerçeği bir kez daha gördük ve şükür ki, ham yobaz bir güruh da böylece açığa çıktı!

Bize bundan sonra millet olarak düşen vazife; açık seçik meydan yerinde olan bu hakikatler karşısında topyekûn bir karşı koyuşla Türk Milletinin beka sorununa katkı yapmaktır…

Bu gözü kara ve küstah ruh halinin sahibi olan insan müsveddesi, bu ülkede en tepeden en aşağıya kadar milyonlarca insanı etkileyebilmişse nedenleri üzerine durup düşünmeli ve bundan sonra adımlarımızı ona göre atmalıyız…

İstismara kapılıp peşinden gidenler bu saatten sonra esaslı bir özeleştiriye kendilerini tabi tutmalıdırlar…

Ben daha dün bunu yapmıştım diyenler de, bugün yapanlara dudak büküp “sen paralelcisin” yaftasını yapıştırmamalıdır!

Özellikle devletin en hassas bilgileri ellerin de olanların yıllarca bugün “paralel devlet yapılanması” adı verilen bu örgütle beraberliği daha dün gibi ortadayken, 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarından sonra bu örgütün içinde kalanlara bile bir şans vermemizi mecbur kılıyor bizi!

Öyle ya! Dün sizi bu konularda ikaz edip uyaranlara demediğinizi bırakmayan siz, bugün, Anadolu’nun en ücra köşelerine yıllar yılı gidip milletimizin kılcal damarlarına girerek irtibat kuran bu terör örgütüyle bilmeden bir arada olan masum esnaf, çiftçi, memur yada başka bir iş kolun da çalışan insanımıza “fetöcü” damgası yapıştıramazsınız!

Hele bu kılcal damarlara girip yıllarca suça ortak olanların bugün medyada günah çıkarırken kendilerinin sütten çıkmış ak kaşık olarak lanse etmelerine de diyecek birkaç sözümüz olmalıdır artık!

15 Temmuz Darbe girişimi bu konu artık milat olmalıdır kanaatime göre…

Darbeye karışan, milletimizin kanını döken hainler ayıklanarak en ağır cezayla cezalandırılmalıdır bundan geri de durulmamalıdır.  Fakat eski Başbakan yardımcısı beyin “15 Temmuz gecesi anladım” her şeyi itirafından yola çıkacak olursak, bu örgütün, dün sizin inandığınız değerler ışığında hala masum bir duyguyla içinde olan sade vatandaşı ne olursa olsun hukuk önün de ayıklamamız gerekir…

Bu yazıyı, dün paralel yapıyla içli dışlı olan iktidar sahipleri, 15 Temmuz gecesine kadar hala onlarla birlikte olanlar ve menfaatleri için bu örgüte temenna edenler asla yazamaz! Bu saydığım üç cenah bugünler de olduğu gibi, “kraldan çok kralcı geçinerek” suçu kendinden uzaklaştırmanın derdine düşmenin telaşındadır ancak!

Evet, böyle bir yazıyı ancak biz “Türk Milliyetçiliğine” gönülden inanmış bir avuç insan ve haklarını teslim edelim, bu ülkenin bir avuç inanmış “solcusu/sosyalisti” yazabilir!

Görüşmek üzere, Allah’a emanet olun…