Meclis bugün toplanacak ve milletvekilleri yemin edecek. Yani yeni dönem bugün başlamış olacak. Meclis Başkanı seçimi, hükümetin kurulması, Cumhurbaşkanlığı süreci ile hepimizi heyecanlı günler bekleyecek.
AKP zaferle tekrar iktidar olmasına oldu ama, sadece şu saydığım konularda bile çok ciddi sıkıntılar ile karşılaşacak. Bu kesin.
İlk sıkıntı Meclis Başkanı seçiminde yaşanacak. Bülent Arınç bu göreve talip olmayacağı havasında ama hiç belli olmaz. Bakarsınız daha önce yaptığı gibi “ille ben olacağım” diye tutturabilir. Bakalım.
Bu arada Meclis’te, şimdilik adı pek konuşulmayan, önemli bir isim var. Rize’den neredeyse bir parti oyu kadar oy alıp bağımsız seçilen Mesut Yılmaz ne yapacak, açıkça merak ediyorum.
Elbette tek başına bir bağımsız milletvekilinin belirleyici olması mümkün değil. Buna karşın Mesut Yılmaz ismi önemlidir. Ve Meclis’in önümüzdeki günlerde yaşaması muhtemel krizli günlerinde Mesut Yılmaz adını duymaya başlarsak kimse şaşırmasın.
Örneğin diyorum ki Meclis Başkanlığı acaba bir bağımsıza verilemez mi? Sonuçta hangi partiden olursa olsun Meclis Başkanı tarafsız bir nitelik kazanmayacak mı? En azından öyle görünmeyecek mi?
Mesut Yılmaz gerçekten bağımsız ve tarafsız. Mevcut hiçbir partiye ilgisi yok. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanlığını yapmış bir devlet adamı. Üstelik bir önceki seçimde partisinin aldığı yenilginin sorumluluğunu üstlenmiş ve tereddüt etmeden koltuğunu boşaltmış.
Ardından tek başına ortaya çıkarak halktan oy istemiş. En azından kendi memleketinde sevildiğini, sayıldığını göstererek seçilip tekrar Meclis’e dönmüş. “Ben bir zamanlar kartaldım” kompleksine kapılmadan sıradan bir milletvekili olmayı kabullenmiş.
O halde partiler Mesut Yılmaz’ın Meclis Başkanlığı üzerinde anlaşabilir. Elbette iktidar partisi Meclis Başkanı’nın kendilerinden olmasını tercih edecektir ve iktidar partisinde bu görevi layıkıyla yerine getirebilecek pek çok isim de var.
Ama gerek iktidar partisi gerekse Meclis, Başbakanlık yapmış bir ismi bu yöntemle onurlandırabilir.
Üstelik şöyle bir faydası daha var bunun. Meclis Başkanları Meclis’te oy kullanamıyor. Meclis’in başında gerçekten bir bağımsızın olması, iktidar partisinin kritik oylamalarda kaybedeceği bir oyu da telafi etmiş olur.
Sadece bir fikir...
Can ATAKLI
Vatan