<div align='justify'><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>Fatih Sultan Kar / İST. </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Vekili ve 11 Ocak 2009 tarihinde yapılan kongre ile Çaykur Rizespor Başkanlığı'na seçilen Halim Mete, Türkiye'nin en geniş fıkra repertuarına sahip insanlarından birisi. </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>1948 yılında Rize'de doğan Halim Mete; Pendik Lisesi, ardından da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirdi. Evli ve 3 çocuk babası olan Armatör Halim Mete; TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı, Deniz Ticaret Odası Başkan Yardımcılığı, Türk Spastik Çocuklar Vakfı Başkan Vekilliği, Türk Deniz Eğitim Vakfı Başkan Vekilliği, Karadeniz Eğitim, Kültür ve Çevre Koruma Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği ve Rize Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği yapıyor. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><img src='http://www.pazar53.com/images/news/18371.jpg' border='0' width='350' height='473' align='left' />Halim Mete'nin çeşitli toplantılarda anlattığı fıkralardan seçmeler : </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>Başka kimse yok mi? </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>'Temel uçurum kenarında karşıdaki vadinin manzarasını seyrederken ayağı kaymış ve aşağı yuvarlanmış. Ama tam uçurumun başında boy vermiş bir dala son anda tutunabilmiş ve boşlukta asılı kalmış. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Can havliyle bağırmaya başlamış: </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>- Orada kimse yok mi? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Ses gelmemiş. Temel tekrarlamış: </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>- Orada kimse yok mi? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel bağırmaktan yorgun düştüğü, kollarının dermanının kesildiği bir sırada derinlerden bir ses gelmiş: </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>- Ey Temel. Yolun buraya kadarmış. Şimdi ya dal kırılacak, ya kolun yorulacak, sen de aşağı düşeceksin. Eğer iyi bir insansan cennete gidecek orada hurilerle gün geçireceksin. Ama bir günahkârsan cehenneme gideceksin ve o zaman zebaniler.... </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel lafın sonunu dinlememiş. Son bir gayretle bağırmaya başlamış: </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>- Başka kimse yok mi? </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>Ayının dostu var benim yok </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>'Temel'le Cemal, bir gün ormanda dolaşmaya çıkmışlar. Derken, karşılarına bir ayı dikilmiş. Ayı Cemal'in üzerine yürüyünce, Temel de çekmiş tüfeğini ayıyı vurmuş. Çevredekiler, 'Temel av yasağına uymadı, ayıyı vurdu' diye şikayet etmiş. Böylece Temel'i mahkemeye çıkarmışlar. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Ayıyı vurdun, sana ceza vereceğiz... </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: Niye ki? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Ayıyı vurduğun için... </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: Ha o ayı benim arkadaşım Cemal'i öldürecekti. Ben de onu öldürdüm. Bıraksaydım Cemal'i öldürseydi daha mı iyiydi?.. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Yapacak bir şey yok. Ayıyı vurduğun için sana ceza vermemiz gerekiyor. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: Neden? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Yasa böyle diyor... </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: O yasayı kim yaptı ki? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Yasayı Meclis yaptı... </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: Hakim bey şimdi neye yanıyorum biliyor musun? </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Hakim: Bilmem... Neye?.. </font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>Temel: Bana vereceğin cezaya değil de, o Meclis'te ayının bile dostları olduğuna, benim hiç dostum olmayışına yanıyorum...' </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>Lzım olanı Allah alır </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>'Biri musevi, biri hristiyan, biri de Oflu Hoca olmak üzere üç din adamı bir toplantıya gitmişler. Burada din adamlarına (Paralarınızın ne kadarını Allah için harcıyorsunuz?) sorusu yöneltilmiş. Musevi din adamı (Bir çukur kazıyorum. Paraları havaya atıyorum. Çukurun içine düşenleri Allah için harcıyorum) demiş. Hiristiyan din adamı ise (Bir çizgi çiziyorum. Paraları o yöne doğru atıyorum. Çizgiyi geçen paraları Allah için harcıyorum) demiş. Sıra Oflu Hocaya gelmiş. Hoca, (Ben paraları havaya atarım, lazım olanı Allah alır. Gerisini ben harcarım demiş.' </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>Yüksekliğini ölçeyiruk </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>“Temel sokağa çıkmış, bir de bakmış ki yeğenleri yerdeki direği havaya dikmeye çalışıyor. 'Ne ediysunuz' diye sormuş. Onlar da “Diregun boyunu ölçiyruz' demiş. Temel de 'Yere uzatıp ölçsenize' deyince, yeğenleri, “Emice, uzunluğunu değil, yüksekliğini ölçeyruz' karşılığını vermişler.” </font><font size='2'><br /><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'><strong><u>İğneyi görüyorum da kule nerede </u></strong></font><font size='2'><br /></font><font size='2' style='line-height: 18px; font-family: verdana'>'Fadime teyze 80 yaşına gelmiş, hiç evlenmemiş. Yeğenleri de ona teyze seni evlendireceğiz diye takılıyor. Fadime teyze de kıkır kıkır gülüyor. Bir gün demişler ki karşıki kulenin tepesine iğne diktik, görürsen seni evlendireceğiz. Fadime teyze de şöyle bir bakmış: 'Oğul oğul iğneyi görüyorum da kule nerede?' </font></div>