Genel

İş kazasında omurgası kırılan şoför, yatalak girdiği hastaneden yürüyerek çıkmak istiyor

- Düzce'de tırın dorsesinden düşmesi sonucu belden aşağısı felç kalan Cüneyt Topçu, Bolu'da aldığı 6 aylık fizik tedavinin ardından yatağından kalkmaya, tekerlekli sandalyesini ve hastanedeki yürüme araçlarını kullanmaya başladı - 36 yaşındaki Topçu: - "Bana 'Bundan sonra yürümen mucize' dediler. Tabii tuhaf duygular içine girdim. İster istemez karamsarlığa düştüm ama fizik tedaviye gelince karamsarlıktan kurtuldum"

Abone Ol

BOLU (AA) - ZAFER GÖDER - Düzce'de geçirdiği iş kazası sonucu belden aşağısı felç kalan tır şoförü, fizik tedavi sürecini başarıyla tamamlayıp hastaneden yürüyerek çıkmak istiyor.

Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde yaşayan evli ve 2 çocuk babası 36 yaşındaki Cüneyt Topçu, Mayıs 2023'te Düzce'nin Gölyaka ilçesinde tırın dorsesinden düştü. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde ameliyata alınan Topçu'nun omurgasına 8 platin ve 1 köprü takıldı.

"Yürümesi mucize olur" denilmesine rağmen umudunu kaybetmeyen Topçu, Bolu İzzet Baysal Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 6 ay gibi kısa sürede kendi başına yatağına yatıp kalkmaya, tekerlekli sandalyesine binmeye ve hastanedeki yürüme araçlarını kullanmaya başladı.

- "İlk geldiğimde 4-5 kişi beni zor kaldırıyordu"

Topçu, AA muhabirine, 4 metre yükseklikten düşmesi sonucu omurilik kemiğinin kırıldığını, Düzce'de yapılan ameliyatla omurgasına 8 platin ve 1 köprü takıldığını anlattı.

"Doktorların söylemesine göre hiç yürüyemeyecektim." diyen Topçu, 5 gün yoğun bakım ve 25 günlük serviste tedavi sürecinden sonra evine döndüğünü söyledi.

Topçu, 1 ay sonra fizik tedavi hastanesine yatışının yapıldığını, 6 ayda ilerleme kaydettiğini belirterek, "Doktorumun yaptığı kontroller sonucu yürüyebileceğim, umudun olduğu söylendi. İlk geldiğimde 4-5 kişi beni zor kaldırıyordu. Şu an tek başıma kalkıp arabama geçebiliyorum. Cihazlarla uzun süre yürüyebiliyorum. İlk geldiğimde göbekten aşağısın hissetmiyordum, şu anda dizlerimin üstüne kadar hissedebiliyorum." diye konuştu.

İlk başlarda zaman zaman karamsar düşündüğünü dile getiren Topçu, "Bana 'Bundan sonra yürümen mucize' dediler. Tabii tuhaf duygular içine girdim. İster istemez karamsarlığa düştüm ama fizik tedaviye gelince karamsarlıktan kurtuldum." dedi.

Topçu, eşinin, kaza sonrası ve fizik tedavi sürecinde en büyük destekçisi olduğuna değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O olmasa bu kadar hızlı yol alamazdım. Burada moral ve motivasyon çok önemli. Her şeyden önce sabır. Moralin kaybolunca ileri değil, geri gidersin. Eşim de beni hiç yalnız bırakmayarak bana en büyük moral kaynağı oldu. Tek amacım yürümek. Hastaneden yürüyerek çıkmak. Buraya geldiğimde yatalaktım. Yataktan hiç kalkamıyordum. Şu anda tek başıma oturabiliyorum. Yemeğimi yiyebiliyorum."

- "İnandık ve inanmaya devam ettik"

Topçu'nun eşi 36 yaşındaki Selma Topçu, 5 saat süren ameliyat sonrasında doktorların eşi için "Bir daha yürümesi mucize olur." dediğini söyledi.

Az umut olduğunu öğrendiklerinde ilk önce çok üzüldüklerini dile getiren Topçu, "Sonra her zaman Allah'tan bir umut olduğuna inandık. Umudumuzu hiç kaybetmedik. 2 oğlum var. Yürüyemeyeceğini söylediklerinde oğlum da yanımdaydı. Ben o an ne yapacağımı, ne diyeceğimi bilemedim çünkü çocuğum da babasının yürüyemeyeceğini duydu, ağladık. Sonra kendimizi toparladık. Allah'ın dediği olur dedik. İnandık ve inanmaya devam ettik." şeklinde konuştu.

Topçu, eşinin hastaneden eve yürüyerek gideceğine inandıklarını ve inanmanın da başarmanın yarısı olduğunu, bunun için umutlarını koruduklarını vurguladı.

Kaza sonrasında sürekli eşinin yanında ona destek verdiğini anlatan Topçu, "Moral burada çok önemli. Eşimin de morali her zaman iyi. Ben de yanında olduğum için morali daha da iyi oluyor." dedi.

Fizik tedavisi sürecinde Cüneyt Topçu ile ilgilenen fizyoterapist Rabianur Sümeyye Çelik de şunları kaydetti:

"Cüneyt Bey'i 6 aydır tedaviye alıyorum. Kendisi çok katılım sağlayan biri. Bu tür hastalarda katılım çok önemli. Biz ne kadar yardım etsek de onların tedaviye katılımı yoksa iyileşme olmuyor. Buraya geldiğinde yürüyemiyordu. Özel yataklarla ayağa kaldırıyorduk. Şu an aletlerle yürüyüşünü yapabiliyor. Çok güzel ilerliyoruz. Ben de yürüyeceğine inanıyorum."