<p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><strong><u><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'>Dilek ASLAN</span></u></strong></p> <p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><strong><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'>Rize Çay Üreticileri Koruma Derneği Başkanı Nurettin kepenek,<span> </span>Çay konseyinin kurulması ile ilgili bir açıklama yaparak, Bölgemizi kapsayacak, üreticiden tüketiciye cevap verecek, ticareti arttıracak bir kuruluşun kurulmasında tüm sivil toplum kuruluşlarının ve çay üreticilerinin bir araya gelmesi ile olacağını söyledi.</span></strong></p> <p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><strong><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'></span></strong><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'>Rize Çay Üreticileri Koruma Derneği Başkanı Nurettin kepenek,<span> </span>Bölgemizi kapsayacak, üreticiden, tüketime cevap verecek, Bölgemizde ticareti arttıracak bir kuruluşun kurulmasında çayla iştigal eden tüm kurum ve kuruluşların, çay üreticilerinin bir araya gelerek oluşturmaları gerektiğini ifade ederek, “Aksi halde 1995 yılında 3092 sayılı kanun çıktığında, özel sektörlere çay işletmesine başladıklarında üreticilere” çayı özel sektöre verin, ben kefil olurum” diyenler oldu. Ancak yıllardır bu yara tedavi olmamıştır. Çay üreticisinden yaş çay alıp bir iki yıl bedelini ödemeyen kuruluşların bir araya gelmesi ile kurulacak ulusal çay konseyi, doğmadan sakat olduğu bilinen bir çocuğa benzemektedir. Çünkü çay üreticisinden yaş çay alıp iki yıl sonra üreticiye para ödeyen, üreticiyi sermaye yapan bazı kuruluşların kurduğu bu kuruluş, çay üreticisini daha çok çıkmaza sokacaktır” dedi.</span></p> <p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'> </span></p> <p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'>Son yıllarda çay üreticisine güven veren, tüketiciye de kaliteli çay üreten bölgemizdeki ticaret yapanlara nefes aldıran, başarılı çalışması ile ÇAYKUR ile kurulması gerektiğini söyleyen kepenek, “çay üreticisi adına zaten çay borsası kurulmuştur. Özel sektöre karşı değiliz. Özel sektör bir nevi kamu görevide yapmaktadır. Yılda takriben 450–550 bin ton yaş çay almaktadır. kendi aralarında birleşmeyen i yalnız üreticiyi ve de ÇAYKUR’u kendine rakip gören bazı özeller kendilerini sorgulamalıdırlar. Bölgemize can veren ÇAYKUR, çay borsası, ziraat odaları, bölgedeki tüm sivil toplum kuruluşların bir araya gelerek çay üreticilerininde bir araya gelerek kurulacak çay konseyiyle geçmişi aratmamalıdırlar. Tüm bunlar planlanmalıdır. Bunlar yapılmadan kurulacak bir kuruluş özel bir şirket olur. Bölgemizde çay üretimi yapanlar, ticaret yapanlar, daha çok siyaset yapanlarda ileride telafisi mümkün olmayacak sorunlarla karşı karşıya kalacaktır. Beş on kişi zengin olur, ancak bölgemiz çok büyük bir çıkmaza girer. Bu günleri arar duruma geliriz” dedi.</span></p><p style='text-align: justify' class='MsoNormal'><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'><br /></span><span style='font-size: 10pt; font-family: Verdana'>Rize Çay Üreticileri Koruma Derneği Başkanı Nurettin kepenek Sözlerinin sonunda, <span> </span>çay denince Rize’nin ve ÇAYKUR’un akla geldiğini, bu babda başta ÇAYKUR olmak üzere bölgemizdeki tüm sivil toplum kuruluşlarının, çay borsası, iki üç özel sektör çay işletmelerinden katılacak bir komisyon kurulması gerektiğini, Yapılacak çalışma bölgesinde, çay üreticilerine, ticaret yapanlara dağıtılması, iyice araştırılmasını, çok geniş bir katılımla kurulması gerektiğini söyledi</span></p>