HABER-YORUM: RIZA KAMİL Rize İline 30 km, Çayeli İlçesi’nden ise 12 km uzaklık ve içerde olan Ağaran Şelalesi havaların ısınması ile yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisi ile karşılaşıyor.3. Facebook Ağaran Şelalesi Etkinliği kapsamında birinci sürgün çayın bitmesini takiben düzenlenecek olan eğlencelere ön hazırlık olması bakımından 16.05.2010 Pazar günü bir organizasyon gerçekleştirildi. Bu etkinlikte her şey düşünülmüştü. Sabah 08.00-10.00 arası açık büfe kahvaltı hizmetinin yanında gün boyu çay servisi yapılarak konuklar ağırlanılmaya çalışıldı. Etkinlik alanı genişletme çalışması sonucu ferah bir ortama kavuşturulmuştu. Gerek gelen araçların belli bir düzene göre park edilmesi ve gerekse gelen misafirlerin karşılanması için özel görevli gençler görevlendirilmişti. Hele hiçbir yerde görmediğim bir tabela yazısı çarptı gözüme. Hem etkinlik alanının ana yoldan giriş kısmı ve hem de muhtelif yerlerde bu anlamlı mesaj veren yazı vardı. Tabelalarda ‘’Silah sesi yok, tulum sesi var’’ibareli yazı herkesin dikkatini çekmeye yetti. İşte bu bizim insanımızın ne kadar bilinçlendiğini ve duyarlı olduğunu göstermesi bakımından açık ve net bir örnektir.Bunun gibi çevre duyarlılığına vurgu yapan uyarıcı levhalar belli ki ince düşüncenin bir ürünü olsa gerek. Bu da iyi bir organizasyon yapısı için temel bir yapı taşıdır. Gelen konuklardan kahvaltısını yapanlar kendilerini eşsiz doğanın güzelliklerine bırakıverdiler. Bir o tarafa bir bu tarafa koşan çocuklar ise en çok eğlenen grup olarak göze battı. Tulum sesi duyulur duyulmaz herkes gezisini bırakıp geniş bir halka oluşturdu. Halka bir o yana bir bu yana derenin de yankılanan sesine ön ayak oldu. Gökyüzünde süzülerek uçan kuşlar sanki anlamışlarcasına horon halkasının üzerinde havada çember oluşturarak uçmaya başladılar. Yeni açan ve en güzel görüntüsünü yansıttığı zamana denk gelen bu zamanda yemyeşil ağaçların o güzelim yaprakları, rüzgârın esintisi olmasa da tulum-horon ikilisinin enerjisinden yararlanarak dans etmeye başladı. Görülmesi ve yaşanması lazım gelen bu doğa-insan yakınlaşması bizleri bir on yaş gençleştirdi sanki. Ağaran Şelalesini bulunduğu çevre birçok değişik ve ilgi çekici bitkileri barındırması açısından da görülmeye değer bir yerdir. Zaten Karadeniz bu konuda başlı başına bir araştırma cennetidir. Büyük boyutlu ağaçlar bakımından Doğu Karadeniz Ormanlarını sembolize eden ağaç türlerinin hemen hemen hepsine burada rastlarsınız. Bunlar arasında kayın, gürgen, kestane, kızılağaç, az miktarda lokal olarak doğu ladini gibi ana türleri sayabiliriz. Bunlara ilaveten doğaya harika bir görünüm kazandıran bodur nitelikli diyebileceğimiz halk dilinde komar dediğimiz orman gülü çoklu olarak bulunmaktadır. Ayrıca şimşir yeşil renginin derişikliği ile bu dokuyu daha da belirgin hale getirir. Bunu Ağaran Şelalesinin yaklaşık 50 metreden nazlı nazlı süzülerek akan ve altında oluşturduğu küçük göl ile insanlara tebessüm veren özelliği tamamlar. Gözünüzü iyice açık baktığınızda uçsuz bucaksız yeşilin tüm tonlarının olduğu bir manzara görürsünüz ve öylece bir süre dalıp bu rüyadan kendinizi alamazsınız. Böyle bir tabiatın oluşmasına büyük katkısı olan dere ve buz gibi içilen sularını anlatmazsak onlara haksızlık etmiş oluruz. Ayağınızı derenin buz gibi şarıl şarıl akan akıntısına bıraktığınızda içinize bir ferahlık gelir sanki. Kendinizden bir süre geçer gibi olursunuz. Yanınızda uzanacağınız bir kaya parçası varsa deme keyfinize. Çocuklarınız ‘’haydi gidiyoruz ‘’dediğinde bu keyfi bozmamak için ayağa bile kalkmadan elinizi sallayarak ‘’ben gelmiyorum’’ dersiniz. İşte böyle, kelimeler yetmez bu dokuyu anlatmaya. Onun için mutlaka gidip ziyaret etmelisiniz Ağaran Şelalesi ve çevresini. İnanın pişman olmayacaksınız bu yakınınızdaki doğa harikasına. Ağaran Şelalesi Etkinliği yöremizde mevsimin ilk etkinliği olması bakımından çok güzel anıların yaşandığı ve eğlencenin doruk noktasına çıktığı başarılı bir organizasyon oldu. Daha şimdiden yapılacak şenliğin ön hazırlığı olması bakımından çok güzel bir festivale iyi bir ev sahipliğini yapacağını söyleyebiliriz. Herkes çok mutlu bir şekilde kendini doğanın kucağında bularak iyi bir hafta sonu yaşamanın tadına vardı. Havanın da çok güzel olması ayrıca bu tadı bir kat daha artırdı. Bu güzellikleri bizlere yaşatan organizasyon komitesine binler defa teşekkürler. Daha şimdiden iple çekmeye başladık bile birinci sürgün çayın sonunda yapılacak şenliği.