Hikaye var,, tarihimizde çocuk padişah olmuş babasını asmış, belki bir masaldır, belki de gerçek. Ama günümüzde bu tip insanlara her zaman rastlamak mümkün. Yine bazı insanların mesleğinden aldığı güç ile çevresine zarar verdiğini her zaman duyuyoruz.

    Maalesef insanlar göründükleri gibi çıkmıyorlar, koltuk sevdası, makam ve mevki sevdası insanları kırkayak yapabiliyor. Bir yerlere gelebilmek için ayak öpenler dahi bulmak mümkün, hele siyası arenada siyasetçilere şirin görünmek, onların gittiği yerlerde onlarla olmak, onların gözü önünden ayrılmamak, gittikleri camiye bile onlardan önce giderek sahte namaz kılanlara bile rastlamak mümkün. Bunlara halk dilinde Yalaka deniyor. Ama ben onlara o kadar basit bir kelimeyi yakıştıramam. Onlar makam ve mevki için bu tür hareketleri yapıyorlarsa onların şerefinden şüphe ederim.

     Günümüzde hemen, hemen herkes bu tip insanları görmekte, bazıları mevki almış, bazıları ise sırada, işte siyasetin çirkin yüzü bu, işi erbabına değil, yalakalara veriyoruz. Sonra da “ İyi yapmadık” diye söyleniyoruz.

    Siyasilere bir çift sözüm var, işi erbabına verin, sonra ne yaptım demeyin, pişman olacağınız kararlar vermeyin, bu tip insanlar sağlıkta, eğitim de, hatta diyanet de imam atamalarında bile var, kulağıma gelen bir duyumu paylaşayım, ne kadar doğru bilmiyorum ancak çok kişinin dilinde bu, her halde il müftüsü bundan sonra gereğini yapar, imamın biri alkollü araç sürerken yakalanmış, ancak hakkında işlem yapılmamış, aynı imam çocukları camiden kovmuş daha ileri giderek annelerine bozuk atmış, ailesi şikayetçi olunca giden yazıda “ Soruşturmaya gerek yok” cevabi verildi. İşte siyasetin bulaştığı yerlerde çıkan pislikler.

     Eğitim de ise okul müdürlüklerine atanan bazı fosillerin şöyle okul düzeyinde bir başarısına bakalım, il genelinde eğitimde kaçıncı sırada, hangi başarıları var. Beyler yapmayın, bu çocuklar bizim, yarın bizlerin bıraktığı koltuklarda oturacaklar, okul üzerinden idareci ve eğitmen atamasında torpil işini bırakın, tüm Rize bizim ve tüm çocuklar bizim, yarın kimin ne olacağı belli değil, aslında siyası atamalar kendimize zarar veriyor. Siyasileri ve bürokratları bu konuda direnmeye kararlı olmaya davet ediyorum. Dileğim bu yazı küpe olur.