TEMA Vakfı Rize Temsilcisi Nevzat Özer Enerji haftası dolayısıyla yazılı bir açıklamada bulundu.
Özer açıklamasında; Ülkemiz 2015 yılına da enerji politikaları, enerji-çevre tartışmaları altında giriyor. Bir tarafta sayısı iki binleri aşan ve Anadolu doğasında tam bir yıkıma dönüşen HES projeleri, diğer tarafta gaz, kömür ve nükleere dayanan bir enerji gündemi ile karşı karşıyayız.
Bilimsel veriler ülkemiz için küresel ısınmanın etkilerini en önce ve en şiddetli şekilde yaşanacağını bildiriyor. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli(IPCC) Raporu; küresel ısınmanın son 50 yılda %90 oranında insan eliyle arttığını ve bunun en büyük nedeninin fosil yakıt(petrol, doğalgaz, kömür) kullanımı olduğunu resmen ilan etti. Yine geçtiğimiz yıllarda Durban (G.Afrika), Doha(Katar) ’da olduğu gibi Varşova (Polonya)’da toplanan 800’den fazla sivil toplum kuruluşundan oluşan İklim Eylem Ağı Türkiye’yi bir kez daha “Günün Fosili” seçti ve hazırladığı raporda “Türkiye çözüme gerçekten ortak olsun” dedi.
Uluslararası sivil toplum tarafından da açıkça fark edildiği gibi Türkiye enerji kaynakları tercihinde kritik bir aşamaya gelmiştir. Ya batının gündemden düşmüş yöntemlerini taklitçi bir davranışla kullanarak fosil yakıtlar ve nükleer güce yönelecek ya da yükseklik verimlilik ve güneş, rüzgar gibi yenilebilir kaynaklara doğru bir geçiş yapacaktır.
Türkiye enerji sorununu; toprağını, suyunu, tarihini, kültürünü, yaşamı yok etmeden dışarıya bağımlı olmadan çözmesinin stratejisinde, verimli kullanım ve yenilenebilir kaynaklar olmak zorundadır.
Enerji alanında en büyük sorun, ileri sürüldüğü gibi enerji açığı değil, enerji üretiminden nakline ve kullanımına kadar her düzeyde verimsizlik sonucu oluşan kayıplardır. Hatlardaki bakımsızlık, kalitesizlik, savurganlık, yetersiz standartlarla desteklenen cihazların verimsizliği sonucu üretilen elektriğin yarısından fazlası yitirilmektedir. Ulaşım, tarım, sanayi, kentleşme politikalarındaki yanlışlar sürekli daha fazla enerjiye ihtiyaç duyulmasına yol açmaktadır.
Türkiye’nin enerji verimliliği diğer ülkelerle kıyaslandığında, birim gayri safi milli hasıla başına iki-üç kat fazla enerji kullanıldığı görülecektir.
Bizim kararımız tüm nesillerin yaşamını etkileyecektir!
Artık enerjide bir devrim yapmanın zamanı gelmiş ve geçmektedir. Bu enerji devriminin olması gereken özellikleri; yenilenebilir kaynaklar, yüksek verimlilik, çevreye en az zararı verme, küçük ölçekler ve özerklik, yerellik ve yaygınlık olarak sıralanabilir. Dünya bize atalarımızın mirası değil, gelecek nesillerin emanetidir. O nedenle kararı bizim nesillerimiz verecek, ancak bu karar bütün nesillerin yaşamını etkileyecektir.
