Şükrü Küçükşahin'in yazısı

Ağar artık cepten ödüyor
Pazartesi günkü 'DP’de Cindoruk dönemi' başlıklı yazım üzerine DP Genel Başkanı Mehmet Ağar aradı.

Bazı DP’lilerin, göreve gelmesi halinde Hüsamettin Cindoruk’un akçeli konulardaki iddialar için soruşturma açmasını beklediklerini yazmıştım.

Ağar’ın telefon etmesinin asıl nedeni bu satırlarla ilgiliydi.

Konuya çok hassas yaklaştığı için de oldukça sert ve sitemkárdı.

Sessizliğini bozması da bunun göstergesi zaten.

500 bin YTL ile devraldığı partiyi, 11.3 milyon YTL ile bıraktığını, parti muhasebesinin devlet hazinesi titizliğinde yönetildiğini anlatan Ağar, 'Harcamalar büyük bir hassasiyetle yapıldı. Buna laf söyletmem, söylenmemeli; çünkü her şey açık' dedi.

DİLİNİ KESERİM
'Kim, hangi iddiayı biliyorsa ortaya çıkıp açık açık konuşmalı. Kim kime para vermiş?' diye soran Ağar, iddialar üzerine beş kişiyi görevlendirdiğini; ama ortaya bir olumsuzluğun çıkmadığını söyledi.

Bazı şahsi harcamalarının parti kasasından karşılandığı yönündeki iddiaları anımsatınca, çok üzüldüğünü vurgulayarak şöyle konuştu:

'Bakın, artık genel başkanlık görevimi fiilen yapmıyorum. Bu nedenle koruma araçları da dahil, benzin parasını cebimden veriyorum. 3 bin YTL tutuyor. O kadar hassas davranıyoruz ki, Celal Bayar Köşkü’nün çay, kahve, yemek paralarını da cebimden ödüyorum. 3 aydır böyle yapıyorum. Ben böyle davranır, böyle düşünürken birileri neler düşünüyor? Yakışmaz. Böyle şeyleri ağzına alanın dilini keserim.'

Evinin tefrişatının parti parasından yapıldığı iddialarını da anımsattım.

'Yazık yani' diye söze başlayan Ağar devam etti:

'Açık söylüyorum, ben bağımsız milletvekiliyken göğsümün kıllarına kadar araştırdılar, bir şey bulamadılar. Şimdi de baksınlar, bakalım ne görecekler? Utanır insan.'

İddiaları ve bunların yazı konusu yapılmasını da uygun görmediğini söyleyen Ağar, 'Hani biz bu kadar hassas davranıyoruz, dostlarımızdan gül beklerken, o gelmiyor, ok geliyor. Bu da üzüntü verici tabii' dedi.

GERİ DÖNMÜYORUM
Görüşmemizde Ağar, Hüsamettin Cindoruk’a genel başkanlık teklifini genel eğilimin sonucu olarak götürdüğünü de söyledi.

'İyi de olur. Bu parti şuurlu bir parti, şuurlu bir tabanı var. Onlar gerekeni yapar, yapacaktır' diyen Ağar’a, 'Kongreye yakın bir süreçte istifadan vazgeçeceğinizi açıklayacağınız da ileri sürülüyor' anımsatmasını da yaptım.

Açık ve net bir yanıt verdi:

'Ben siyasetten uzak kalıyorum. Millete söz verdim. İlk kez bir siyasetçi bunu yapıyor. Kimse bizden korkmasın.'

KÜÇÜKŞAHİN NE DEMİŞTİ ?
Şükrü Küçükşahin, 10 Aralık Pazartesi günkü yazısında özetle şöyle diyordu:
DP'liler, gerçek bir muhasebeden yana.

'Muhasebe de öncelikle DP muhasebe servisinden başlamalı' diyorlar.

Açık söyleyelim, DP'nin seçim dönemi harcamalarının mutlaka masaya yatırılması; gerektiği hallerde, gereken kişilerden hesap sorulması, bunlarla partinin yollarının ayrılarak işe başlanmasını isteyenler çok.

Cindoruk'tan beklenen, hiç değilse, DP kulislerinde dillerden düşmeyen bu akçalı iddialarla ilgili bir soruşturmayı hemen açmasıdır.

Gerçekten de bu iddialara inanacak olursak, tablo vahim.

Bu vahim tablonun, dedikodularla daha fazla genişlemesini önlemenin tek yolu güvenilir bir ekibin yapacağı incelemedir.

Hürriyet

Editör: HABER MERKEZİ