Uzun yıllar tek parti iktidarının ardından yapılan 7 Haziran seçimleri ortaya koalisyonlu bir tablo çıkarmış. Muhalefet partilerimiz için fırsat olmasına rağmen iktidar sorumluluğu alamamaları nedeniyle, beş ay sonra tekrar edilen seçimlerde istikrarın devamına karar verilmişti.

1 Kasım seçimlerinde Milletimiz ayrıca; Yeni Türkiye’nin Kurucu Önderi, Bölgenin ve Dünyanın Hakkaniyetli Tek Lideri durumunda olan Devlet Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı büyük bir sahiplenme içinde olduğunu tescil etmiştir.

Son iki yıl içerisinde gerçekleştirilen dört ayrı seçimden sonra, önümüzdeki dört yıl içinde sadece bir anayasa referandumu öngörülmektedir. Yanı seçimlerle israf edilen zamanın bile olmayacağı çok daha istikrarlı bir dönem başlamıştır. Dolaysıyla 1 Kasım seçimleriyle birlikte ülkemizi 2023 yılı hedeflerine ulaştırmanın önünde bir engel kalmamıştır.

Seçimlerden sonraki sürece bakıldığında yeni dönemin en temel özelliği olarak; Bir taraftan gerek içeriden gerek dışarıdan kardeşliğimize, vatanımıza ve bizi biz yapan tüm değerlere karşı art niyetli olanlara en sert şekilde ve anladığı dilden cevabı verilecek. Diğer taraftan ise her şart altında “Birlikte Türkiye’yiz” diyebilenlerle de, en keskin muhalif düşünceye sahip olsalar bile sonuna kadar özgürce yaşanacak bir dönem ülkede hâkim kılınacaktır. Özetle “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemiyle” taçlanacak olan sistemimiz “Yeniden Büyük Türkiye” idealını gerçekleştirmek üzere hızla yoluna devam edecektir Allahın izniyle.

Kıymetli Dostlar; Birazda yerel gündemle ilgili konularda düşüncemi paylaşma arzusundayım. Ama müsaade ederseniz bir konuya açıklık getirmek isterim.

Önceki bir yazıma ismini vermeden yorumuyla katılan bir hemşerim, artık doğruları yazamadığımı ima ederek ithamda bulunmuş. Hem o kardeşime hem de beni tanımayanlar için bir miktar kendimi ifade etmek üzere diyorum ki; Yazdığım her yazıdan sadece ama sadece ben sorumluyum. Dolaysıyla düşüncelerimi herhangi bir şekilde ifade ederken özgürlüğümün sınırlarını tayin etme hakkı da bana aittir. Bugüne kadar olduğu gibi yine aklımın yettiği, bildiğim veya ulaşabildiğim gerçekleri kalemimin elverdiğince ki, bu anlamda asla iddia sahibi biriside değilim, ancak elimden geldiğince “Hakkın ve Halkın” yanında olmak üzere yazılarıma devam etmek isterim. Elbette sizlerden gelecek hakaret içermeyen görüş ve düşüncelerde bize yol göstermeye devam edecektir.

Sözü daha fazla uzatmadan Çayeli’mizle ilgili bir kaç konuya gelmek istiyorum;

İlçenin en ciddi sorunlarından olan yaya kaldırımlarıyla birlikte şehir içi araç trafiği sorunu başlatılan uygulamalarla, yer yer aksamalarda olsa büyük oranda çözülmüş durumdadır. Ayrıca araç trafiği ile ilgili köklü değişikliklere gidilecek yeni çalışmaların da devam ettiğini biliyorum. Kaymakamlık ve Belediye binası yeni yerlerine taşınmasıyla beraber halkımızın kamu kurumlarından, direk hizmet alımı konusunda daha kaliteli bir döneme geçilmiş durumdadır.  

Ancak ilçe kütüphanesiyle ilgili sorun hala devam etmektedir. Mevcut kütüphanenin yeri için yıllar öncesinde yıkım kararı olmasına rağmen henüz sorun çözülebilmiş değildir. Hepimizin geleceği olan ve yarınlarımızı emanet edeceğimiz çocuklarımızı en güvenli ve en kaliteli yerde hazırlamak, en başta gelen sorumluluklarımız arasında olmalıdır. Tıpkı bölgenin en modern ve kaliteli çocuk oyun gruplarını ilçeye kazandırıldığı gibi... Kaldı ki kütüphaneyi taşıyacak alternatif yerlerde artık vardır. Sorunu ilçede bulunan Sivil Toplum Kuruluşlarıyla birlikte istişare ederek en yakışan yerinde ve ivedilikle çözmeliyiz.

Yine belediyemizce hedeflenen tüm mahallelerdeki alt ve üst yapı sorunları ve özellikle ana yolların standartlarını yükseltme çalışmaları bütün hızlıyla devam etmektedir.  Yapımı biten Yalı Mahallesi ve ihalesi gerçekleştirilen Sabuncular Mahallesini diğer mahalleler takip edecektir.

Ayrıca takip edile gelen; Terminal Binası, Seslidere Suyu, Kapalı Spor Salonu, Yeni Okullar, Eski Cami Meydanı, Kapalı Pazar yeri, Yeni itfaiye aracı alımı gibi birçok projelerde uygulama safhasına gelinmiş durumdadır. Sahil Dolgu alanı ve Kentsel Dönüşümle ilgili büyük projelerdeki çalışmalarda ise ciddi mesafeler alındığını biliyorum.

Fakat Çayeli’mizin en önemli talebi haline gelen doğalgazla ilgili somut bir gelişme henüz muhalesef yoktur. Umuyor ve diliyorum ki bu dönem içerisinde ilçeye doğalgazın getirilmesi ile ilgili daha ciddi adımlar atılacaktır.

İlçede Kent Konseyinin birlikte oluşturulan Kadın ve Gençlik meclisleriyle, sosyal ve kültürel faaliyetler dikkat çekici şekilde artmıştır. Her ay en az bir etkinlik yapılarak bu anlamda şehrimizin seviyesine olumlu katkı verilmektedir. Bu faaliyetlere ilçe halkı tarafından daha duyarlı olunması halinde çok daha fazla programlarla Çayeli’miz ciddi anlamda sosyal ve kültürel etkinliklere imza atmaya devam edecektir.

Uzadığının farkındayım ancak, belediyemizin özellikle son iki yıldır ilçede yaşanan ağır kış şartlarına rağmen karla mücadelesindeki üstün başarısına vurgu yapmadan geçemeyeceğim. Hemşerilerimizin de takdir ettiği bu çalışmalarda görev yapan tüm personeli gönülden tebrik ediyorum.

Allaha emanet olunuz.

Nacettin Hatipoğlu