Fatih Sultan KAR

İsmi Rize’yle özdeşleşmişti. 45 yıl siyasetin içinde bulundu, Rize siyasetinde yaşanmışlıkların en canlı tanığıydı. Ceza evinde seçim kazanacak kadar sevilen bir Rizeliydi. Rize’de en küçük bir sıkıntısı olan ona koşardı. Kapısı ve yüreği Rizelilere ardına kadar açıktı. Ölümünün üzerinden yıllar geçtikçe özlemi daha da artıyor. Arif’in kahvesinde, Rize’de hüznü ilk gün ki gibi sıcak. Onu kelimelere sığdırmak imkansız

Karadeniz'in Kara Kutu'su”

Akrabası yazar Ömer Lütfi Mete, Nihat Mete için kaleme aldığı köşe yazısına “Karadeniz'in Kara Kutu'su” başlığını atıyor ve “ Emice’yi ne güzel tanımlıyordu:12 Eylül sonrası... Demirel Zincirbozan'dan çıkmış ama hala yasaklı... Otobüs dolusu kader arkadaşı ile katıldığı eski bir partilinin cenazesinden dönüş için hareket etmek üzere... Uğurlama sırasında Demirel, Kırat geleneğinin Rize burcu olan 'Koca Reis'e soruyor.

 


Nihat Mete Çaykur tarafından İyidere’de yaptırılan Çaysan Kutu Fabrikasının temel atma törenininde...

'Benden bir isteğin var mı?'

'Koca Reis' lidere teşekkür ettikten sonra otobüstekilere şöyle bir bakıyor

'Tek isteğim var; inşallah bu otobüs yolda kaza yapar, sen hariç hepsinden kurtuluruz.'

Onun halis Rize ağzıyla yaptığı sert, bol küfürlü ama sevimli şakalarına, bu şakaların altından gönderdiği oklara alışıklar, şamataya vuruyorlar. Bu elbette kaza temennisi değil, şakayla yumuşatılmış ağır bir eleştiri. Üstelik Demirel'e de sitem içerdiği açık. Lakin camianın bu dev cüsseli dokunulmaz adamına laf söylenmez. Çünkü her Kırat'çı, içlerinden ölesiye güveneceği tek adam seçmek zorunda kalsa tereddütsüz onu göstereceğini bilir.

Bu adam, önceki gün 66 yaşında kaybettiğimiz Nihat Mete; benim akrabam. Sekiz on kuşak önceki dedemiz aynı kişi... Ancak, onu yazmamın sebebi bu yakınlık değil. Asıl sebep, milli bir 'kara kutu'yu, açılmaya ikna olduğu halde kayda geçirmeye fırsat bulamayışım.

 

21 Ağustos 1969 tarihli Güneş Gazetesi Nihat Mete’nin İyidere Belediye Başkanı seçilmesini manşetten duyuruyor ve şu bilgiyi veriyordu: İyidere’de yapılan Belediye Başkanlık seçimini Nihat Mete 1173 oyla kazanmıştır.

Koca bir tarih hazinesini toprağa götürdü

Siyasetin son kırk yılında yaşanan karanlık, derin, karmaşık ve gizli olayları en iyi bilenlerden biri, koca bir tarih hazinesini toprağa götürdü, dev bir hafıza göçtü.

Yoğun, meşru ve kaçınılmaz meşguliyetlerin oluşturduğu mazeret kadrom sağlam ama yine de suçluluk hissediyorum. Onları dinleyip derleyebilseydim Türkiye'nin son kırk yıllık karanlığını çok daha iyi anlayacak ve anlatabilecektim.

Nihat Mete'nin şüphesiz hiçbir zaman açmayacağı sırlar da vardı. Ancak, görüşmelerimizde neleri açıklayabileceğini fark ediyor, bu canlı arşivin hacmini kestirebiliyordum. Ayrıca onda birkaç roman, birkaç film vardı.

İlginçtir; o aynı anda hem devlet için, hem halk için 'muteber' biriydi.

Bütün 'baba' diye bilinen adamların saygı gösterdiği, tabandan tavana her türden resmi erkanın önemsediği böyle bir insanın devlet adına özel ve gizli bir görevi bulunduğunu düşünenler de var ama benim bu yönde kesin bilgim yok. Bildiğim, özel bir görevi bulunsa bile, hayatı boyunca yüzde yüz 'sivil' kaldığıdır. Bu da, etiyle, kemiğiyle, diliyle ve zekasıyla tamamen halk adamı olmasından kaynaklanmıştır. Halkın 'ipten adam alır' dediği türden bir kişi olarak binlerce vatandaşın işine koşmuş, muhtaca babalık etmiştir.

 

Üçü de de Aramızda Yok

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Rize ziyareti esnasında çekilen bu fotoğraf da yer alan Yusuf Tiryaki, Rize Belediye Başkanı Memiş Ali Usta ve Nihat Mete şimdi aramızda yok. Üçü de yaptıklarıyla anılıyorlar. Fotoğraftakiler :Rize Valisi Erol Zihni Gürsoy, Rize Belediye Başkanı Memiş Ali Usta, Nihat Mete, Yusuf Tiryaki ve Süleyman Demirel.

Ben babaların babası
Karanlık dünyaların ünlüleriyle rahatça -hiçbirine temenna etmeden- oturup kalkardı. Rahattı, çünkü devletin de boğazına kadar o karanlığın içinde yüzdüğünü çok iyi görüyordu. Nitekim Ömer Lütfü Topal cinayetinden sonra televizyondan yöneltilen soruya cevap verirken 'Ben renkli bir kişiyim, herkesi tanırım, herkes de beni tanır' yollu tepeden konuşuyor, hiçbir ahbaplığını inkar etmiyordu. 'Sen de baba mısın?' diye sorulduğunda ise 'ben babaların babasıyım' diyordu.

Özgüveninin temelinde, tamahsızlığı ve servet edinmeye karşı mutlak tenezzülsüzlüğü yatıyordu. Hem de, hortum sürecinden dolar milyarderi olarak çıkabilecekken!

Yakası açılmadık küfürler icat eden, deyiş üreten biriydi.

Yıllar önce bir sözünü yazı konusu yapmıştım

'Fakirin kahpeliğine puştluk, ağanınkine plan denir.'

Belki sadece kişiler için söylediği bu söz aslında küresel fırıldağın tanımı!

 


Nihat Mete ve çok sevdiği akrabası Ali Rıza Mete

 

Nihat Mete kimdir ?

1937 yılında Rize-İyidere'de doğan Nihat Mete ; ilk öğrenimini o zaman nahiye olan İyidere'de tamamladı.

O gün işinde bulunduğu şartlarda Rize Merkeze gidip eğitimini sürdürme imkanı olmadığından askere gidene kadar kereste ticaretiyle uğraşan babasının yanında babasının işlerine yardım etmiştir.Askerlik dönüşü 1967’e kadar Çaykur'da çay ustalığı yapmış ve o dönem ilk 5.sınıf kadroyu almıştır.

Rize ve Türkiye’nin siyaset duayenlerinden biri olan Nihat Mete siyasete ilk defa,Rize’de DP’nin kurucularından olan babasının yanında başlamıştır.1961’de aktif siyasete başlayan Nihat Mete ,1968 de babasının vefatından sonra kendi deyimiyle kendini tamamen siyasete adamıştır.

1969 de İyidere Belediye Başkanı seçilmiştir.Dönemin en popüler belediye başkanlarından olan Nihat Mete ,Rize’de mahalle yollarını beton yapan ilk belediye başkanıdır.1973 yılı seçim döneminde ismi bir işe karıştığından tutklanır cezaevinde yatmaktadır. Cezaevinde olduğu halde aday gösterilir ve seçimde karşısında ki iki adaydan fazla oy alarak tekrar İyidere Belediye Başkanı seçilir..

1980 ihtilalinde dört yıllık bir aranın ardından 1984 de yeniden İyidere belediye başkanı seçilmiş ve 1991’e kadar bu görevini aralıksız sürdürmüştür.

1991 de Rize milletvekili adayı olmuş, ikinci sırada olmasına rağmen tercihli oyların çoğunu almış,bir sonraki seçimlerde yeniden aday olmuş fakat her iki seçimde de Rize milletvekili seçilememiştir.

İlk milletvekilliği seçimlerinin ardından Rize DYP il başkanı olmuş ve son nefesine kadar bu görevini sürdürmüştür. Bu görevinin yanı sıra Rize Kızılay il başkanlığı görevini de uzun yıllar sürdürmüştür.

12 Ağustos 2003 günü 00:20’de her kesimden insanın yardımına koşmayı amaç edinen, renkli kişiliği ve üslubuyla herkes tarafından sevilen Rize’nin ve Rizelilerin NİHAT amcası 66 yıllık hayatına veda etmiştir.

Katkılarından dolayı Ömer Lütfi Mete,Ömer ŞAN, Mehmet Kaptan Erbaş, Bayram Ali Kavalcı www.nihatmete.com ve “Söz verdimi tutardı, Dediğini yapardı, Adam gibi adamdı” sözlerinin yazarı Recebim’e teşekkürler..

Fotoğraf ve belgeler Fatih Sultan KAR Arşivinden alınmıştır...

 

Editör: HABER MERKEZİ