Son aylarda asayiş bültenlerinde gözümüze çarpan hırsızlık olaylarının aşırı derecede artması ile birlikte zaten zor durumda olan esnaf kasasında ki bozuk paraları korumaya çalışıyor. Ekonomik krizin vurduğu esnaf hırsızlara karşı tedbir almaya çalışırken Asayiş şube müdürlüğü koltuğuna oturan şube müdürünün ne yaptığını merak ediyoruz.
Hırsızlık olayları ile birlikte zaman, zaman kavgaların, bıçaklamaların da arttığı Rize de büyük bir asayiş sorunu yaşanmakta. 69 kamera ile izlenen Rize de asayiş şube müdürünün yaptığı işe “ Armut piş ağzıma düş” misali güvenlik kameralarına yansıyan olayları takip etmek.
Rize basını olarak her zaman Rize emniyet müdürlüğünün yanında olduk. Tüm basın toplantılarında meslektaşlarımız ile birlikte katıldık. Biz Rize için yapılacak olan her tür yeniliğe ve huzurla ilgili harekette emniyete yayın yoluyla destek verdik. Özel günlerde, plaket törenlerinde, trafik denetimlerinde, huzuru kaçıran insanların kamu oyu tanıtımında her zaman emniyetin yanında olduk.
Rize de huzuru bozanlarla ilgili, cinayetler, hırsızlıklar, dolandırıcılık ve diğer suç teşkil eden tüm olaylarla ilgili emniyetin ise sadece aradan geçen 4–5 günlük süre sonunda asayiş bülteninde yer alan ÖRNEK ( TEKSİRLİ YARALAMA, İNTİHARA TEŞEBBÜS z.n veya başka bir isim) gibi bültenlerini aldık. Rize şehri küçük bir şehir, Rize de aktif görev yapan toplam 5 veya 6 gazeteci vardır. Tüm kamuoyu her olayı bu gazetecilerin yazacağı haberlerden beklemekte. Hiçbir gazeteci Emniyet veya diğer birimlerle şahsı olarak karşı karşıya gelmemiştir. Meslek gereği doğruları yazan gazeteciler bazen yazdıkları kişilerin tepkisine neden olabilirler. Bunlar doğal şeyler.
Son yaşanan bir olay gazetecileri tamamen yanıltmış ve kendine yaralayan şahıs ölü olarak bildirilmesi üzerine tüm gazeteciler haberi aldıkları bilgi doğrultusunda geçti. Ancak şahıs yaralı ve hastanede olduğu ortaya çıktı. İşte bilgi kırlılığının basına yansıyan yüzü. Bu kırlılık tüm gazetecileri zor duruma soktu.
İl emniyet müdürüne daha önce asayiş ile ilgili sıkıntılar aktarılmasına rağmen asayiş şube müdürünün ısrarcı tutumu ise devam ediyor.
Biz diyoruz ki…
Artık bilgi kırlılığı olmasın, küçük kentimizde bilgi alma hakkı olsun, huzurumuzu kaçıranları hep birlikte huzura davet edelim, asayiş ve basın olarak, hatta memleketini sevenler olarak el ele verelim.
