Bugün de bir değişiklik yaparak Bayram Sağkol kardeşimin bir yorumu üzerine hem dayısı hem de hanımının babası olan, ayrıca çok sevdiğim ve saygı duyduğum bizim ve çayelinde bir çok öğrencinin yetişmelerinde emekleri olan İmam hatip lisesinden Edebiyat hocamız olan Çayeli’nde hemen hemen herkesin tanıdığı, sevdiği ve saygı duyduğu Emekli öğretmen YAŞAR KORKMAZ hocamızında hanımının ağabeyisi olan, ilçemizin yetiştirirmiş olduğu çok önemli ve değerli şahsiyetlerden ve simalardan birisi olan Merhum emekli müftü ALİ OSMAN KÜÇÜKAHMET hakkında düşüncelerimi siz değerli dostlarımızla paylaşma ihtiyacını hissettim.

Bir yerde bu önemli simaların ve değerlerin toplumda isimlerinin unutulmaması ve gelecek nesillerin de yaşamış bu değerli simaları tanımalarına yardımcı olmak, bizlerin önemli görevleri arasında olması gerekmektedir. Çünkü bu tip değerlerin yaşamlarından ve eserlerinden faydalanan gençler kendilerine çok büyük hedefler koyacaklarından çok emin olabiliyorum. Bunun için bizler elimizden gelen gayreti her zaman göstermeye gayret edelim.

İstemek olayı çok önemli bir kelimedir. Allahu Teala ey kulum iste vereyim sana diyor. Burada istemenin temel amacı neyi istediğinin bilincinde ve elde etmek istediğinin yetkinliğine vakıf olmayı gerektirmektedir. Bunlar başarıldığı zaman hayatın ne kadar anlamlı ve dolu dolu geçtiği görülecektir.

İnsanların hayatlarına baktığımız zaman akıllı, zeki ve işi kavramış olan insanların çok planlı, programlı ve kendi istekleri doğrultusunda hareket ederek yaşadıkları süre içerisinde hayatlarını başarılarla doldurmasını bildiklerine hep beraber şahitlik etmekteyiz.

Bana göre merhum ALİ OSMAN KÜÇÜKAHMET hocamızda bu kategoride yerini alan, ismi unutulmayacak ve hayatını başarılarla süslemiş adından her zaman söz edilmesi gereken birisi olarak adını tarihe yazdırmasını bilmiştir.

Hocamız şunu çok iyi biliyordu.İlim olmadan Salih amel işlenemez, doğru karar verilemez.Dünya içinde, ahiret içinde bilgi temel ihtiyaçtır. Bilgi her zaman yanlış davranışa engel olur.

Dini ilimleri tahsil etmenin hiç kolay olmadığı ülkemizde yıl 1964’leri göstermektedir.

Rize’nin Çayeli ilçesi Yanıkdağ köyünden bir delikanlı daha 16 veya 17 yaşlarında, emellerini gerçekleştirmek için  üstelik kendi uğraş ve imkanlarıyla, çocuk yaşta gurbete çıkmayı göze almış, çok sevdiği anne babasından, vatanından ve sevdiklerinden bir ideal uğrunda ayrılmıştı.

Kendisi şunu çok net olarak biliyordu ki; vatanıma, milletime çok faydalı ve iyi bir fert olmanın yolu iyi bir eğitimden ve öğretimden geçmekteydi.O devirlerde bu imkanı ülkemizde yakalamak o kadar da kolay değildi. Bunun da bilincinde olan hocamız, iyi bir arapça öğrenmek ve çok güzel bir eğitim almasına vesile olması için önce Suriye’nin ve oradan da Mısır’ın yolunu tutmuştu.

Bu vesileyle liseyi El Ezher Üniversitesine bağlı bir lisede tamamlayarak, El Ezher  Üniversitesi Şeriat Fakültesine kaydını yaptırdığı sıralarda,

Türkiye’de askerlik çağı geldiği için 1968’de askere çağrılıyor. Eğitimini yarıda kesemeyeceğinden ülkesine dönemiyor ve çeşitli sebeplerden dolayı vatandaşlıktan da çıkarılıyor.

Vatandaşlığa dönünceye kadar da çileli hayat daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyordu.İnancı gereği şununda çok iyi biliyordu ki, bir işte, bir düşüncede, bir uğraşta  Allah rızası var ise o işte Allah’ın yardımı kaçınılmaz olacaktır.

Yeniden vatandaşlığa dönme işlemleri uzun sürdükten sonra, ideallerini gerçekleştirmek ve öğrendiği bilgileri hayata geçirme fırsatını yakalamasına bir adım daha yaklaşmanın mutluluğunu 1977’de Rize Müftü yardımcısı olarak göreve başlamasıyla yaşıyor.

Hocamız 40 senelik çalışma hayatında ve 74 yıllık yaşamında bir çok başarıya imza atmasını bilmiş, Çayelimizin yetiştirdiği önemli ilim adamlarından birisi olmasını başarmıştır.

Çocukluk yıllarında ülkemizde islamı ilimleri öğrenmenin zorluğunu bire bir yaşamış ve bu zorlukları bilen birisi olarak, görev yaptığı yıllarda elindeki tüm imkanları öğrenci yetiştirmek için kullanmasını çok iyi bilmiş, bunun için çok mücadeleler verdiğine bir yakını, adaşı, komşusu ve bir imam hatip olarak her zaman şahitlik etmişimdir.

Yine görev yaptığı dönemlerde, bulunduğu yerlerde birçok cami, kuran kursu açılışına vesile olmuş, bunun için çok mücadeleler vermiştir. Buralarda yetişen çocukların islami ilimleri öğrenmesine ve hafız olarak yetişmesinde öncülük etmiştir. Bunları yaparken de irşad görevlerini de hiç aksatmadan devam ettirmesini de bilmiştir.

Hocamız dalında uzman kendisini islami ilimler açısından çok iyi yetiştirmiş, bu konularda adeta hiçbir boşluk bırakmamış, yeni nesle yol göstermek amacıyla bir çok kitaplar yazmış ve bunları biz gençlerin istifadesine sunmayı da becerebilmiştir.

Dolu dolu yaşanmış, çok mücadeleler çekilerek ve bedeller ödeyerek adeta tırnaklarıyla kazıyarak elde etmiş olduğu bu başarılı hayatı, tüm gençlere örnek olacağından hiç şüphe etmiyorum.

ALİ OSMAN KÜÇÜKAHMET hocamız çok ilkeli çalışkan vatansever yerli ve milli duyguları çok yerinde olan ve bunun için düşüncesinden ve görüşlerinden asla taviz vermeyen bir yapıya sahipti.Onu çok iyi tanıyan birisi olarak ben hocamızı hep iyilikle yad edeceğim.

Şuna çok eminim ki onun bu dokunuşlarıyla yetişmelerine sebeb olan bir çok talebeleri ve yazmış olduğu eserlerinden istifa edenler ona her zaman bol bol dua edecekler ve amel defterinin hiçbir zaman kapanmamasına vesile olacaklardır.

Güle güle güzel insan, yaşadığın müddetçe yapmış olduğun bu güzel amellerin senin yoldaşın olacaktır.Sana bir komşun olarak, bir dost olarak herhangi bir hakkımız var ise bu hak sana ananın ak sütü gibi helal olsun. Allahın rahmeti, mağfireti senin üzerinden hiç eksik olmasın diye dua ediyorum.

Yerin mekanın, makamın cennet bahçesi olsun inşallah.

Bu vesileyle buradan bu satırları okuyan bütün dostlara sevgiler, saygılar  sunuyorum.Allaha emanet olunuz.

24.03.2022
ALİ OSMAN ABANOZ.