Türban kararının ardından herkes konuşmuş bir o açıklama yapmamıştı. Başbakan Erdoğan bugünkü grup toplantısında sessizliğini bozdu ve Anayasa mahkemesi'nin kararına çok sert eleştiriler yöneltti.

İşte konuşmasının satırbaşları:

Burası TBMM. Türk milletinin, 70 milyonun irdesinin tecil ettiği kutlu çatı.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletinder ilkesi 23 Nisan'da burada hayat buldu. Cumhuriyet'i kuran irade burada şekillendi.
Bu Meclis hiçbir vesayeti kabul etmedi bundan sonra da etmeyecek.....

BURASI MİLLETİMİZİN HARİM-İSMET'İDİR!

Burası milletimizi evidir, harim-i ismet'idir. Bu evin 70 milyon sahibi vardır. Herkesin iradesi burada temsil edilir. Bu milletin şerefi için aklıseliminin, sağduyunun yolundan ayrılmadan, bir olarak, milletimizin hukukunu ilelebet koruyacağız..

Milletizin iradesini hakkıyla temsil edeceğiz, birliğini berabelirliğini savunacağız. Kendimize geri çekmeden, başkaların dışlamadan sahip çıkacağız. Milletimizle aynı uslubu kullanıp aynı kader çizgisinde olacağız.

ROTAMIZI MİLLET BELİRLEDİ

Ne milletimizden bir adım ilerisinde ne de bir adım gerisinde den olacağız. Milletimiz adaletten yanadır.
Bu siyaset milletindir sizindir.
Milletimizin emanetine sahip çıkan tüm milletvekillerimi kutluyorum.
Hiç bir sorun çözümsüz değildir. Dönemsel sorunlar istikametimizi çeviremez. Rotamızı millet belirlemiştir.
Milletimiz bu ülkeyi yönetenlerde adalet ve demokrasi istiyor. Ne bir eksik ne bir fazla. Bizi oy versin vermesin bütün vatandaşlarımızın hukukunu savunacağız.

Şu kısacık hayatımızda gölgelerin üzerimize geldiği zamanlarda güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk. Ümitlerimizi taze tutmak zorundayız. Bu milletin aklına ve sağ duyusuna saygı duymalıyız.

YÜKSEK MAHKEMEYİ TEHDİT EDİYORLAR

Esas mesele siyasetin alanını daraltmaya çalışan erkler arasındaki bir anlayışın hala siyasetin içinde var olmasıdır. Özellikle ana muhalefet partisi siyaseti içeriden kuşatmaya siyasetin alanını daralttığını herkes biliyor. Bir tek CHP Meclis'in yetkilerini aştığını savunuyor.

Yüksek Mahkemeyi tehdit eden de CHP'dir. Dün mahkemeyi tehdit edenler bugün Meclis'i tehdit ediyor. Bu CHP ne istiyor peki. Erkeleri karşı karşıya getirip yetki çatışması meydana getirmek.
Türkiye’nin demokrasi tarihi rakiplerine kuyu kazarken kendi bindiği dalı kesen siyasi aktörlerle dolu. Kuyu kazma siyasetinin bedelini millite ödüyoR.


ANAYASA MAHKEMESİ'NİN İPTAL KARARI

Anayasa'nın 6. maddesi, 'hiç bir kimse veya organ, kaynağını anayasadan almadan bir yetki kullanamaz. 11. Madde de, anayasa maddeleri bütün kurumları bağlar' demektedir. Anayasa'dan kaynağını alamayan hiç bir karar anlam taşımayacağı gibi anayasanın vermediği hiç bir yetki de kullanılamaz. Anayasa'nın 148. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi anayasa değişikliklerini sadece şekil yönünden denetler. Ancak geçtiğimiz hafta alınan karar bunun aksi yönündedir. Mahkemenin bu kararı tartışılıyor, görünen o ki uzun bir süre daha tartışılacaktır.


YA YARGI HATA YAPARSA

Anayasa'nın verdiği bu yetkileri kimse yüce Mclis'ten alamaz. Yasama yetkisi TBMM'nindir. Ben yaptım oldu mantığını hiç bir demokratik rejim kaldırmaz. Bu anlayış demokratik hukuk sisteminin kimyasını bozar. Yasama yanlış yaparsa yargıdan döner, olmadı seçim günü sandıkta milletten döner.
Yürütme için de aynı durum söz konusu.
Peki yargı yanlış yaptığında ne olur? Bu sorunun cevabı kamuoyunda tartışılıyor. Bence bunun sebebi de CHP'dir. Hiç kimsenin yasama ve yargıyı karşı karşıya getirmeye hakkı yoktur. CHP'nin bu ısrarı işi bu noktaya getirmiştir.

MAHKEME BİLİMSEL İZAH YAPMALI

Anayasa Mahkemesi de derhal bu kararın bilimsel izahını yapmak zorundadır.Anayasa Mahkemesi gerekçesi olmaksızın karar açıklayamaz. Bunu Tayyip Erdoğan söylemiyor, kanun söylüyor. Peki neydi aceleniz? Gerekçesi belli olmadan neden bu kararı açıkladınız? Anayasa'nın 148. maddesine rağmen bu kararın esastan görüşülmesinin nedeni mutlaka açıklanmalıdır.

'BU İŞLER OYUNCAK DEĞİL!'

Sayın arkadaşlar, biz bu ülkeyi fiskos gazetelerin dedikodularıyla yönetemeyiz. Şu şununla görüşmüş, bu bununla görüşmüş haberleriyle ülke yönetilmez. Beyler biz burada ülke yönetiyoruz ülke! Millet yönetiyoruz! Oyuncak değil!

Milletin vicdanında karşılık bulmayan her işlerm tartışmalı kalacaktı. Cumhuriyetin hiçbir niteliği diğerinden daha ilerde değildir. Yasama da yargı da bu millet için var (Vatan)
Editör: HABER MERKEZİ