'Zulmetme Karadeniz, dağlama yüreğimi. Almak öyle kolay mı, bu candan nefesimi?..' Ayşenur Kolivar'ın Zulmetme Karadeniz'i haftalardır aklınızdan çıkmıyorsa o zaman kulübümüze hoş geldiniz. Ya da en neşeli anlarınızda 'Gizli sevda çekenun da gözlerinden bellidur' diyerek kendinizi Koliva'nın seslendirdiği Kara Sevda'yı mırıldanırken buluyorsanız da aynı kulüpte yerinizi hazır.
atv'de yayınlanan Sen Anlat Karadeniz dizisi her bölümde hikayeye eşlik eden birbirinden güzel Karadeniz türkülerini dinleyicilerle buluşturuyor. Elbette yeni bir keşif değil Karadeniz müziği ama son haftalarda gördüğü ilgide dizinin etkisi büyük.
Dizide Derenin Balıkları ve Çayeli'nde Öteye gibi dillere dolanmış anonim türküler de var, söz ve bestesi Fuat Saka, Behçet Gülas gibi değerli müzisyenlere ait olan eserler de... Ve o şarkılara sesleriyle hayat verenler...
İlk bölümde Rizeli müzisyen Gülas'ın Kül Oldum adlı parçasını, dizide Asiye rolünde izlediğimiz Öykü Gürman'dan dinledik. Aslen Trabzonlu olan Gürman, ilerleyen bölümlerde bu kez Tarık İhtiyar'ın Oy Beni Vurun Vurun'u ile izleyenlere duygulu anlar yaşattı.



Karadeniz çok değerli müzisyenlerin yetiştiği bir bölge. Bu müzisyenler sadece kültürlerine sahip çıkıp yaşatmakla yetinmiyor, yaptıkları çalışmalarla zenginleşmesini de sağlıyorlar.
İkinci bölümde 2013'te yayınladığı Santa albümünde yer alan Yaban Eller'i söyleyen Apolas Lermi işte tam da böyle bir isim. Trabzon doğumlu müzisyen ilk albümü Kalandar'ı 2011 yılında çıkardı. Lermi geçmiş dönemde yaşamış Karadenizli ozanlarla ilgili yaptığı araştırmalarla biliniyor. Müzisyen kendi tarzı ile geleneksel türküleri seslendirirken otantik Karadeniz müziğinin de yaşamasını sağlıyor.

MÜZİĞİN BEKÇİLERİ
Koliva grubu üyeleri de kendilerini doğdukları toprakların yani Karadeniz'in kültür bekçileri olarak görüyor. Zaten koliva da kelime olarak Karadeniz'in doğusunda yer alan Hemşin ve Laz köylerinde dört ayak üzerine inşa edilen küçük avcı barınağı demek. Koliva müzik yaparken tulum ve kemençe gibi yöresel enstrümanları önplana çıkarıyor. Konserlerinde Türkçe, Lazca, Hemşince, Rumca ve Megrelce şarkılara yer vererek Karadeniz'de konuşulan dillerin yaşamasına da katkı sağlıyorlar. Koliva üyeleri 'Karadeniz müziği bizim hayatımızın bir yerinde değil, bizim hayatımızın ta kendisidir' diyorlar.



DOĞADAN ÜCRETSİZ KONSER
Karadeniz müziği sadece bölgede değil, Türkiye'nin her yerinde dinleniyor ve seviliyor. Koliva bu durumu şöyle açıklıyor: 'Biz bunu aşka bağlıyoruz. Biraz da Karadeniz'in içerisindeki o tempoya, tulumun ve kemençenin vermiş olduğu coşku hissine tabii ki. Karadeniz'de sevdalar hep uç noktalarda yaşanırmış dedelerimizin anlattıklarına göre. Sevda üzerine öyle yaşanmış hikayeler ve destanlar var ki Leyla ve Mecnun, Aslı ile Kerem hikayelerini aratmayacak türden emin olun.
Karadeniz şarkılarının temelini de bu sevda hikayeleri ve yaşanmışlıklar oluşturduğundan ve Karadeniz insanının o sürekli yağmurlarda yıkanmış olmasından kaynaklandığını düşündüğümüz saflık ve samimiyet kokan duruşundan bugün Karadeniz müziği tüm Türkiye'nin bağrına bastığı bir müzik tarzı olmuş.'
Koliva üyelerine göre Karadeniz insanı farkında olmadan müziğin tam ortasına doğuyor. Müzikle ilişkisini de günlük yaşamı şekillendiriyor:
'Karadeniz'de doğmuş ve orada büyümüşseniz insanların çay tarlalarında tempo ile nasıl çay topladıklarını çok iyi bilirsiniz. Ormanların içerisinden gelen ve müziğin asıl kaynağı olan sesleri hiç söylemiyoruz bile. Ağaç çıtırdamaları, rüzgarın yapraklara her vurduğunda çıkardığı o ürkütücü uğultu, derelerin özgürce aktığı şelalelerin gürültüsü... Böylesine büyük bir orkestrayı tüm servetinizi bağışlasanız dahi dünyanın hiçbir yerinde dinleyemezsiniz.
Doğayı, insanları ve hayvanları seviyorsanız eğer Karadeniz'in dağlarında, yaylalarında ve vadilerinde bu konserleri zaman kısıtlaması olmadan ücretsiz dinleyebilirsiniz.'

Sabah

 

Editör: HABER MERKEZİ