Kaçkar Dağları’nda yaban keçisi yaşam alanlarında yürütülen envanter çalışması sonucu, bu türün sayısının kaçak avlanma, madencilik, turizm ve yol inşaatları sonucunda yaşam alanlarının kaybına bağlı olarak hızla azaldığı tespit edildi. Kritik Ekosistemler Ortaklık Fonu (CEPF) Kafkasya Ekolojik Bölgesi Hibe Programı kapsamında Yeşil Artvin Derneğince gerçekleştirilen ve Rize İl Çevre ve Orman Müdürlüğü ile WWF-Türkiye’nin desteklediği 'Kaçkar Dağlarında Kafkasya Yaban Keçisi Üzerine Envanter Çalışması' projesi tamamlandı.

WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından hazırlanan Kafkasya Ekolojik Bölge Koruma Planı kapsamında, tehlike altında bulunan önemli otçul türlerden olan yaban keçisinin, Kaçkar Dağları’ndaki mevcut durumunu araştırmaya yönelik bir çalışma yapıldı.

WWF-Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı Orman Programı Proje Sorumlusu Başak Avcıoğlu, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir yıl süren Kaçkar Dağlarında Kafkasya Yaban Keçisi Üzerine Envanter Çalışması Projesine başlanırken uzmanların, Kaçkarlar’da daha çok yaban keçisi olduğu öngörüsünde bulunduklarını, ancak yapılan çalışmaların bu öngörüleri karşılamadığını söyledi.

Avcıoğlu, yaz ve kış mevsiminde iki kez araziye çıkarak, öncelikli olarak Kaçkar Dağları’nda türlerin bulunduğu sağlıklı yaşam alanlarının nerelerde bulunduğunun belirlendiğini, daha sonraki çalışmalarında ise bu alanlardaki tür sayılarının tespit edildiğini ifade ederek, 'Arazi çalışmalarının farklı mevsimlerde gerçekleştirilmesiyle kaydedilen sürülere yeni katılan bireyler de izlenmiş oldu. Proje başladığında, Kaçkarlarda daha fazla yaban keçisi olacağı düşünülmesine rağmen, çalışma sonucunda tespit edilen alanlarda 100’den az bireyin kaldığı belirlenmiştir' dedi.

'AV BASKISINI ORTADAN KALDIRMAK GEREKİYOR'
Araştırma sonuçlarına göre, uzmanların yaban keçilerinin kaçak avcılıktan, yaşam alanlarının daralmasından ve türlerin ekolojisi tam araştırılmadan av kotası verilmesi dolayısıyla azaldığını tahmin ettiklerine dikkati çeken Avcıoğlu, 'Yaban keçisi, boynuzları dolayısıyla avcılıkta önemli türler olarak bilinir. Av turizminde hedef en büyük boynuza sahip olan erkek keçiyi vurmak olmasına rağmen, bölgede böyle boynuzlara sahip yaşlı teke sayısı çok az kalmış durumda. Doğada, en heybetli boynuzlara sahip ve güçlü bireyler sürülere liderlik ederek, genetik olarak sağlıklı bireylerin üremesini sağlamaktadır' diye konuştu. Avcıoğlu, ancak bu bireylerin aşırı avlanması sonucunda sürüden uzaklaştırılmasının, popülasyon sayısını ve sağlığını olumsuz etkilediğine işaret ederek, şöyle devam etti:

'Son yıllarda av turizminde yabancıların çekim merkezinde bulunan Türkiye’de, proje sonuçlarına göre yaban keçisi popülasyonu üzerinde bulunan av baskısını ortadan kaldırmak gerekiyor. Yaşam alanlarındaki müdahalelerden etkilenen bu türler özellikle de yaban keçisi, Kaçkar Dağları’ndaki yollar, turizm kaynaklı yapılaşma ve artan insan sayısı, madencilik ve diğer sanayi yatırımları nedeniyle yaşam alanlarını kaybediyor. Böyle bir durumda, yasal olarak yapılan avcılığın, türün yaşamını tehlikeye sokmayacak biçimde ilgili kurumlarca düzenlenmesi ve kaçak avcılığın sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekmektedir.' Avcıoğlu, türün popülasyon sayısının ve sağlığının, konunun uzmanları tarafından her yıl düzenli olarak izlenmesi sonucunda elde edilecek bilgilere göre avlanma kotalarının belirlenmesi gerektiğini ifade ederek, belirli zamanlarda popülasyonun kendini yenilemesi için tamamen avcılığa kapatılması gerektiğini savundu.(Radikal)

 

Editör: HABER MERKEZİ