Bugün muzdarip olduğum bir konuyu sizlerle paylaşmak istedim. Filistin meselesi. Canım ciğerim. Her Filistin kelimesini tv den duyduğum anda zapting yapmak zorunda kalacak kadar muzdarip olanlardanım. Dört yüz yıl himayesinde kaldığı Osmanlının torunu bilinciyle muzdarıbım.
Sizlerde takıp ediyorsunuzdur. İnsanlığın dışında birçok zenginliği elinde bulunduran, ancak kişide en olması gereken insani özelliklerden yoksun bir İsrail devleti bugün dünyada dediğini yaptıran, istediğini yapan bir devletçik.
Kuruluşu terör üzerine sanki. Tıpkı koruyucusu ve banisi olan Amerika gibi. Adeta şövalye devlet. Vur kaç taktikleriyle dünyayı karıştıran bir Siyonist vakıa..
İsrailoğularıın bilinen mazisi dortbin sene evveline dayanır.
İsrail aslında Hz Yakup’un isimlerinden biri. Gece yürüyen adam anlamı taşır.
Bilirsiniz ki Yakup as in dedesi İbrahim as dır Babası ise İshaktır. Yani Hz İsmail’in kardeşi Hz İshak. Sadece anneler ayrı. Hulasa peygamberimizin kırk soy yukarda dedesi Hz İsmail ve Hz İbrahim de Musevilerle birleşen bir aile soyu mevcut
Yakup’un yani İsraillin oğullarından Yusuf ile Bunyamın diğer kardeşlerden anneleri ayrı idi.
Kardeşleri Yusuf’u su kuyusuna atmaktan tutunda başkada birçok eziyetlerde bulunmuşlar. Bugünkü torunlarının mezalimini aratmaz cinsten.
Allahın hikmetine sual olunmayacağı muhakkak.
Geçenlerde dünyanın inanç profili çıkartıldı. Yahudiler 13 milyonla en az inanç mensubu olan sınıf. Nüfus az buna karşılık nüfuz fazla.
Belki daha önce yazmıştım bilemiyorum. İkinci dünya savaşındaki Yahudi soykırımı çok mikro bir hadisedir. Hiç olmamıştır diyemeyiz. Hadise küçük ama plan büyük. Yüzyıllar boyu amaçlanan, hedeflenen bir devlet. Hem de kutsal arzı mev’ut denilen yerde. Onlar için çok yüce vede kutsi bir hayal.
Hitler rolünü iyi yaptı. Veya yaptırıldı Ama nevarki bütün Yahudi planlamalarında olduğu gibi işi bitirdi onunda işi bitirildi.
Oysaki Hitler Yahudi inancından olmadığını kimse söyleyemez. Ne hakikattir ki aptalların bile beyinlerin tokatlayan bir hadise İkinci dünya savaşında sözde Yahudi soykımını yaptık deyip daha sonraları birleşmiş milletler genel sekreteri olan kurt waldeim gerçeği var. İnsanın aklına hemen şu soru geliyor onada verilen rol yalancı şahitlikmi acaba. Öyleyse yaptığı iş aşağılık, lakin verilen görev çok ulvi bir görev.
Olsun hem o görev Yahudilerin Filistin topraklarını 400 sene Osmanlını himayesinde olan topraklara yerleşmesinden daha ulvi bir değer taşımıyor ki.
Dikkat ederseniz amerikan senatosunda her sene temcit pilavı gibi Türklerin sözde yapmış dedikleri ermeni soykırımı gündeme getiriliyor. Adeta aba altından sopa gösterir gibi.
O insan hakkı savunucuları bilmiyorlar mı ki bu dünyada bir Yahudi soykırımı olmuş araştırmak gerekir. Neden araştırmazlar. Araştırmazlar çünkü gerçek ortaya çıkar.
Ah insanlar ah, ah Müslümanlar ah, ne zaman imsak vaktınız gelecek, ne zaman tan yeriniz ağaracak. Ve ne zaman güneşiniz doğacak. İçim sızlıyor her gün seyrediyorsunuz medyada dünyanın gözü önünde yapılan soykırımı. Bir millet adeta dünyanın gözü önünde yok ediliyor.
Şahsen âcizane olarak Filistin konusunda ancak buğz yapacak kadar tepki verebiliyoruz. Evinde şanlı bayrağı yanında Filistin bayrağı olan ve onu zaman zaman penceresine asacak kadar ancak tepki veren birisiyim. Lakin bunlar kendimi teselli etmekten öteye geçemiyor. Üzülüyorum, bozuluyorum, musluman kardeşimin kolu kırılırken de yerinde sinirden büzülüyorum.
ABD, AB ve İsrail'in isteği ve onayı ile Hamas 2006 Ocakta yapılan seçimlere katıldı ve oyların % 65'ini alarak Filistin hükümetini kurma hakkını elde etti.
Oysa Filistin denilen ne bir ülke ne de bir devlet var.
Dört milyon civarında Filistinlinin yaşadığı Batı Şeria ve Gazze 40 yıldır İsrail işgali altında tutuluyor.
İsrail bu topraklarda istediği her şeyi ama her şeyi yapabilir ve yapıyor!
Öldürüyor, tutukluyor, evleri yıkıyor, binlerce yıllık barışın sembolü zeytin ağaçlarını yakıyor vs...
Şimdi tüm bunlar olurken birileri çıkıp Filistin halkını terörle suçluyor ama İsrail'e hiçbir şey demiyor.
Herkes, Filistinlilerden ve Filistin örgütlerinden İsrail işgaline teslim olmasını istiyor.
Yani hiçbir şekilde direnme melerini.
Tıpkı birilerinin Mustafa Kemal Atatürk'e 'boş ver Kurtuluş Savaşı'nı, gel mandacılığı kabul et' dedikleri gibi...
Atatürk'ün yaptığı ve bölge halklarına öğrettiği gibi Filistin halkı da kurtuluş savaşı veriyor.
Şimdi birileri çıkıp diyebilir ki ''Kurtuluş savaşı yapabilir ama terör eylemleri yapmasın''...
Herkes bilmeli ki, terörü ilk önce İsrail başlattı.
Yani Filistin topraklarını işgal ederek ve 40 yıldır bu işgali sürdürerek.
Filistinliler terör denilen yöntemlere, yani intihar eylemlerine 90'lı yılların ortalarında başladı...
Yani neredeyse tüm umutlarını kaybettiklerinde...
İsrail barış istemiş olsaydı, işgal altında tuttuğu topraklarından çekilir ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına izin verirdi.
İsrail bunu yapmış olsaydı işte o zaman konuşma hakkına sahip olacaktı.
Yani İsrail, Filistin topraklarından çekildikten sonra Filistinliler herhangi bir terör eyleminde bulunursa işte o zaman herkes ve ben Filistinlilere 'terörist' der ve onlara karşı koyardık.
Bu olmadığı sürece hiç kimse Filistin halkına terörist diyemez ve dememeli.
Hele hele 20. yüzyılın ilk kurtuluş mücadelesini veren ve kazanan bir ulusun insanları asla bunu yapmamalıdır.
Şimdi birileri çıkıp diyebilir ki 'ama Kurtuluş Savaşı'nda Türkler terör eylemlerinde bulunmadılar. Yani sivil insanları öldürmediler'...
Bu doğru.
Ama İsrail'in Filistin'i işgali ile Anadolu'nun işgali arasında neredeyse hiçbir benzerlik yok.
Örneğin İsrail, işgal ettiği Filistin topraklarına dışardan getirdiği Yahudileri yerleştiriyor.
Yani İsrail, bu Yahudileri Filistinlilerin içlerinde yerleştirerek hedef haline getiriyor.
Bununla da yetinmeyen İsrail sürdürdüğü insanlık dışı davranışları ile Filistin halkını terörize etmeye çalışıyor.
Filistin halkı Hamas'ı seçti diye ABD, AB ve İsrail Filistin halkına ambargo uyguluyor.
Amaç 40 yıldır işgalden her türlü acıyı yaşayan Filistinlileri ölüme terk etmek ve bunun sonucu olarak terörize etmek.
Yani hiçbir şekilde yaşama umudu kalmayan Filistinli gençler terörist olsun isteniyor.
Özetle, Filistin halkı ne yaparsa yapsın, İsrail işgal altında tuttuğu topraklardan çekilmeyecektir.
Çekilme niyeti olsaydı yine 40 yıldır işgal altında tuttuğu Suriye'nin Golan bölgesinden çekilirdi.
Üstelik bu bölgede 40 yıldır yaşayan Suriyeliler, işgale karşı bir kurşun bile sıkmadılar.
Hep Gandi'nin pasif direniş yöntemleri ile karşı koyuyorlar.
Yani 'terörist' değiller.
Peki neden hiç kimse İsrail'e gidip 'şu Golan'dan çekil' demiyor.'
İsrailliler 'büyük İsrail'e inandıkları sürece ki öyleler, yalnız Filistin'de değil tüm bölgede asla barış olmayacaktır.
Lütfen saf olmayalım!
Uyanık olalım.Uyanık
