AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tüm vatandaşları birbirine bağlayanın üst bağın ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı'' olduğunu belirterek, terör örgütünün bunu hazmedemediğini söyledi.

BAYRAĞI TANIMAYAN İSTEDİĞİ YERE GİTSİN
Erdoğan, ''Biz ne dedik? 'tek millet' dedik. Ne dedik? 'tek bayrak' dedik. Ne dedik? 'Tek vatan' dedik? Ne dedik? 'Tek devlet' dedik. Buna kim karşı çıkabilir yahu? Buna karşı çıkabilenin bu ülkede yeri yok. Buyursun istediği yere gitsin. Bundan daha normal şey ne olabilir'' dedi.

Erdoğan, Hakkari'de AK Parti Merkez İlçe Kongresi'ne katıldı.

AK Parti'nin 3 kırmızı çizgisi bulunduğunu, etnik, bölgesel ve dinsel ayrımcılığa karşı olduklarını belirten Erdoğan, hiçbir vatandaşın bir diğerinden ayrı tutulamayacağını ifade etti. Erdoğan, ''O, Kürt ise (Kürdüm) diyebilir. Zaza ise (Zazayım) diyebilir. Ama bizi birbirine bağlayan bir başka üst bağ var. Nedir o? Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız'' diye konuştu.

TEK BAYRAK TEK MİLLET
Bunu hazmedemeyen terör örgütü olduğunu kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: ''Onlar bunu hazmedemiyorlar. Biz ne dedik? 'tek millet' dedik. Ne dedik? 'Tek bayrak' dedik. Ne dedik? 'Tek vatan' dedik? Ne dedik? 'Tek devlet' dedik. Buna kim karşı çıkabilir yahu? Buna karşı çıkabilenin bu ülkede yeri yok. Buyursun istediği yere gitsin. Bundan daha normal şey ne olabilir. Yani dünyanın neresine gidersen git, her ülkede bu böyledir. Başka türlü olamaz. Türkü ile Lazı ile Çerkezi ile Gürcüsü ile Abazası ile biriz, beraberiz. Niçin? Çünkü biz öyle bir medeniyetten geliyoruz ki yaratılanı yaratandan ötürü severiz. Bizim anlayışımız bu.

İstanbul, neyi görüyorsa burası da (Hakkari) aynı şeyi görecek. Eğitim'de de adalette de emniyette de toplu konutta da ulaşımda da görecek. Onun için bu adımlar atılıyor.

Hastanız mı var, köpeklerin çektiği kızaklarla şehre inilirdi. Ambulans bulmak mümkün değildi. Şimdi paletli ambulanslar aldık. Hamile bir hanım varsa 10 gün önceden hastaneye alıyoruz. Doğumdan sonra da 10 gün misafir ediyoruz, sonra köyüne gönderiyoruz. Bugünü kadar niçin yapılamadı. Yoksa bugüne kadar bu ülkede bayanlar yok muydu? Vardı da göremiyorlardı. Ama kadın haklarını savunan biziz. Diğerleri lafını yapar, biz icraatını... Ana... Çok önemli. Ona gerekli desteği, imkanı, gücü iktidarımız veriyor, verecek.''

''İNŞALLAH HAKKARİ PİSLİKLERDEN KURTULUR''
Hakkari'yi bir kasaba görünümünden kurtarmak için sadece merkezi yönetimin yaptıklarının yetmeyeceğini belirten Erdoğan, ''Diyorum ki aynı zamanda yerel yönetimlerin de yapması gerekenler var'' dedi.

İstanbul'un 4.5 yıl belediye başkanlığını yaptığını anımsatan Erdoğan, kendi yönetiminden önce hava kirliğinin bulunduğunu, çöp dağlarından geçilmediğini, suyun bulunmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Aynı işte, bunlar gibi belediyecilik yapıyorlardı. O da sosyal demokrat olan bir belediyeydi. Yani bugünkü CHP'nin o günkü durumuydu.

Onlardan aldık belediyeyi. Ama bizim dönemimizde ne hava kirliliği, ne çöp kaldı, ne susuzluk kaldı. Ve temelleri öyle attık. O günden bugüne İstanbul sıkıntı yaşamadı, yaşamıyor. AK belediyecilikte bu tür sıkıntılar yok, susuzluk yok, şehir içi yollar gayet güzel.

İnşallah Hakkari, 29 Mart 2009'da da bu imtihanı, bu sınavı başarıyla verir de şu pisliklerden kurtulur.''

AK Parti'yi Ahmet'in, Mehmet'in, Hasan'ın, Hüseyin'in kurmadığını, millet tarafından kurulduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ne aldanan ne de aldatan olduklarını söyledi.

Hakkari'ye üniversite kurduklarını, önceden bunu kimsenin umut etmediğini belirten Erdoğan, bu konudaki çalışmaların hızla sürdüğünü anlattı. Atılan bu adımları hazmedemeyenlerin bulunduğunu dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Çok çok geçmişte kalanlar var, o eski siyasetin, eski siyaset tarzının hala tortuları var. Bunlar, biz bu üniversiteleri kurarken, 'bunlar tabela üniversitesi' dediler. 'Buralarda üniversitenin ne işi var' dediler. Altını çizerek ifade ediyorum, şu anda Hakkari'de attığımız bu adımlarla biz, on yıl sonrasının Hakkari'sini eğitimde düzenliyoruz, planlıyoruz. 10 yıl sonra bu Hakkari farklı olacak.

Hele hele bir de burada yerel yönetim anlayışı değişsin, inanın Hakkari sıçramasını yapacaktır.
 
Ensonhaber


İnşallah 2 yıl içinde, Van-Hakkari yolunu, duble yol olarak bitiriyoruz. 2009'da Yüksekova'da inşallah havaalanının temelini atıyoruz ve başlatıyoruz. Böylece Hakkari'nin hem havaalanına kavuşması hem de Van ile arasındaki bu yolun çok daha huzurlu ve güvenli hale gelmesi, Hakkari halkının burada modern bir yaşam koşuluna ulaşmasını sağlayacak, üretimine, istihdamına, sanayisine inşallah bunlar katkıda bulunacak.''

''TAVIR KOYMAZSA''
Sağlıkta atılan adımları da anlatan Başbakan Erdoğan, eskiden ilaç kuyruklarında bekleyen vatandaşın artık istediği eczanede tüm ilaçlarını alabildiğini dile getirdi.

Özürlü çocukların bakımı için ailelere bazı yardımlar yapıldığını hatırlatan Erdoğan, ''O yavruların ihmal edilmemesi lazım, onlara bakılması lazım'' dedi. Erdoğan, şunları söyledi:

''Bu devlet halkına bu denli yaklaşırken, burada hala terör yol keserse, terör bu yatırımları engellerse, eğer terörden destek almak suretiyle parlamento içerisinde bulunanlar hala bunlara karşı tavır ortaya koyamazsa, kusura bakmayın, birçok şey istenilen hedefe istenildiği şekilde varmaz. Niçin burada fabrika bacaları tütmesin, niçin benim işçi kardeşim kendisi için bir yer bulamasın? Eğer işsizlik artıyorsa bunun altında bir sebep var. Niçin buraya gelip de yatırım yapılmıyor, niçin girişimci buraya gelmiyor? Terörün olduğu yere girişimci gelir mi, yatırımcı gelir mi? Gelmez. İşte bunu ortadan kaldırmamız lazım. Bunu hep beraber yapacağız. Milletçe yapacağız, eğer biz devlet-millet ele verelim, bu işi çözeriz, bitiririz.''

TERÖR ÖRGÜTÜNE İNAT
Erdoğan, teröre inat yatırımları devam ettireceklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:

''Okullar da yapacağız, hastanelerde sıkıntılarımız varsa bunları da yapacağız, yollarımızı yapacağız, köylere, mezralara kadar yollarımızı yapıyoruz, suyumuzu getiriyoruz. Çünkü suyu olmayan, yolu olmayan medeniyetten söz edemez, yol, su medeniyettir. 'Durmak yok yola devam' diyoruz, devam de edeceğiz.

AK Parti iktidarının bir derdi var. Derdi şu; Biz bölge insanının başını dik tutmak istiyoruz, onuruyla, gururuyla yaşamasını sağlamak için çaba sarf ediyoruz. Hakkari'yi, eğitim ile sağlık ile yollar ile altyapı çalışmaları ile ellerinden tutup kaldırmak için gayret ediyoruz. Fakat işte görüyorsunuz bakıyorsunuz, birileri de geliyor AK Parti'nin olduğu binaya bomba yerleştirip bomba patlatıyor.

İnsana saygı bu mudur, demokrasi bu mudur, insan hakları bu mudur, özgürlük bu mudur, özgürlükler bu mudur? İnsanı öldürerek siz bir yere varamazsınız. Ve demokrasi bununla gelmez. Zerre kadar insana saygınız varsa, önce silahı bir kenara koyacaksın, düşüncenle ortaya çıkacaksın, sözünle ortaya çıkacaksın, hizmetinle ortaya çıkacaksın, sevdanı ortaya koyacaksın, barış gönüllüsü olduğunu ortaya koyacaksın, o zaman halk seni bağrına basar, yoksa basmaz.''

Bugün 81 ilin 80'inde AK Parti milletvekili çıkarabiliyorsa, halkımızı sevdiğimiz için, halkımız da bizi sevdiği için. Olay bu.''

Milletin efendisi olarak yola çıkmadıklarını anlatan Erdoğan, millete hizmetkar olmak için yola koyulduklarını kaydetti.
Editör: HABER MERKEZİ