CİHAN YEŞİLYURT – Fen Bilimleri Dershanesi LYS Rehberlik Koordinatörü


2010 adaylar için süprizler ve fırsatlar yılıdır. Bu yıl, çok sürpriz olacak. Geçen yıl da bunu yaşadık. Örneğin 2009’da 200 bininci olan aday, TM alanında hiç ümit yokken 100 binlik 120 binlik yerlere yerleşti. İşletme ya da Sosyoloji bölümlerine girebildi. Eğer bu 2009 da böyle olduysa, 2010 için çok daha fazla sürpriz olacaktır. Biraz karışıklığa yol açsa da aslında 2010 bir fırsat yılıdır.

 

BURAK KILANÇ - Akıllı Tercih Sistemi Akademik Danışmanı


Bu yıl, alan dışı yerleşimler daha fazla olacak. Bu sene ile ilgili söylemek istediğim en önemli nokta şu. Bu sene alan dışı yerleşimler daha fazla olacak. 0.2 – 0.15 olarak belirlenen katsayılar, adayların alan dışı yerleşmesini mümkün kıldı ve bunu ilk kez bu sene göreceğiz. Geçen seneye baktığımızda 290 bin lisans programına yerleşen aday arasından yaklaşık 4500 kişi ancak alan dışı yerleşebilmiştir. Benim tahminim bu yıl, bu sayının çok artacağı yönünde.

 

ALEV NALLAR - Akıllı Tercih Sistemi Koordinatörü ve Eğitim Programları Yapımcısı


Sıralamalar 2009 ile benzer olacaktır.  Yaptığımız tüm programlarda, en çok sorulan soru, bu yıl puanların ve sıralamaların ne olacağı sorusudur. Tüm uzmanların birleştiği temel nokta, tercihlerde puanlara değil sıralamalara bakılması. Yeni bir sistem olacağı için, bu yıl sıralamaların çok değişeceği konuşuldu ama ben katılmıyorum. Bu yıl LYS ye başvuran öğrenci sayısı ile geçen yıl ikinci bölümde soru çözen öğrenci sayısı arasında çok fark yok. Geçen sene 276 bin öğrenci ikinci aşamada fen çözmüş. Bu seneki başvuru sayısı da 240 bin. Bu sayılar gösteriyor ki,  tercih yapacak öğrenci sayısı neredeyse değişmemiş. Bu durumda başarı sıralarında çok büyük değişiklik olmayacağını öngörmek hatalı olmaz.

 

SAİT GÜRSOY -  Eğitim Danışmanı


Başarı sıranızın yarısı kadar yukarı, iki katı kadar aşağı olan bölümleri yazarsanız, yerleşme olasılığınız büyüktür. Tercih yapmak, bu kadar abartılacak ya da korkulacak bir olay değildir. Yalnızca teknik bir olaydır. Aday, başarı sırasının yarısı kadar üste, iki katı kadar alta inerek, tercih listesini oluşturabilir. Örnek verelim, 15 bininci bir aday, üstte 10 binlere  adar çıkabilir,  30 bine kadar inerek liste yapabilir.  Aday, en çok istediği yeri en üste yazmalı. İlk üç tercih, hayalleriniz olsun…

 

ÖZNUR TUFAN -  Eğitim Danışmanı


Yeni açılan Üniversite ve Bölümlere dikkat! Öğrenciler tercih yaparken bu sene ki kılavuzu çok iyi okumalılar. Geçen seneye göre çok daha üzerinde durmalılar diye düşünüyorum. Çünkü çok sayıda yeni açılan üniversite ve bölümler ya da var olan üniversitelerde yeni bölümler  var. Öğrenciler belli bölümlere çok saplantılı olarak takıldıkları için alternatif bölümleri Ya da yeni bölümleri atlayabiliyorlar. Tercih Listenizi iki gün bekletip, tekrar göz atın. Kararlarınız değişmediyse teslim edin.

Öğrenciler tercih listelerini tamamladıklarında şunu unutmasınlar, en son tercihi bile kazansa o onun tercih ettiğidir. Listesini hazırlayan aday bir müddet hazırladığı listeyi başucuna koyup düşünmeli. Sanki tercih listelerini ÖSYM”ye vermiş gibi düşünüp içlerine sinip sinmediğini tartmaları gerekiyor. Tercihleri teslim etmeleri için 6 Ağustos”a kadar süreleri var. Listelerini hazırlasınlar ve iki gün unutsunlar. Bu bir, iki günlük süre zarfında kararları değişiyor mu değişmiyor mu o gözle baksınlar. Bu iki gün de hiçbir şey düşünmesinler dinlensinler, gezsinler, eğlensinler. Listeye tekrar dönüp baktıklarında kararları değişmemişse, ÖSYM’ye teslim etsinler ve rahat bir tatile çıksınlar.

 

TURGAY POLAT – Uğur Dershaneleri Genel Müdür Yardımcısı


Yeni puan türlerini iyi anlamak lazım. Tercihte başarı sıraları en önemli veridir.

Birinci tavsiyem kesinlikle ve kesinlikle aldıkları puanları bir kenara bıraksınlar, unutsunlar, hiç üzerinde durmasınlar. Peki neyin üzerinde duracağız? Başarı sıraları bu yıl tercihlerde en önemli veridir.


Puanla tercih yapmayın. Puanlar asla doğru sonucu vermez. Çünkü geçen sene puanlarımız 300 lük sistemdeydi. Diyelim ki, tıp Fakültesine 357 ile girilebiliyordu. Bu yıl  557 girer diyemezsiniz. Doğru orantı da yapamazsınız aralık açıldı.

 

CELİL VARDAR – Final Dergisi Dershanesi Tanıtım ve Rehberlik Koordinatörü


İş dünyasının talepleri değişti. Adaylar, uzun vadeli bakabilmeli. İş hayatı artık, işe alımlarda mezun olunan okulu öne almaktan vazgeçti.  Dört beş tane kriter isteniyor. Birincisi iletişim becerileri gelişmiş mi, ikincisi ekip çalışmasına yatkın mı, üçüncüsü kendini geliştirmeye açık mı ve dördüncüsü problem çözme becerisi var mı? Dolayısıyla bu özelliklere sahip insanlar,  hangi okuldan mezun olursa olsun hayatta çok başarılı işlerde çalışabileceklerdir.

Arkadaşlarımızın, meseleye uzun vadeli bakması gerekiyor. Ben buradan mezun olduğumda, nerelerde işe girerim diye düşünerek, üniversite kültürü ile yaklaşarak tercih yapmalarında yarar var.

Editör: HABER MERKEZİ