Son zamanlarda önemli bir nüfus büyüklüğüne sahip olmayan yerlerde ticaretin giderek sönükleşmeye başladığı ve esnafın geçinme imkânlarının azaldığı gözleme dayalı olarak söylenebilmektedir. Çayeli ilçesi bağlamında, şehirde ekonomik canlılığı artırmak ve ilçenin ekonomik pastasını büyütmek için neler yapılabilir?

         Çayeli, 25.000’i aşkın merkez ve 42.000 civarındaki toplam nüfusu ile Rize’nin en büyük ilçesidir.  Rize’nin toplam nüfusu olan 319.637’nin içinde %13 gibi bir paya sahiptir. Çayeli’nin doğusundaki Rize’ye bağlı ilçelerde yaklaşık 85.000 kişi yaşarken, batıdaki nüfus 190.000 civarındadır. Çayeli’nin ekonomik potansiyelini artırmak için bu nüfus büyüklüklerinin dikkate alınması ve hedeflenmesi gerekli olabilir.

         Bir şehrin çekim merkezi haline getirilebilmesi için, bir veya birkaç temayı öne çıkarması ve o temalar etrafında gelişmesi önerilen bir yaklaşımdır. Çayeli için gerekli ekonomik gelişmeyi sağlayacak temalar hangileri olabilir?

         Şu anda Çayeli için öngörülen marka tasarımı “kuru fasulyenin başkenti” sloganıyla şekillenmiş gibidir. Gerçekten de kuru fasulye İspir’de yetişir ama Çayeli’nde pişirilir. Bu konsept Çayeli için bir kazanımdır ve korunması gereken çok önemli bir özelliktir, ama yeterli değildir. Çünkü sadece lokanta ve yemek kültürünü kapsamaktadır. Hâlbuki lokanta kültürünü de kapsayan daha geniş bir perspektifin yakalanması gereklidir.

İkinci El Oto Pazarı

         Çayeli açısından değerlendirilmesi gereken bir başka özellik, ikinci el araba galerileri yönüyle önemli bir merkez olmasıdır. Doğu Karadeniz’in en büyük ikinci el oto pazarı durumunda olan ilçe, bu yönünü öne çıkaran bir tanıtım yapmaktan uzak durmaktadır. Çayeli’nin bu özelliğini bilen belli sayıda bölge insanı mevcuttur, ama bunun bölge çapında daha iyi tanıtılması ve herkesçe bilinir hale getirilmesi önemlidir.

         Araba galerileri bir araya gelerek bir reklâm bütçesi oluşturmalı ve Çayeli’ni ikinci el araba satışında marka haline getirecek bir kampanya yürütmelidirler. Yerel TV ve radyo kanallarında yayınlanacak tanıtım kuşaklarıyla, alıcının istediği arabayı Çayeli’nde bulabileceği biçiminde bir izlenim verilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır.

         Şu anda ikinci el araba satışlarının önemli bir kısmı internet üzerinden yapılmaktadır. Çayeli araba galerileri birleşerek, hepsini kapsayan bir internet sitesi oluşturmalıdırlar. Bu sitede aranan belli marka ve model arabalar hangi galeride mevcutsa onu alıcının karşısına çıkaran interaktif bir yaklaşım çok yararlı olabilir.

         İkinci el araba satışında, araçların kontrolden geçirilmiş olması ve ekspertiz raporu bulunması önemli bir satış avantajı sağlamaktadır. Büyük şirketler tarafından sağlanan ekspertiz hizmeti genelde aracın fiyatına yansıtılmakta ve önemli bir farklılık oluşturabilmektedir. Çayeli Sanayi Sitesi’ndeki oto tamir ustalarından nitelikli bir ekip kurularak, nispeten ucuz maliyetle ekspertiz hizmeti sağlanabilir ve bu sayede oto sanayicileri de bu işten yararlanmış olurlar. Ekspertiz raporu olan arabaların satışa sunulması, Çayeli için çok önemli bir ikinci el avantajı sağlamış olacaktır.

Çayeli’ne ikinci el araba bakmak ve almak üzere gelen müşterinin kuru fasulye yemesi ve esnaftan alışveriş yapması ilçeye sağlanacak dolaylı katkılardır.

Turizm Merkezi Çayeli

          Bizim Çayeli için önerdiğimiz temalardan bir başkası turizmdir. Turizmin gelişebilmesi için; doğal güzellikler, tarihi eserler, oteller, lokantalar, müzeler vb birbirini tamamlayacak şekilde organize edilmelidirler. Ağaran Şelalesi ve Kupsa Tepesi, Çayeli’nin henüz ekonomik değer haline getirilmemiş doğal değerleridir.

         Uluslar arası Çayeli Turizm Sempozyumu’na Gürcistan adına katılan temsilci, Batum’da otel inşa etmek isteyenlere ücretsiz yer tahsis edildiğini ve altyapının devlet tarafından yapıldığını söyledi. Tek şartlarının yatırımın bir yıl içinde tamamlanması olduğunu da ilave etti.

         Çayeli’nde turizm merkezi ilan edilmiş olan Kupsa Tepesi’nde en az 4 yıldızlı otel yapacaklara ücretsiz yer verilmesi için neler gerekiyor acaba? Yasal mevzuat ve burasının statüsü buna müsait midir? Bu konu incelenmelidir.

         Turizm için gerekli olan şey yatak kapasitesinin artırılmasıdır. Bunun için Çayeli’nde yeni otel ve konaklama tesisleri yapılması teşvik edilmelidir. Ağaran Şelalesi’nin çevre düzenlemesi yapılmalı, yolunun düzgün olmayan 3 km’lik kısmı genişletilmeli ve düzeltilmelidir. Bu amaçla iki adet proje hazırladığımızı, Kaymakamımız Mehmet Yıldız ve Belediye Başkanımız Rıza Çakır’ın desteğiyle ve Çayeli İlçesi Köylere Hizmet Götürme Birliği kanalıyla, birinin Tanıtma Fonu’na diğerinin de Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı’na gönderildiğini ifade etmek isterim. Hemşerimiz Devlet Bakanı Hayati Yazıcı’ya bağlı Tanıtma Fonu’ndan, bu dönem Ağaran Şelalesi için çevre düzenlemesi desteği alınabileceğini umuyoruz.

Farklı Bir AVM Konsepti

         Çayeli’nin kendi nüfusu yeterli olmadığından, doğusundaki 85.000 ve batısındaki 190.000 kişilik nüfusu çekebilecek bir yaklaşımın geliştirilmesi uygun olacaktır. Turizmle il dışından insanlar çekilirken, başka faaliyetlerle Rize ve Çayeli dışındaki ilçelerin nüfusu çekilemez mi?

         Hemen belirtmek gerekir ki, son dönemin en önemli ticari cazibe kaynakları alışveriş merkezleridir.        Alışveriş merkezleri (AVM), son dönemde ülke ekonomisinde önemli bir paya sahip olmaya başladığı gibi, sayı olarak da giderek genişleme göstermektedirler. Şu anda Trabzon’dan Hopa’ya kadar herhangi bir AVM kurulmuş olmaması, bu coğrafyanın orta yerinde bulunan Çayeli’nin şansını artırabilir?

         Hemen belirtmek gerekir ki, AVM’ler küçük esnafı genelde olumsuz etkilemekte olduğundan, şehir merkezlerinde değil, dış yol bağlantılarına yakın ve şehir dışında kurulmaktadırlar. Rize Atatürk Stadyumu’nun yerini AVM ve otel yapmak üzere alan şirket, Yeni Rize Stadyumu inşa edilip hizmete sunulduğu halde, eski stadın yerine inşaata başlamamıştır. Bunun nedeni, buranın yol bağlantı ağına yakın olmamasıdır. Bu şirket tarafından, Rize Emniyet Müdürlüğü’nün ve yakınındaki Tevfik İleri Endüstri Meslek Lisesi’nin yerinin istendiği uzun süredir bilinmektedir.

         Her ne suretle olursa olsun Rize AVM açmada gecikmiştir ve bu gecikme Rize ekonomisinin aleyhine olmaktadır. Çünkü belli bir müşteri grubu Trabzon’a gitmektedir. Bu arada, Trabzon’da inşa edilen Cevahir AVM’nin yeterli dükkân kiracısı bulamadığı için açılamadığı da söylenmektedir. Bu bilgi doğruysa, Rize’deki AVM hareketi bundan da etkilenmiş olabilir.

         Şu anda bir şekilde ortada boşluk bulunduğu doğru olduğuna göre, Çayeli bu boşluğu doldurarak, etrafındaki nüfusu ilçeye çekebilir mi? Bunun mümkün olabileceği kanaatindeyiz. Ancak, merkeze uzak ve yol bağlantılarına yakın da olsa, ilçe esnafının bundan etkileneceği de açıktır. Bu nedenle, AVM’nin ilçe tüccar ve esnafıyla işbirliği halinde inşa edilmesi gereklidir.

         Esnaf ve tüccar arasından AVM’ye ortak olmak isteyenler olabileceği gibi, tek başına veya birleşerek AVM içinde dükkân açmak isteyenler de bulunabilecektir. Bütün bu tür taleplerin önceden alınması ve azami oranda karşılanması için iyi bir ön çalışma yapılması gereklidir. Yapılacak ön hazırlıklarla Çayeli esnafının olumsuz etkilenmesi asgariye indirildikten sonra, büyük sermaye sahibi hemşerilerimizin oluşturacağı bir şirket kurularak AVM için harekete geçilmesi gereklidir.

         AVM büyüklükleri, etraftaki müşteri potansiyeline göre hesaplanmaktadır. Buna göre, Rize bölgesinde kurulacak bir AVM’nin küçük çaplı olması gerekmektedir. Bu ise kiralanacak dükkân alanının 20.000 m2’nin altında olması anlamına gelir. Daha küçük bir örnek olarak, Zonguldak Ereğli’de kurulan Ereylin AVM 26.000 m2 toplam kapalı alanı 12.000 m2 kiralanabilir alanıyla 5 katta 50 mağaza olmak üzere mütevazı bir alışveriş merkezine örnektir.

         AVM’lerde ziyaretçiyi çekecek bir ana mağaza (anchor) bulunuyor ve diğer dükkânlar onun etrafında yer alıyorlar. Trabzon Forum’da Migros ve Koçtaş, Ereylin’de Tansaş bu işlevi görmektedir. Genelde yerli bir hipermarket bu işlevi görmek üzere AVM’nin genişçe bir alanına kurulmaktadır.

         Hemen belirtmek gerekir ki, dışarıdan müşteri getirmesi ve ilçe esnafını dükkân açmada öncelik ve imkân vermek suretiyle güçlendirecek bir tarzda açılması halinde, AVM’nin ilçeye çok faydası olacaktır. Kuruluş yeri olarak nüfus büyüklüğünün fazla olduğu Rize tarafının seçilmesi, Kaptanpaşa yol ayrımı ile Büyükköy yol ayrımı civarında bir yerde olması uygun olacaktır.

         Sonuç olarak; kuru fasulyenin başkenti, ikinci el araba pazarı, turizm merkezi ve AVM sahibi olmak, birbirini olumsuz etkileyen özellikler değildir. Tam tersine, ilçeye bu özelliklerden biri için gelen bir diğerinden de yararlanmayı düşünecektir. Bu sebeple, Çayeli için bu dört konsepti birlikte düşünmek gerekir. Çayeli, zaman geçirmeden kendi değerlerini öne çıkarmayı sağlayabilirse, Doğu Karadeniz’deki en önemli ilgi ve çekim merkezi olmayı başarabilir. Böyle olunca, ekonomik potansiyeli küçük nüfusuyla sınırlı bir ilçe olmaktan çıkar, ilk etapta 300.000 kişilik bir nüfusa hitap eder bir noktaya gelebilir. Bir sonraki aşamada ise, diğer Doğu Karadeniz illerinin nüfus potansiyelleri ile Sarp Sınır Kapısı’ndan, Trabzon havaalanından ve başka yönlerden gelecek yabancı turistleri de ağırlayabilir hale gelecektir. Stratejik bir bakış açısıyla hareket eden, Çayeli, gelişmek üzere önemli başarılar kazanmaya adaydır. Yeter ki küçük düşünülmesin, gereksiz kişiselleştirmelerle zaman kaybedilmesin.