İnsan oğu doğuşu ile başlayan hayata ilk adımını attığında ağlayarak hayata başlar, ağlamazsa da doğumu yaptıran ebe tarafından kıçına vurularak ağlatılır, ancak bebeğin doğumunu duyan aile ise mutluluğundan güler ve eğlence düzenler, çeşitli etkinlikler yaparak yeni dünya”ya gelen bebeğinin mutluluğunu yaşar.

   Bebeğin Dünya”ya gelmesi ile birlikte sorunları da ortaya çıkmaya başlar, geceleri uykusuz kalmak, hastalığında bebek ile birlikte hasta olmak, sabahlara kadar başında beklemek, okul hayatına geçişi ile başlayan eğitim süreci ve bebeğin çocukluğa geçişi ile başlayan sorunları ile aile yükünü artırmaya başlar.

   Gençliğe geçişi ile başlayan diğer sorunlar ailenin sırtında yük olmaya devam eder, aile hep ACABA ? sorusu ile karşılaşır, Acaba ... Arkadaş çevresi nasil, acaba , kimlerle takılıyor, kötü yola düşermi endişesi her zaman içimizde olur. Tabii unuttuğumuz bir şey var.... en önemlisi yaşadığımız ülkenin İslam ülkesi olması nedeniyle Acaba .. çocuğumuza din eğitimini verebildik mi ?, çocuğumuzu ne kadar ahlaklı ve ne kadar büyüğüne atalarına, geleneklerine veya kültürene ne kadar bağlılığını sağladık. Tabii bunarın hepsi bize hayal gibi gelir, ancak Bebekken sevindiğimiz, uğruna göbek attığımız bebeğimiz, artık genç kız veya delikanlı, sorumluluk arttıkça ACABA lar da artmaya başladı.

  Eğitim, ardından vatanı görev ve ardından evlilik ve ayrı yaşamak, insan ömrü süresince yaşayacağı tatlı veya acı hikayeler ile bir ömrü dolduracak, bazen kısa bazen uzun olan hayatta , kimsenin kalbını kırmadan , insanlara hoş görülü davranıp, Allah nezninde iyi kul olarak görülmek her şeyin üstünde.

   Ağlarken gülmek,, neden bu kelime;  Doğarken ağlayan bebek ve yakınlarının sevinci ile dunya”ya gelmesi , ölürken gülenlerin yerine ağlayanlar olması hiç mi hiç önemli değil, önemli olan insan ölürken imanen, kalben Allah katında ölen insanın gülmesi önemli değilmi ?...