Rize Ziraat Odası Nevzat Paliç, ilçe oda başkanlarıyla birlikte düzenlediği basın toplantısında bazı basın yayın organlarında yer alan “Ziraat Odası çiftçilerin sorunları ile ilgilenmiyor ve gübre fiyatı ile yaş çay fiyatına sessiz kaldı” şeklindeki haberleri yalanladı. Paliç, basın yayın organlarına yazılı olarak gönderdikleri açıklamaları kendi organlarında yayınlamayanların bu şekilde haberler yaparak odayı itibarsızlaştırmaya çalıştıklarını söyledi.

Paliç, yaptığı açıklamada, oda seçimlerinde iki kez seçime girip yüzde 50 oy farkıyla seçimi kaybeden Temel Ali uzun’un da kamuoyunu yanlış bilgilerle yönlendirmeye çalıştığını belirterek, “Son günlerde Odalarımıza yönelik aslı astarı olmayan çiftçilerimizin sorunları ile ilgilenmediğimizi, çiftçilerimizin lehine hiçbir faaliyette bulunmadığımızı itham ederek, Ziraat Odası Başkanlıklarına aday olup kaybeden, bu hırsla Kamu kurumu niteliğinde Anayasa gereği ve kanunla kurulmuş olan odalarımızı sosyal medya, yazılı basında, çiftçi nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışılmaktadır.” dedi.

Gübre fiyatının aşırı şekilde artmasına yönelik epkilerini her platformda dile getirdiklerini ve bunu Rize basınıyla paylaştıklarını ifade ederek bunun için çözüm arayışlarında bulunduklarını kaydeden Paliç, “İddia edildiği gibi gübre fiyatları ve yaş çay fiyatı konusunda sessiz kalmadık her platformda, Rize yöneticilerin yaptığı toplantılarda siyasi vekiller nezdinde gübre fiyatlarının pahalılığını ve yaş çay fiyatın yetersiz olduğunu sürekli ifade ettik. Bu konularda yasa çıkarıcı değiliz talep eden ve taleplerinin arkasında duran takipçisi olan kurumuz. Bizler her ne kadar Ziraat Odası yönetici konumunda olsak da başta çay üreticisiyiz. Ayrıca kelebek konusunda çare olabilecek ilgili her mercie müracaatımız vardır sonuçlanması konusunda da ısrarcı tavrımız sürdürmekteyiz. Devam etmekte olan zararlı kelebekle mücadele projesi içerisinde yer almaktayız. Şunun iyice anlaşılmasını isteriz ki; Ziraat Odası kanun koyucu değildir. Piyasayı ve kurumları bağlayıcı karar merkezide değildir. Üreticiyi zora sokan uygulamaların karşısında duran, sorunlarını dile getiren, olması gereken şeyleri ilgili kurumlar nezdinde ve kamuoyunda savunup dile getiren bir meslek kuruluşudur. Görevimizin bilinci içerisinde çalışmalarımızı sürdürdük ve sürdürmeye devam edeceğiz. Odalarımızın yönetimi için aday olup kazanamayan ve kaybetme hırsını odalarımızı yıpratma adına beyanatlar vererek çıkarmaya çalışanların çabaları boşunadır.” şeklinde konuştu.

rize-ziraat-odasi-basin-toplantisi-001.jpg

Ziraat Odalarının devre dışı bırakılması halinde Çaykur’un özelleştirilmesinin çok daha kolaylaşacağını kaydeden Paliç, “Amacın ne olduğunu biz gayet iyi biliyoruz. Ziraat Odaları devre dışında bırakılırsa üreticinin tek güvencesi olan Çaykur’un özelleştirilmesi çok daha kolaylaşır. Bu gerçekleşince de Rize’de üreticinin tek geçim kaynağı çay, tamamen özel sektörün hâkimiyetine bırakılır, yabancı sermayenin ağırlığı da artar. Belli bir zaman sonra ülkemizdeki çay sektörü tamamen yabancı sermayenin kontrolüne geçer. Ülkemiz, Sri Lanka, Kenya gibi çayı üretir ama işlenmesini, ambalajlanmasını, pazarlamasını İngiliz şirketleri yapar. Aslında bir gram çay üretmeyen İngiltere, şirketlerinin oluşturdukları çay plantasyonlarıyla, Sri Lankalı, Kenyalı çay üreticisini karın tokluğuna çalıştırmakta, milyarlarca dolar kar elde etmektedir. Rize Ziraat Odaları, binlerce çiftçimize eğitim vermektedir. Başta çay olmak üzere yetiştiricilik, hastalık ve zararlılarla mücadele konusunda çiftçimizi bilinçlendirmek için eğitim materyalleri dağıtmaktadır. İlimizde, ek ürün olan kivi yetiştiriciliği ve organik tarım konusunda ciddi çalışmalar da yaptık. Projeler yürüttük.” dedi.

Paliç, Rize Ziraat Odasının ÇAYKUR’a ait yaş çay alımyerlerini yenilemek için alımyerlerine 500 Bin liralık destekte bulunduğunu ve önümüzdeki 4 yıl boyunca aynı desteğin verileceğini belirterek, “Rize Ziraat Odamız, Çaykur’un yaş çay alımyerlerini yenilemek için 500 bin liralık ‘Çiftçiden Aldığımızı Çiftçiye Ödemek’ sloganlı proje yürütmüş, üstelik bu proje için devletten de bir kuruş destek almamıştır. Yeniden dört yıl daha alımyeri projesi uzatılmıştır. Ayrıca odalarımız kendi çapında; laboratuvar hizmetleri, tarım danışmanlık hizmetleri, çayı ilgilendiren bir çok malzemenin uygun fiyatta satışı yapılmaktadır. Bütün bunlar bir yana, Rize’deki üreticilerimizin en önemli geçim kaynağı çay, çayın da güvencesi Çaykur’dur. Rize Ziraat Odalarının en önemli görevinden biri de, bizce devletin sahip olduğu Çaykur’un yaşatılmasıdır. Çayın tamamen özel sektörün insafına terk edilmemesidir. Çayda yabancı sermayenin hâkim olmasına fırsat verilmemesidir. Ayrıca çayla ilgili çiftçi aleyhine bir düzenleme çıkarılmamasıdır. Bütün bunları her platformda dile getirdik. Bugüne kadar çiftçimiz aleyhine olabilecek girişimleri engelledik. Çaykur’a bir halel gelmesini önledik. Bundan sonra da Ziraat Odaları var oldukça hiç kimse çiftçimizin aleyhine bir faaliyet içinde olamayacaktır.” diye konuştu.

 

 

 

Editör: HABER MERKEZİ