TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Yönetim Kurulu ÇAYKUR yetki süreci ile ilgili olarak basına ve kamuoyuna aşağıdaki açıklamayı yaptı.

 

 Tek Gıda İş Sendikasından yapılan yazılı açıklama aynen şöyle “Suç duyurusunda bulunuyoruz. Dün bu ülkede bir cinayet işlendi. Maktul: HUKUK.

   Açıklama da”Asli manevi fail, yani azmettiren: Öz Gıda-İş.  Asli maddi failler yani katiller: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Kamu İşletmeleri İşverenleri Sendikası(KAMU-İŞ) ve yine Öz Gıda-İş. Suç ortakları: Çalışma Genel Müdürlüğü ve Genel Müdürlük yetkili bürokratları.

ÇAYKUR’da, kanuna aykırı bir şekilde Öz Gıda-İş lehine yapılan yeni  yetki tespitine TEKGIDA-İŞ olarak süresi içinde ve usulüne uygun şekilde itiraz ettik.Bunu Bakanlığa bildirdik.

Ayrıca bir kez daha yazıyla talep ettik: “6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 43/5. Maddesi açık, “itiraz, kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur” diyor, işlemleri durdur” dedik. Keza, KAMU-İŞ’e yazıyla başvurduk ve son durumu anlattık.

Dinlemediler. Duymadılar. Görmediler. İstemediler.  Anayasa, Kanun, kural, ahlak ve vicdanı rafa kaldırdılar.

Bakanlık gerekli talimatı vermedi. KAMU-İŞ, “Kanun açık, yetkiniz geçerli değil” demedi. Öz Gıda-İş’le oturup yangından mal kaçırır gibi Toplu İş Sözleşmesi imzaladılar. Yeni bir hükümsüz sözleşmeye daha imza attılar.

Kısacası, “biz yaptık oldu, siz de gidin mahkemede sürünün” dediler.

Soruyoruz şimdi; Başbakan’a, Bakan’a, TBMM Başkanı’na, muhalefet partilerine, hukukçulara, emek örgütlerine. Hepsine soruyoruz:

Devletin en yetkili makamları Kanun’u uygulamayacaksa, biz hakkımızı, hukukumuzu, adaleti nerde arayacağız? Kumda mı? Yoksa, en az 3 yıl süren, sona erdiğinde de “adaletin kuş olup uçtuğu” davalarda mı? Şunu bilin ki; artık bu haksızlıklardan bıktık, usandık. Kendinizden olmayana yaşam hakkı tanımayan bu tavrınızın yarattığı tahribat umurunuzda olmayabilir. Ama tehlikeli sulara yelken açıyorsunuz.

Herkesin kendi adaletini yarattığı bir toplumsal düzense istediğiniz, inanın ki bu işten ne huzur, ne barış, ne de istikrar çıkar.

Ama dua edin ki, biz hala demokrasiye, hukuka ve adalete inanıyoruz. Sanmayın ki size duyduğumuz saygıdan ve korkumuzdan. Bu topluma karşı hissettiğimiz sınırsız sevgiden. Ama sabrın da bir sınırı olduğunu sakın aklınızdan çıkarmayın.

Sözümüzün başına geri dönersek; Evet, bu ülkede bir hukuk cinayeti işlendi. Katiller ortada. Tüm suç ortakları üstelik de “ marifet yapmış gibi, böbürlenerek” dolaşıyorlar. Bir bilen varsa çıkıp lütfen bize yol göstersin. Biz şimdi ne yapalım?

                       

Editör: HABER MERKEZİ