Gaz sorununa yardımcıdır: Bağırsaklarınız ağrıyor, midenizde huzursuz eden yoğun gazınız varsa, bir bardak ılık ballı su içmek gaz sorununuza yardımcı olacaktır. Bal gazı etkisiz hale getirir. Sürekli geğirme probleminiz varsa bal midede gaza sebebiyet veren mikroorganizmaları yok ederek rahatlamanızı sağlayacaktır.

Kilolarınızı eritir: Ballı su içmek kilo vermenize yardım eder. Balın içindeki şeker, sağlıklı kalori kaynağı olan doğal şekerdir. Şekerli meşrubatlara karşı duyduğunuz istekle savaşmada önemlidir. Gazoz gibi şekerli içecekler boş kaloriyle doludur. Bunları azaltarak ve ballı suyu tercih ederek kalori alımınızı da azaltırsınız ve kilo verirsiniz.

Düzenli olarak ballı su için: Sabahları ballı ılık bir bardak su içmek sindirim sisteminizi iyileştirmeye yardım eder. Balın antiseptik etkisi midenizdeki asitlik derecesini hafifletir. Kalın bağırsağınızın susuz kalmasını önler ve kabızlık sorunu yaşamazsınız.

Bağışıklık sistemini destekler: Bal şaşırtıcı bir bakteri öldürme özelliğine sahiptir. Sade olarak tüketecekseniz organik olmalı. Çünkü bu bal bakterilere karşı faydalı olan enzimlerle doludur. Balın içindeki antioksidanlar ise kötü olan serbest radikallerle savaşır.

Alerjileri azaltır: Çiğ ve bölgenizin balını kullanmak bölgenizin polenlerine karşı vücudunuzu alıştırmaya yardımcı olur. Ayrıca çevresel alerjilere olan hassasiyetinizi azaltmaya yardımcıdır.

Enerji verir: Enerjinizi artırmak için kahve yerine ılık ballı suyu tercih edin. Vücudunuz çok az susuz kalsa bile kendinizi uyuşuk, tembel ve halsiz hissedersiniz. Bunu önlemek için kahve yerine suyun içine biraz bal ekleyip için. Çünkü kahve idrar söktürücüdür ve vücudunuzun susuzluk çekmesine yol açar.

Boğaz ağrısını hafifletir ve öksürüğü keser: Ballı sıcak su boğazdaki ağrıyı ve tahrişi azaltmaya yardımcıdır. Ilık su boğazınızı yumuşatırken bal da boğazınızın ince bir tabakayla örtülmesini sağlar. Bu yumuşatıcı etki öksürüğü de azaltmaya yardım eder.

Vücudunuzun toksinlerden arındırır: Ballı su vücudunuzun toksinlerden arınmasına yardım eder. Düzenli olarak içtiğinizde hastalığa yol açan toksinlerden kurtulursunuz. Bu karışıma limon eklerseniz yararını artırırsınız. Böylece toksinleri vücudunuzdan daha sık atarsınız ve idrar yollarınız sağlıklı kalır.

Sağlığınızı korur: Ballı ılık su içmek sadece hidrasyonu artırmaz, aynı zamanda vücuduzdaki iyi kolesterol seviyesini artırmaya ve kardiyovasküler gerilimi azaltmaya yardım ediyor.

PATATES SUYU

patates-suyu.jpg

Patates Suyu ile midenizi onarın, yemek borusuna gelen mide asidini pasif hale getirin...

Patates suyu sindirim sistemimizin doğru çalışması ve onarılmasında büyük bir yarar sağlar. Midemizde oluşan asitlenmeyi azaltır ve ülser oluşumunu hafifletir. Eğer amacınız ülseri azaltmak ise kırmızı patates suyu kullanmanızı tavsiye edebiliriz. Kırmızı patatesleri güzelce yıkayıp kuruladıktan sonra doğranıp suyu çıkarılmalıdır. Elde edilen su ülsere süper fayda sağlamaktadır. Ancak dikkat etmeniz gereken nokta ise; ham patates ve siyah noktalı patates kullanmamanız’dır. Bunlar genelde zehirli maddeler içermektedir. Patates ile birlikte havuç suyu ile karışım yaparsanız eğer midede oluşan yanma hissi ve gastrit gibi zararlı şeyleri engelleyebilirsiniz. Patatesin yararları bunlarla birlikte bitmiyor tabi. Eğer romatizmal eklem ağrıları çekiyorsanız eğer patates suyu buna da iyi gelecektir. Romatizma, bel ağrısı gibi hastalıklara çok iyi geldiği bulunmuştur. Bununla birlikte eklem iltihabı gibi ağrılarınız varsa eğer patates kabuğu ile çay yaparak bunu içtiğinizde bu ağrılar etkili bir şekilde giderilmesi mümkün olur. Eğer sürekli olarak başınız ağrıyor yani migren ağrısı çekiyorsanız patates suyu çok faydalı olacaktır. Aynı şekilde patates suyu kabızlık için de baya faydalar sağlamıştır.

Patates suyunun yararları çok olduğunu yazımın başında söylemiştim. Eğer karaciğer sorunu çekiyorsanız, 150 gram kadar patates suyunu sabah kahvaltılardan yarım saat önce içerseniz çok güçlü karaciğer temizliği yaptığı bulunmuştur. Bilimsel araştırmaların yanı sıra denemiş bazı hastalar patates suyunun egzama, cilt lekeleri, kuru ve kaşıntılı deri gibi sorunlarının düzelmesine yardımcı olduğunu dile getirmiştir.

Patates suyu çiğ olarak içildiğinde çok güzel bir tadı olmadığı için, taze limon suyu ve balla karıştırılıp içildiğinde daha güzel bir tad verdiği bilinir. Hatta sadece balla karıştırılmış çiğ patates suyunu içmek, gıda zehirlenmelerine karşı iyi olduğu ve vücuttaki ürik asit fazlasını dışarı atmamızda yardımcı olduğu araştırmalarca kanıtlanmıştır. Eğer bunlar sizi tatmin etmiş ve ben denemek istiyorum bu tedaviyi derseniz eğer şöyle bir yol izlemeniz gerekmektedir.

İki hafta boyunca, sabah ve akşam yemeklerinden yarım saat önce 150 gram kadar taze sıkılmış patates suyu içmeniz tasiye edilir. Daha sonra geçen iki hafta sonunda bir hafta kadar ara verilir ve yine iki haftalık tedavi uygulanır. Tedavi sırasında hafif gıdalar tüketilirse eğer başarı oranı daha yüksek olacaktır.

REZENE

rezene_945280356.jpg

Midenizde biriken gazı çıkarmakta zorlanıyorsanız, gazı en kısa sürede çözerek vücudunuzdan uzaklaştırma yeteneğine sahip Rezene çayı ile midenizi rahatlatın.

Rezene çayı genel olarak hazımsızlık, mide ağrısı, gaz ve sindirime bağlı diğer problemler için içilebilir. Ancak rezene çayının, diğer bitki çaylarında olduğu gibi, fazla tüketiminin bazı yan etkileri olabileceğini unutmayın. Örneğin doğum kontrol hapı kullananların, östrojen takviyesi alanların rezene ürünleri kullanması, bu ilaçların vücut tarafından emilimini olumsuz yönde etkilediği için önerilmemektedir.

Herhangi bir rahatsızlık nedeniyle düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız, rezene çayı içmeye başlamadan önce doktorunuza danışmanızı öneririz.

ancılarını hafifletmek için kullanılabilir. Ayrıca adet öncesi sendromu belirtilerinden olan gerginliği almak için günde 1-2 bardak rezene çayı içebilirsiniz.

REZENENİN FAYDALARI

Şiş Gözler: Rezene gözlerdeki şişliği almak için birebirdir. Rezene çayını demledikten sonra süzün ve ılıyana kadar bekletin. Daha sonra pamukla veya temiz bir havluyla alıp gözlerinizin üzerine yerleştirin. 15-20 dakika bekletmeniz şişliğin inmesi için yeterli olacaktır.

Anne Sütü: Rezene çayının anne sütünü arttırdığı konusunda bir bilimsel araştırma bulunmuyor ancak farklı toplumlarda geleneksel olarak emziren anneler tarafından kullanılmaktadır.

Mide Krampları: Rezene çayını adet kramplarında olduğu gibi sindirimle ilgili mide krampları içinde kullanabilirsiniz. Rezene çayı mide krampları dışında gaz, hazımsızlık ve ishale karşı içilebilir.

Enfeksiyon: Potasyum, kalsiyum ve diğer mineraller bakımından zengin olan rezene ateşi düşürmek ve enfeksiyonlara karşı vücudun direncini arttırmak için kullanılabilir.

Kolik: Bebeklerde ve çocuklarda kolik tedavisi için yaygın olarak kullanılan rezene çayı kolik belirtilerini azaltarak bebeğin rahatlamasına yardımcı olur. Bebeğiniz için hazırlayacağınız rezene çayı için 1 çay kaşığının 1/3’ü kadar rezeneyi kaynatmanız yeterli olacaktır. Çay iyice soğuduktan sonra içirebilirsiniz.

REZENE NASIL KULLANILMALI?

Kullanım konusunda kolaylık sunması açısından poşet çay kullanımını tavsiye eden Prof. Sezik, 'Çünkü, poşet çaylarda, bir poşette genellikle 1.5-2 gram materyal bulunur. Bilinen firmaların poşet çaylarını kullandığınızda, hem bu problemi çözmüş hem de kalitesi bilinen bir ürün kullanmış olursunuz.' diye konuştu.

Rezenenin kullanımının yanı sıra tüketim miktarları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Sezik , 'Alman Bitki Komisyonu ve İngiliz Bitki Kompendiyumu rezenenin günde şu miktarlarda kullanılmasını tavsiye ediyor: 0–1 yaş arasında 1-2 gram, 1–4 yaş 1.5–3 gram, 4–10 yaş 3-5 gram, 10–16 yaş ve üzeri 5–7 gram. Kullanmadan önce meyvelerin ezilmesi gerekiyor. Bu sayede taşıdığı uçucu yağ ve diğer maddeler suda çözünebiliyor ve istenen etki meydana geliyor. Parçalanmamışsa etkili maddelerin suya geçmesi zorlaşıyor.' ifadesini kullandı.

Prof. Sezik, bebekler için rezene çayı hazırlamanın ipuçları hakkında ise şunları söyledi: '1 poşet rezene çayı bir kupaya konur, üzerine tam kaynamamış (80º C) su ilâve edilir, 5 dakika kadar beklenir, poşet çıkarılır, çayın oda ısısına gelmesi beklenir. Bebeğe bir defada en çok 6-7 çay kaşığı dikkatle içirilir. Günde 3-4 defa verilebilir.Her gün taze hazırlanmalıdır.'

Rezenenin nane, papatya ile olan karışımları da poşet çaylar halinde piyasada bulunuyor. Gaz, hazımsızlık ve benzeri sindirim sistemi rahatsızlıklarında bu çaylar da rahatlıkla kullanılabiliyor.

KANSER ÖNLEYİCİ BROKOLİ

brokoli_2.jpg

İBRAHİM SARAÇOĞLU

Değerli okuyucu, brokoli üzerinde en fazla ve en uzun araştırma yapmış olduğum sebzelerden bir tanesidir. Brokoli memleketimizde son on yıldan beri tanınmaya başlamıştır. Halbuki, Bizans döneminde Anadolu’da ve Akdeniz Bölgesi’nde özellikle yetiştirilmiş bir sebzedir. Brokoli, karnabaharın yeşiline benzeyen bir sebzedir. Brokoli gerçek bir C vitamini deposudur. Orta büyüklükteki brokoli günlük C vitamini ihtiyacımızın tam iki katını karşılar. Brokolinin lifli yapısı ve içerdiği beta karoten sağlıklı bir bağırsak florası için vazgeçilmez birer takviyedir. Aynı büyüklükteki brokoli günlük A vitamini ihtiyacımızın yüzde 15’ini karşılar. Burada okuyucuya hatırlatmakta fayda görüyorum, besinlerdeki A vitaminini, A vitamini olarak değil beta karoten olarak alırız. 
Besinlerde bulunan beta karoten A vitamininin ön basamağıdır. Beta karoten vücudumuza alındıktan sonra yine vücudumuz tarafından A vitaminine dönüştürülür. Gerek beta karoten gerekse de C vitamini güçlü birer antioksidandırlar. Brokoli çok çeşitli etkin maddeler içeren bir sebzedir. Kadınlarda meme, erkeklerde prostat kanserine karşı koruyucu  ve önleyici gücü olan bu etkin madde sulforafen’dir.  Brokoli quercetin adı verilen doğal antibiyotik içermektedir.

Erkekler için

Brokoli prostatit şikâyetlerine karşı mükemmel bir yardımcıdır. İyi huylu prostat büyümesi (benign prostate hypertrophy) 40-45 yaşından sonra erkeklerin yüzde 43’ünde, 50-55 yaşlarında yüzde 50’sinde ve 60 yaşlarından sonra da yüzde 55‘inde görülen bir rahatsızlıktır. Genel olarak başlangıç şikâyetleri geceleri sık idrara kalkma, idrar yaparken zorlanma ve çatallanma, idrar kesesini tam boşaltamama (miksiyon) şeklinde olmaktadır. Daha ileri safhalarda ise idrar yaparken yanma, idrar tutmada zorlanma ve cinsel isteksizlik de baş gösterebilmektedir. Brokoli kürü hem prostatit hem de iyi huylu prostat büyümesi şikâyetlerinde mükemmel bir yardımcıdır. Genel bir kural olmasa da  bazı erkeklerde orta yaştan itibaren östrojen hormonu yükselmeye başlar.  Bunun nedeni, östrojen hormonu metabolizmasının yavaş çalışmaya başlamasıdır. Yani, östrojen hormonunun vücudumuzdaki yok edilme hızı (yıkımı) yavaşlamaktadır. Sonuç olarak, östrojen hormonu seviyesi yükselmeye başlar. Östrojen hormonunun yükselmesi erkeklerde cinsel isteksizliğe de neden olmaktadır. İşte, brokolide bulunan üç tane etkin madde, (bunlardan bir tanesi di-indol-methan) östrojen hormon metabolizmasını hızlandırarak, bu hormonu normal seviyesine indirebilmektedir.

Kadınlar için

Brokolinin, her iki kadından bir tanesinin göğüslerinde oluşan fibrokistleri ortadan kaldırmadaki gücünü brokoliyi ilk araştırmaya başladığım yıllarda henüz bilmiyordum. Aradan geçen onbeş yıldan sonra tekrar brokoliyi incelemeye başladığımda, brokolinin kadınların memelerinde oluşan fibrokistleri (solid kitle değil) ortadan kaldırmadaki gücünü gördüğümde heyecanımı unutamam. Bu satırları yazarken aynı heyecanı tekrar yaşadığımı belirtmek isterim. Fibrokistlere bağlı olarak adet öncesi ve adet döneminde göğüslerde oluşan ağrıların da ortadan kalktığını hayretle gözlemleyebileceksiniz.
Osteoporoz şikâyeti olanların imdadına yetişir. Çünkü, o bir kalsiyum bombasıdır. Bir bardak sütten alacağınız kalsiyumun kat kat fazlasını bir porsiyon brokoli tüketerek alabilirsiniz. Sütün içerdiği kolesterolden de olumsuz etkilenmemiş olursunuz. Brokolinin kendine özgü olan lifli yapısı, bağırsak florasını düzenlemede ve kabızlığa karşı önleyicidir.

Kür 1: Prostatit ve iyi huylu prostat büyümesine karşı

Yaklaşık, yarım litre kaynamakta olan suyun içine 200-250 gram brokoliyi atınız. Hafif ateşte en fazla beş dakika haşlayınız. Ilıdıktan sonra süzüp ayırınız. Üçte birini sabah, üçte birini öğlen ve son kalan üçte birini de akşam aç karnına içiniz. Haşlanmış brokoli parçalarını tüketmek zorunda değilsiniz. Mühim olan haşlama suyunu tüketmektir. Her yedi günlük uygulamanın sonunda üç gün ara veriniz. Sabah erken işe gitmek durumundaysanız, sabah ve akşam içeceğiniz haşlanmış brokoli suyunu akşam hazırlayıp  içiniz. Geri kalan yarısını da sabah içimi için buzdolabında koruma altına alabilirsiniz.

Kür 2: Kadınların memelerinde oluşan fibrokistlere karşı

Yaklaşık, yarım litre kaynamakta olan suyun içine 200-250 gram brokoliyi atınız. Hafif ateşte en fazla beş dakika haşlayınız. Ilıdıktan sonra süzüp ayırınız. Üçte birini sabah, üçte birini öğlen ve son kalan üçte birini de akşam aç karnına içiniz. Haşlanmış brokoli parçalarını tüketmek zorunda değilsiniz. Mühim olan haşlama suyunu tüketmektir. Ara vermeden toplam uygulama zamanı yirmi bir gün olacaktır. Sabah erken işe gitmek durumun-daysanız, sabah ve akşam içeceğiniz haşlanmış brokoli suyunu akşam hazırlayınız. Geri kalan yarısını sabah içimi için buzdolabında koruma altına alabilirsiniz. Yirmi bir gün tamamlandıktan sonra üç gün ara verip ikinci yirmi bir günlük kür uygulanır ve kür sonlandırılmış olur.

SORU - CEVAP

Soru: Sayın hocam, yıllardır geniz akıntısı şikâyetinden mustaribim. Bana bir öneride bulunabilir misiniz?
Cevap:  Bunun için adaçayı kürünü öneririm. Yaklaşık bir su bardağı suda bir poşet adaçayı veya bir tatlı kaşığı taze adaçayı on dakika demlenir. Günde 2-3 defa gargarası yapılır. Özellikle akşam yatağa ve sabah evden çıkarken mutlaka bir-iki kez gargarası yapılmalıdır. Ayrıca, beraberinde bir ay boyunca her gün bir çay bardağı adaçayı içilir. Demleme süresi tamamlandıktan sonra bitkiyi suyunun içinde bekletmeyiniz mutlaka süzüp ayırınız. Gargara için hazırlanan bir bardak adaçayı 48 saat bozulmadan bekleyebilir.

Midenizde yara açan (Ülser) bakteriyi yok etmek için BROKOLİ SUYU için.

BROKOLİ SUYU NASIL HAZIRLANIR?

Yaklaşık, yarım litre kaynamakta olan suyun içine 200-250 gram brokoliyi atınız. Hafif ateşte en fazla 4-5 dakika haşlayınız. Ilıdıktan sonra süzüp ayırınız. Üçte birini sabah, üçte birini öğlen ve son kalan üçte birini de akşam aç karına içiniz. Brokoli suyunu içtikten sonra yirmi dakika hiçbir şey yeyip içmeyiniz (su hariç). Eğer çalışan bir insan olarak öğle üzeri evinizde bulunamıyorsanız, yarısını sabah, diğer yarısını da akşam aç karına içebilirsiniz. Bu taktirde bir litre su yerine 500-600 ml su alabilirsiniz. Haşlanmış olan brokoliyi de yemeklerinizin arasında salata olarak tüketebilirsiniz. Haşlanmış brokoli parçalarını tüketmek zorunda değilsiniz. Mühim olan haşlama suyunu tüketmektir. Her yedi günlük uygulamanın sonunda üç gün ara veriniz. Toplam uygulama zamanı yirmibir gün olacaktır (üç günlük aralar hariç). 
Uygulama tamamlandıktan sonra ileriki zamanlarda şikayetleriniz tekrar ortaya çıkmaya başlayınca bu defa onbeş günlük brokoli kürü uygulamanız gerekir. Sabah erken işe gitmek durumundaysanız, sabah ve akşam içeceğiniz haşlanmış brokoli suyunu akşam hazırlayınız. Geri kalan yarısını sabah içimi için buzdolabında koruma altına alabilirsiniz.

Not:Hekiminizin önerdiği ilaçlar varsa, mutlaka kullanınız. Bu bitkiye karşı alerjiniz olup olmadığını öğreniniz. Burada ki tüm bitkisel uygulamalar ancak ve ancak yetişkinler içindir. Burada okuduğunuz bilgilerin, yardımcı ve destekleyici olduğunu gözardı etmeyiniz. Hekiminize danışmadan buradaki bilgilerle kendi kendinize kesinlikle teşhis koymayınız ve uygulamayınız. Unutmayınız ki, hastalık yoktur, hasta vardır. Her hastalığın seyri insandan insana değişir. Teşhisi koyacak olan ancak, bir hekimdir.

 

Editör: HABER MERKEZİ