Erdöl, alışveriş merkezlerindeki lokanta ve kafeteryalarda sigara yasağı uygulanmasıyla haksız rekabet ortaya çıktığına ilişkin başvurular geldiğini belirterek, bu konuda hukuki bir değişiklik gerekebileceğini söyledi.

Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi (SSUK) tarafından 19 Mayıs’ta yürürlüğe giren, sigara yasağının kapsamını genişleten yasaya destek verilmesi amacıyla bir toplantı düzenlendi. Toplantıda konuşan Erdöl, sigaranın 'elektronik ortamda da bulaşabilen bir hastalık' olduğunu belirterek, 'Bunun bulaşma yollarını bildiğimiz için o yolları kapatmak lazım' dedi.

Çocukların bu salgından etkilenmemesi için dünyada ilk kez Türkiye’de televizyonlarda sigara içme görüntülerinin yayınlanmasına yasak getirildiğini ifade eden Erdöl, 'Çünkü çocuklarımızı çok seviyoruz' diye konuştu.

Kanunun mantığının, tamamen çocuk, bebek ve gençlerin korunmasına yönelik olduğunu vurgulayan Erdöl, düzenlemede hapis cezasının sadece çocuklara sigara satanlara verilmesinin öngörüldüğüne dikkati çekti.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında sigara, alkol ve uyuşturucunun hoş görülmediğinin altını çizen Erdöl, şunları söyledi:

'Bu düzenlemenin bir partiye mal edilip, ’şunu yasaklayacaklar, bunu yasaklayacaklar’ denilmesi hiç doğru değil. Anayasa, gençlerin sağlıklı yetiştirilmesini öngörüyor. Bunu yapabiliyorsak ne mutlu bize. Bu iddialar tamamen kanunu etkisiz hale getirmeye yönelik uğraşlardır. Yasa TBMM’deki bütün partilerin ortak iradesiyle çıktı. Bu başka yönlere çekilmemelidir.'

Yasanın toplumda bir çok olumlu etkisinin olacağını kaydeden Erdöl, 6 ay-1 yıl içinde hastaneye müracaat eden çocuk sayısında düşme ve yıllar geçtikçe kanser ve astım hastalarının sayısında azalma olacağını, hastalık yükü maliyetinin azalacağını bildirdi. Yasayla sigara şirketlerinin sponsorluk yapmalarının yasaklandığını hatırlatan Erdöl, 'Firmalar bize gelip sponsorluk yapmak istediklerini söylediler. Biz de hastanelerde MR ve tomografi cihazlarına ihtiyaç olduğunu, bunları bağışlayabileceklerini söyledik. Ama buna yaklaşmadılar. Çünkü onlar reklam yönü olan sponsorluk istiyor. Ama Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) çerçeve sözleşmesi bunu yasaklıyor' ifadelerini kullandı.

'LOKANTA VE KAFETERYALARDA SİGARA İÇME YASAĞI ÖNE ÇEKİLEBİLİR'

Erdöl, alışveriş merkezlerindeki lokanta ve kafeteryalarda sigara içme yasağı uygulanmasına rağmen, müstakil binalarda faaliyet gösterenlerde bu uygulamanın 19 Temmuz 2009’da yürürlüğe girecek olmasının haksız rekabet yarattığına ilişkin kendilerine çok sayıda başvuru yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:

'Eğer bunu mantık çerçevesinde sorgularsak, belki müstakil binalardakiler daha erken kanun kapsamına alınabilir. Kahvehaneler haricinde, sigara içilmeyenler mekanlarda bunun serbest bırakılması yerine, içilenleri kanun kapsamına daha erken almak doğru olur. Bu konuda bir hukuki değişiklik gerekebilir. Konuyu sivil toplum örgütleri ve konunun taraflarıyla ele almak gerekir. Tabii Sağlık Bakanlığı da bu konuda ne düşünüyor bilmemiz lazım. Ama haksız rekabetin önlenmesi açısından bu durumun düzeltilmesinde fayda var.'

Sigara yasağının kapsamını genişleten yasanın yürürlük tarihinin 19 Mayıs olarak seçilmesinin, uygulamanın havaların ısındığı bir dönemde başlatılmasının daha uygun olacağı görüşünden kaynaklandığını bildiren Erdöl, 'Çünkü kış ortasında bu tür alışkanlıkları değiştirmek zor olurdu' diye konuştu.

Editör: HABER MERKEZİ