Ak Parti Çayeli İlçe Başkanı İshak Karahan Çayhaber Medya Grubuna gündeme dair açıklamalarda bulundu.

➢ Sayın başkan, 24 Haziran seçimleri sonrasında sizinle seçim sonuçlarını değerlendirmiştik.
Şimdi önümüzde olağan üstü bir durum olmaz ise 2019 Mart ayı sonunda Yerel Seçimler var. Seçime yönelik çalışmalarınız başladı mı?
İfade ettiğiniz üzere 24 Haziran seçimlerini nihayetlendirdik. Seçim sonuçları üzerinden şüphesiz ki herkesin farklı bir değerlendirmesi olmuştur. Ak Parti Çayeli Teşkilatı olarak bizler, tüm paydaşları ile birlikte cidden yoğun, özverili ve gerçek manada fedakârca bir seçim süreci geçirdik. Bu fırsatı bulmuşken, başta bizlerden desteklerini esirgemeyen tüm Çayelili hemşerilerimiz olmak üzere, özellikle teşkilatımızda görev alsın ya da almasın Türkiye’nin 2023 ve 2053 hedeflerini yakalama yolunda bizlerle birlikte yürüyen tüm dava ve yol arkadaşlarıma tekraren şükranlarımı ifade etmek istiyorum. 24 Haziran Seçim çalışmaları sürecinde teşkilat mensubu arkadaşlarıma; 25 Haziran sabahından itibaren Teşkilat olmanın sorumluğu ve gereği olarak, durmadan ve tempomuzu düşürmeden Yerel Seçim Çalışmalarına başlayacağımızı defaatle ifade etmiştim. Şu an birazcık da olsa soluklanıyoruz, lâkin yapacak çok işimiz, ziyaret ederek dertlerine ortak olacak çok hemşehrimiz, taleplerini not edeceğimiz binlerce Çayelili insanımız var. Hâsılı bizler için Yerel Seçim startı 25 Haziran sabahı verilmiştir. Seçim sonuçlarına ilişkin en ufak bir tereddüdümüz yok, zira Çayeli Ak Parti siyasetini hiçbir zaman mahcup etmemiştir, haliyle en büyük güvencemiz yine Çayelili Hemşerilerimizdir.

➢ Seçim süreçlerinde siyasi partilerin en çok eleştirildiği konu, aday belirleme süreçleri. Her partide olduğu gibi Partinizde bu eleştirilerden nasibini almaktadır. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
Aday belirleme süreçleri tabii ki çok yoğun, yerine göre karmaşık, birçok doğruyu aynı denklemde birleştirmeniz gereken süreçler. Zira aslolan seçmenin teveccühü ise, öncelikli olması gereken de aynı seçmenin beklentilerini karşılayabilecek aday kadrolarını belirlemektir. Şüphesiz ki herkesin farklı beklentileri var. Nihayetinde teşkilatların amacı seçimlerde en yüksek oyu alabilmek için, teveccühün en fazla olacağı kadrolarla seçmenin karşısına çıkmaktır. Bu noktada Ak Parti’ye gönül vermiş, emek vermiş dava arkadaşlarımız rahat olsunlar, zira Genel Merkezimiz ve İl Başkanlığımızın önderliğinde Ak Parti Çayeli Teşkilatları olarak, Cumhurbaşkanımızın hedef olarak koyduğu 2023 vizyonunu her alanda ortaya koymaya devam ederken, Çayeli’yi o hedeflere ulaştıracak en ideal kadroları çıkaracağız ve seçmenlerimizin teveccühüne sunacağız.

İshak Karahan açıklamalar....

➢ Bu arada Ak Parti İl Başkanlığı’nda bir görev değişimi oldu. İshak Âlim il başkanı olarak atandı.
Muhammet Avcı başkanımız istifa edip, milletvekili adayı olduğunda İl Başkan Yardımcımız Sayın Ali Haydar ER abimiz vekâleten seçim sürecinde teşkilatlarımıza başkanlık etmişti. Kendisine bu süreçte bizlere vermiş olduğu destek ve geçmişten gelen tecrübeleri ile sağladığı katkıdan dolayı müteşekkiriz. İl Başkanlığı görevine atanan İshak Âlim başkanımız benim çok eski hukukum olan bir kardeşim. Kendisi, 2007 yılında o dönem İl Gençlik Kolları Başkanlığı kendisine verildiğinde, beni yönetimine davet ederek, aktif siyasete ve teşkilatçılığa adım atmamı sağlayan kişidir. Bu manada kendisine özel bir vefam var. Bizim dava arkadaşlığından ziyade dava kardeşliğimiz var. Neredeyse teşkilatın her kademesinde özveriyle çalıştığına şahitlik eden birisi olarak, başarılı olacağına dair en küçük bir tereddüdüm dahi yok. Bizler Çayeli Teşkilatı olarak her daim yanında olacağız.

➢ Bir süredir ilçemizde siyasetin de paydaşı olduğu iddia edilen bir takım iddialar ile ilgili söylentiler mevzu bahis. Yapılan ihaleler ile ilgili bir takım yolsuzluk iddiaları var. Neler söyleyeceksiniz bu konuda?
Evet, Çayeli maalesef bu tür bir süreçten geçiyor. Dedikodu boyutundan öteye geçemeyen bu tür söylentiler esasında birilerini hedef almaktan öte maalesef birlik ve beraberliğimize zarar veriyor, fakat farkında değiliz. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren birlik ve beraberliğimizi tesis etmeye çalışacak söylem ve eylemler dışında hiçbir konunun tarafı olmadık, olamayız da. Lâkin bu son süreç gösterdi ki herkes bizi aynı şekilde bağrına basmıyor. Çayeli bu güne dek, kişisel beklentilerini toplumsal faydanın çok çok önünde gören ve bireysel menfaatleri uğruna her türlü makam ve mevkii kullanmaya çalışan insanlardan çok çekmiştir. Şimdi benzer şekilde, teşkilat olarak bizim duruşumuzu kendileri için bir engel vesilesi olarak görenler, bir karalama kampanyasıyla kendi önlerini açmak istiyorlar. Lâkin yapılmaya çalışılanlar asla sonuç vermeyecek, beyhude birer çaba olarak kalacak ve de bu fitnenin ve dedikoduların tarafı olarak konumlananları Çayeli asla unutmayacaktır. Zira bu iftiralar ile bize çalınmaya çalışılan kara leke, üzerimize biçilmeye çalışılan kefen bize uymaz. Hamdolsun ki etrafımızda içlerinde ki Allah korkusu ile gerçek manada her an kul hakkını gözetmeye çalışan ve adaleti temsil etmeye ant içmiş bir teşkilat var. Benim başkanlığını yaptığım yönetimimin tamamına yakını Çayeli’nde esnaf. Hepsinin geçmişi belli, bu güne dek hakka ve hukuka ne kadar riayet ettikleri de belli. Biz buradayız, alnımız ak, vicdanımız rahat, hamdolsun abdestimizden de şüphemiz yok. Var ise bir takım yolsuzluk iddiaları, bunları soruşturacak olan makamlar belli, hükmü verecek olanlar belli. Ben de bu vesile ile ilgilileri görevlerini yapmaya davet ediyorum. Çayeli’nde kişisel ranta dönüştürülmeye çalışılan 1 kuruşun dahi hesabını herkesten önce ilk biz sorarız, kimse merak etmesin. Zira bizler ömrü haksızlık ve adaletsizliklerle mücadele etmek ile geçmiş bir liderin partisinde Allah rızası için onun gösterdiği yol doğrultusunda siyaset yapıyoruz. Lakin çamur at izi kalsın misali farklı niyet taşıyanlar bilsinler ki, biz her daim doğrunun ve adil olanın yanındayız. Aksini iddia edenler orada burada dedikodu yapacağına, bu konuda siyaseti bir tarafmış gibi konumlandırıyorlarsa gelip Çayeli’nde yerel manada siyasetin başı ben isem açık yüreklilikle bana bu iddiaları soracaklar. Sormayıp sadece konuşanlar müfteri olarak kalacak ve de Mahkemeyi Kübra’da Yüce Mevla’ya bizim hakkımızın hesabını ödeyeceklerdir.

İshak Karahan açıklamalar....

➢ Peki nereden çıkıyor bu söylentiler sizce? Kaynağı nedir?
Bir rivayete göre ilçemizde yapılan bir Su İhalesi ile ilgili bir takım suiistimaller varmış. Köylere Hizmet Götürme Birliği ihale yapıp, ihaleyi usulüne uygun şekilde tamamlanmış ve bir firma ihaleyi almış. İhaleye giren ve ihaleyi alamayan başka firma, ihale süreciyle alakalı olarak, içeriğini bilmediğim bir takım iddialarla ilgili makâma şikâyet dilekçesi vermiş. İdare de bu iddianın araştırılması için gerekli idari soruşturmayı başlatmış. Bildiğim kadarı ile ihale iptal olmadı! Anladığım kadarı ile Köylere Hizmet Götürme Birliğine başkanlık eden Sayın Kaymakamımız, kendi himayelerinde gayet şeffaf bir şekilde yapılan bu ihale ile ilgili tüm tereddütleri ortadan kaldırmak için yapması gerekeni yaptı ve idari soruşturma başlattı, lâkin malum iddiaları çok da ciddiye almadığı için ihaleyi de iptal etmedi. Köylere Hizmet Götürme Birliği himayesinde yapılan bir ihale nasıl ve ne şekilde siyasetin bu meselenin parçası olduğu noktasına getirildi anlamak mümkün değil. Siyasetin ve ilçe başkanı olarak benim şahsi olarak bu ihaledeki etkim ve yetkim nedir ki, buradan kendi namımıza rant devşirebilme çabamız olsun? Kaldı ki özellikle akçeli konularda bizi bilen bilir elhamdülillah, bilemeyen de zamanla tanır inşallah. 

İshak Karahan açıklamalar....

➢ Kaymakam Bey ile siyasetin arasının gergin olduğu iddiaları için ne diyeceksiniz?
Esasında bu soruyu iddia sahiplerine sormak lazım. Neymiş bizim İlçe Kaymakamımız ile aramızdaki sorun? Bu güne dek 1 hemşerim bana gelip bu konuda bir tek soru sormadı. Birilerine konuşacak konu, beslenecek kaos lazım demek ki! Bayram değil, seyran değil, biranda siyasetin İlçe Kaymakamımız ile ilgili sorunu olduğu ve Sayın Kaymakamımıza haksızlık yapıldığı iddiaları ortaya atıldı. Bazı sivil toplum kuruluşları, siyaseti hedef almak sureti ile destek açıklamaları yaptılar, sosyal medyadan muhtelif paylaşımlarda bulundular. Sonrasında engellenemez bir şekilde herkesin gündemi oldu bu konu. Kimse sormamışken siz sorduğunuz için ifade edeyim, bizim Ak Parti Çayeli Teşkilatı olarak İlçe Kaymakamımız ile değil hiçbir kamu kurum ve kuruluşunun idarecileri ile bir sorunumuz yok, olamaz da zaten. Siyasetin Kaymakamlık makamı ile ilgili yegâne organik bağı, partimizden aday gösterilip seçilen 3 İl Genel Meclisi üyesinden 2 tanesinin, Kaymakam Beyin başkanlığını yapmış olduğu Köylere Hizmet Götürme birliğinde yaptıkları görev. Bu noktada da siyaset kendi mecrasında teşkilatçılık faaliyetlerini yürütüyor, il genel meclisi üyelerimizin parçası olduğu Köylere Hizmet Götürme Birliği de Sayın Kaymakamımızın başkanlığı ve 2 muhtar encümenle birlikte kendi icrai faaliyetlerini yürütüyor. Tabii burada benim de şahitlik ettiğim sorunlu bir alan mevzu bahis; arada fitnecilik yapmaya çalışan birileri var. Asla olmamış veya konuşulmamış meseleleri bir vaka gibi ortaya koyup, siyaset ile bürokrasinin arasında kriz çıkarmaya çalışıyorlar. Gaye asla iyi niyet değil. Kimileri teşkilatımız ile ilgili geçmişe dair bir takım hazımsızlıkların hesabını görmenin derdinde, kimileri siyaseti bir kaosun parçası gibi gösterip gardını düşürmek sureti ile kendi pozisyonlarını kuvvetlendirmeye çalışmanın derdinde, kimileri ilk günden bu yana vatandaş ile hasbihal olmak dışında hiçbir kaygısı olmayan teşkilatımızı bir takım süreçlerin dışında bırakmanın derdinde, kimileri teşkilat acziyet içine düşerse ve değişim ihtiyacı hâsıl olursa biz buradayız diyebilmenin derdinde, kimileri ise siyaseti her daim kaosun bir parçası olarak konumlandırdığı için geçmişteki kötü örnekleri referans alıp her duyduğuna peşinen inanmak sureti ile kötü niyetli olmasa da iyi niyetten uzak bir tavrın içinde. Lakin bu vesile ile çok net bir şekilde ifade etmek isterim ki Ak Parti Çayeli İlçe Teşkilatı görevinin başındadır ve ilk günkü heyecanı ve arzusu ile yegâne derdi Çayeli’ne samimiyetle hizmet etmek isteyen kim var ise hep birlikte daha mutlu ve huzurlu insanların yaşadığı bir Çayeli inşa etmektir. Bizimle ilgili azciyet beklentisi olanlar, sükût-u hayale uğramaktan ziyade bir sonuç elde edemeyeceklerdir. Kapalı kapılar arkasında konuşulanlar, orada burada yapılan toplantılarda yapılan planlar, her hali ile art niyet taşıyan bir takım dedikodular Mevla’nın izni ile boşa çıkacaktır. Bu konu ile ilgili bu güne dek bir açıklama yapmadık lakin bugün herkesi akli selim olmaya davet ediyoruz. Siyaset kurumu dün vardı, bugün var, yarın da olmaya devam edecek. Bugün siyasete saldırmak için paravan niyeti ile kullanılan argümanlar hükümsüz kaldığında siyaset aynı şekilde olduğu yerde durmaya devam edecek. Dolayısıyla o gün geldiğinde, bugün birbirimize yapmış olduğumuz haksızlıkların muhakemesi ile tamir edemeyeceğimiz gönül kırıklıkları olmaması için, yarın hesabını veremeyeceğimiz kul hakkı vebaline girmemek için bu önyargılı tutum sahipleri sorup soruşturmalı, bir yalanın ve iftira sürecinin piyonu olmaktan imtina etmelidirler. Hayatlarını kirli ayak oyunları üzerine inşa etmiş olanlara tabii ki sözümüz yok, onlar “kişi karşısındakini kendi gibi bilirmiş” kabulünden tiniyet ve zihniyetlerinin gereğini yapıyorlar. Onlara söylenebilecek yegâne sözümüz Mevla’m kendilerini ıslah eylesin.

İshak Karahan açıklamalar....

 ➢ Peki, bu sosyal medyada belge diye ortaya konan bir takım listeler var. Sizce nedir bunlar?

Ben de sizin gibi sosyal medyadan gördüm ve inceledim bu belge olduğu iddia edilen şeyleri. 2 ad A4 kâğıdı var, üzerlerinde köylerin isimleri ve yapılacak bazı işler yazıyor, karşılarında da bir takım maddi değer olduğu anlaşılan rakamlar var. Belli ki köylerle ilgili yapılacak işlere ilişkin bir planlama. Sayfanın bir tanesinin altında köy isimlerinin gruplandığı 2 ayrı satırın karşısında da bazı meblağlar var. Orada birileri kendi el yazıları ile bir tanesinde “ilçe başkanı ve encümen ayırtılan para” diğerinde de “Hikmet Ayar’a ayırtılan para” diye yazmış. Bu evraklarda benim gördüğüm kadarı ile resmi bir onay yok, herhangi bir kurum ismi yok, herhangi bir açıklama da yok, peki ne var; sadece elle yazılan bir takım isimler var. Şimdi buna kim belge diyor? Elle yazılan bu isimler hangi yolsuzluğu ispat ediyor? Ben buradan o paylaşımı yapanlara veya peşinen doğru olduğunu kabul edip yorum yapan ve bizleri itham edenlere çağrıda bulunuyorum, gereğini yapın. Adli makamlara başvurun, bizler eğer kendi namımıza rant devşiren, yöremizin insanının hakkı olan tek kuruşa dahi göz koyan kişiler isek hakkımızda gereken hukuki süreci başlatın. Bu konuda seçeneğiniz yok, bu sizin vatandaşlık göreviniz. Eğer başlatmaz iseniz, en azından ben kendi adıma şahsıma yönelik atılan iftiralar için gereken süreci başlatacak, bu iddia sahipleri ile hukuki zeminde hesaplaşacağım. Her daim uzlaşının, her daim iletişimin, istişarenin, birlik beraberliğin öneminden bahsettim, lakin sanırım yanlış algılanan bir mesaj verdim birilerine ki yumuşak başlılığımızı uysal koyun olarak algılamışlar. Kaldı ki bu belgeyi açıklaması gereken kurum bellidir. Eğer bu liste iddia edildiği gibi Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından hazırlanan bir liste ise sorulacak soruların muhatabı da bellidir. Köydes’in başında Sayın Kaymakamımız görev yapmaktadır. Çayeli gibi bir ilçede en üst düzeyde kamu görevi yapan Sayın Kaymakamımızı, onun bunun direktifi ile birilerine rant kapısı açmakla itham etmek anlamına gelir böyle bir iddia ki, bu birer Çayelili olarak hepimizi derinden üzer. Benim tanıdığım ve birebirde defahatle sohbet etme imkânı bulduğum İlçe Kaymakamımız Sayın Oğuz Şenlik, dürüst ve adil bir yönetim anlayışına sahip kıymetli bir bürokrattır. Dolayısıyla bu itham ve iftiralar sadece siyaset kurumuna değil, aynı zamanda saygı değer kaymakamımıza yapılmaktadır. Bu minvalde hepimize düşen görev, birlik ve beraberliğimizi hedef alan bu tür asılsız iddialar karşısında, hem Sayın Kaymakamımızın hukukunu korumak adına, hem varlığını kişilerin isimlerinden bağımsız bir şekilde her daim devam ettirecek olan siyaset kurumuna sahip çıkmak adına, doğruluğu ispat edilmemiş konularda peşin hükümle hareket edip yorum yapmak yerine, meselenin muhatapları ile konuyu istişare etmek ve de gerçek manada var ise bir hukuksuzluk veya usulsüzlük gereğini sonuna kadar takip etmektir.

➢ Rize Milletvekilimiz Sayın Hayati Yazıcı hafta sonu Rize’de idi. Çayeli’nde de ziyaretlerde bulundu. Temasları hakkında neler söylemek istersiniz.
Genel Başkan Yardımcımız ve Rize Milletvekilimiz Sayın Hayati YAZICI, malumunuz TBMM' nin tatile girmesini müteakip Cuma günü Rize’ye geldi. İlk gün havaalanında kendisini karşıladıktan sonra, yine Rize Milletvekilimiz Sayın Osman Aşkın Bak ve İl Başkanımız Sayın İshak Âlim’in iştirakleriyle Ovit Tüneli’nde yaptıkları incelemelerde yanlarında bulunduk. Ak Parti’nin hamurunun mayalanmasında çok çok büyük emeği olan, partimizin kuruluşundan itibaren her süreçte en ön safta her daim genel başkanımızın yanı başında duran, birçok önemli görevin yanında en başta Teşkilat Başkanlığı görevini üstlenmiş, Başbakan Yardımcılığı yapmış, hem siyasal anlamda hem de devlet bürokrasisinde bu denli tecrübeli SayınHayati YAZICI gibi bir siyasetçinin Çayelili olması bizler için çok büyük bir şans. Ben eminim ki bizler Sayın Bakanımızın önderliğinde Çayeli’ne katkı yapacak çok önemli çalışmaların altına imza atacağız. 4 günlük programının 2 gününü Çayeli’ye ayırdı Sayın Bakanımız. Pazar günü, seçim döneminde söz verdiği lakin zaman planlamasında yaşadığımız sorun nedeniyle ziyaret edemediği birkaç köyümüzü ziyaret ettik birlikte. Pazartesi günü ise önce esnaf ziyareti yaptık, sonrasında da teşkilatımıza özel bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantımızda Çayeli’ne dışarıdan çok daha objektif bir gözle bakan tecrübe sahibi bir siyaset duayeni olarak bazı konularda çok önemli tespitlerini paylaştı bizimle. Bizler şüphesiz onun tavsiyelerinden feyz alarak ve her geçen gün daha da tecrübe kazanarak ilk günkü heyecan ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Pazartesi akşamı Ankara’ya uğurladığımız Sayın Bakanımız ile muhtemeldir ki yaklaşan Kurban Bayramında yine birlikte olacağız.

İshak Karahan açıklamalar....

➢ Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı yapmış Sayın Mesut Yılmaz geldi hafta başı ilçemize. Siz de karşılama merasimlerindeydiniz. Neler söyleyeceksiniz bu konuda?
Sayın Mesut Yılmaz, 1991-1999 yılları arasında toplamda 3 kez başbakanlık ve çeşitli bakanlıklar ile Anavatan Partisi genel başkanlığı yapmış, o dönemlerde yöremize büyük katkıları olmuş, ayrıca 2007 yerel seçimlerinde ilimizden bağımsız milletvekili seçilmiş kıymetli bir siyasetçi olmasının yanında her şekilde sahip çıkmamız gereken çok değerli bir hemşerimiz. Daha önce evladının vefatı dolayısıyla kendilerini İstanbul’daki evinde ziyaret etmiştik ve bu ziyaretten duyduğu memnuniyeti bizlere ifade etmişti. İlk fırsatta Çayeli’ne gelip, o zor zamanlarında yanında olan tüm hemşerilerine teşekkür edeceğini söylemişti. Sanırım bu ziyaret o minvalde yapılan bir ziyaretti. Çayeli vefasını gösterdi ve bir kez daha Sayın Mesut Yılmaz’ı bağrına bastı bu ziyarette. Bizler de karşılamada hazır bulunduk. Ayrıca kardeşleri, hayırsever iş adamı Sayın Turgut Yılmaz bey de Mesut bey ile birlikte idi. Babaları adına yaptırdıkları Hasan Yılmaz İlkokulu’nda yapılan tadilat çalışmalarını yerinde incelediler. Bahse konu bu tadilatı finanse eden de kendileri. Bu konuda hem Turgut beye hem de Mesut beye müteşekkiriz.

İshak Karahan açıklamalar....

➢ Son olarak kamuoyuna bir mesajınız varmıdır?
Son kelam olsun diye ifade edeyim; bizler Çayeli’yi çok daha mutlu ve huzurlu insanların yaşadığı bir yer yapabilmek üzere siyaseten her türlü sorumluluğu üstlenmekten imtina etmeyecek kararlılıkla görevimizin başındayız. Bizim işimiz siyaset, hiç kimsenin veya kurumun etki ve yetki alanına girip kendimize alan açmaya çalışmak gibi bir hevesimiz asla olmadı, sadece bu minvalde beklentimiz ilçemiz özelinde alınan ve toplumsal refleks oluşturma potansiyeli olan kararlarda, eğer o kararın siyasi bir takım yansımaları olacak ise ilgililerin siyaset kurumunu da karar alma süreçlerinde sadece istişare organının bir parçası olarak görmeleridir. Derdimiz Çayeli, huzur ve barış en büyük temennimiz. Hemşerilerimizden ricamız, hasbelkader önlerine Ak Parti Çayeli İlçe Teşkilatı ile ilgili bir gündem geldiğinde, günü saati veya mekânı fark etmeksizin bu konuda sadece teşkilatımızı muhatap kabul etmeleridir. Bizler Çayeli’yi çok ama çok seviyoruz ve her daim onun faydasına olan işlerle anılmak istiyoruz. Maalesef ilçemizde kaostan beslenen, önce suni krizler çıkartıp sonra da bunları fırsata çevirmeye çalışanlar hep olmuştur, olmaya da devam edecektir. Bunların üstesinden gelmenin yolu birlik ve beraberlik içinde hareket etmekten geçer. Durmak yok, duraksamak yok, Çayeli için çalışmaya devam...

Editör: HABER MERKEZİ