Çayeli Belediyesi tarafından düzenlenen iftar yemeğinde vatandaşlar Çayeli Belediye Meydanında kurulan iftar sofralarında oruçlarını açtı. Tv'den de canlı yayınlanan programda Başkan Esmen, 'benim en büyük projemdir' dediği kentsel dönüşüm projesi hakkında bilgiler verdi.

Ramazan etkinlikleri kapsamında iftar yemekleri ve kültürel faaliyetler düzenlemeye devam eden Çayeli Belediyesi, Ramazan Ayı’nın manevi atmosferini vatandaşlara yaşatmaya devam ediyor. Havanın da güzel olmasını fırsat bilen Çayelili vatandaşlar Meydanda kurulan iftar sofrasında bir araya geldi. Belediyenin düzenlemiş olduğu iftar programlarından memnun kaldıklarını dile getiren vatandaşlar, bu tür faaliyetlerin devam etmesini istediklerini söyledi.

“Öncelikle tüm hemşerilerimizin ve İslam Âleminin Ramazan-ı hayırlara vesile olsun dilerim. Her yıl olduğu gibi Geleneksel iftar yemeğimizi bu yılda düzenleyerek birlik ve beraberliğimizi göstermek istedik. İnşallah 1500 kişi ile birlikte iftar yapacağız. Yeni bir sloganımız var Gönlümüz Bir Soframız Bir. Bu ilçede yaşayan herkesin, bu şehrin insanlarının gönlü birdir. Bu yüzden Gölümüzün bir olduğu içinde soframızda bir olsun dedik. Böylece bütün hemşerilerimizi, bütün kardeşlerimizi ve komşularımızı buraya toplayalım dedik.

Bizim Ak Partili Belediyeciliğimizin esasında sosyal belediyecilik vardır. İşin Özünde bu vardır. Bazı vatandaşlarımız Bina, Park vb. yapıların yapılmış olmasını isteyeceklerdir. Bunları yapmak zaten bizim görevimizdir. Bunların yanında Sosyal Belediyeciliğe de özellikle önem veren bir belediyeyiz. Özellikle Ramazan ayının gelmesiyle Belediye Başkanından tüm çalışan belediye personeline kadar bu hassasiyet daha da artıyor.

Biz vatandaşlarımızdan ihtiyacı olana elimizden geldiği kadar ve imkânlarımız çerçevesinde yardım 11 ay boyunca yardım ediyoruz. Ramazanda 1 ayda daha fazla ve farklı yardım ediyoruz. 11 Ay boyunca Çayeli’nde hiç aç yoktur diyebilmek için çok uğraşıyorum yalnız her yere yetişmek mümkün olmadığından bilmediklerimizde olabilir; Ama ramazan ayı için yoktur diyebilirim. Çünkü Ramazanda özel bir gayret özel bir ekip ve 400 kişilik çadırımızla hizmet veriyoruz. Bu rakamlar Köylerle beraber toplayacak olursak ilçe nüfusunun %100 de 1 yapar ve Nüfusa göre de kıyaslayacak olursak büyükşehirlerde bile böyle büyük bir çadır yoktur. Çadırımızda garip guraba, yetimler, öğrenciler ve yaşlı amcalarımızı çok görüyorum. Bunlar devletimizin sunduğu imkânlarla kendi rızıklarını helalinden yiyorlar. Hepsine afiyet şeker olsun.

MADDİ YARDIM VE BİNLERCE KOLİ GIDA YARDIMI YAPIYORUZ.

Bunlar tek tek araştırılıyor ve gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz. Ramazanın gelmesiyle ihtiyaç Kriterleri’ni biraz daha bol yardım yapabilmek için düşündürdük; Keşke imkânımız olsa da herkese yardım edebilsek. Sonuçta bunlar kendi imkânlarımızla ve kendi bütçemizle orantılıdır.

YARDIMLARIMIZ GARİP GURABANIN DİREK EVİNE YAPILIYOR.

Yapılan yardımların hiçbir zaman fotoğraflarını çekmeyiz ve yayınlamayız. Yapılan bazı hizmetler sosyal medyada, internette ve çeşitli yerlerde paylaşılabiliyor. Biz bu tip şeyleri hiçbir zaman paylaşmıyoruz ve paylaşmanın da doğru olduğuna inanmıyoruz. Bunlar bizde saklıdır ve hatta o yerlerde fotoğraflarımız bile yoktur.

HAVA ŞARTLARI SAHA ÇALIŞMALARIMIZI AKSATIYOR.

Bizim ve tüm belediyelerin en çok çalıştığı mevsim yaz mevsimindeyiz. Bu mevsimde Karadeniz’de ki belediyelerin saha çalışmaları çok yoğundur ama hikmetinden sual olunmaz Rabbim bu yılı ve mevsimi biraz soğuk nasip edince saha çalışmalarımız çok ilerlemedi. Bizim normalde 1 ayda bitirebileceğimiz saha çalışmalarımızı, 3-4 ay olmasına rağmen halen bitiremedik. Bu aksamalar tamamen yağmurların etkisinden dolayıdır. Ramazana da giriş yapmamızla dolayısı ile birazda tempomuz düştü. Biz belki fizikken çok çalışmadığımız için anlamıyoruz ama sahada çalışan personelimiz saat 1-1,5 gibi paydos etmek zorunda kalıyorlar.

SÖZ VERDİĞİMİZ GİBİ MAHALLELERİMİZDE ALTYAPI PROBLEMİ OLAN MAHALLE KALMAYACAK

Eğer bir mahallenin çeşmesinden su akmıyorsa Belediye’nin bir anlamı olmaz. Mahallede Su, yol ve kanalizasyon da olacak ama bunları yaparken de doğamızı korumamız lazım.  Çocukluğumuzda oynadığımız, gittiğimiz derelere bakıyoruz şimdi mahvolmuş bir durumdalar. Gerekli çalışmaları yapıp vahşice derelerimize dökülen kanalizasyonları kaldırmamız lazım. Çok net söylüyorum ki derelerimizden akan sular piyasada satılan pet sulardan çok daha iyidir. Ama şuanda maalesef çok kötü durumları var. Bunları ıslah ederek içilebilir duruma getirmemiz lazım. Karadeniz’de hemen hemen herkesin kapısında bir su vardır. Ama şu anda kirlenmiş durumdalar. İnşallah biz o suları temizleyeceğiz. Bunun üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Bu dönem söz verdiğimiz gibi bütün mahallelerimizde su, yol ve kanalizasyon problemlerini çözeceğiz inşallah. Bu konuda oldukça mesafe kat ettik.

YOĞUN BİR YAZ ÇALIŞMA DÖNEMİ BİZİ BEKLİYOR

Pazar yerimizde Kadınlar Pazarı inşaatımız devam ediyor. 1 ya da 2 ay içerisinde buranın inşaatını tamamlayacağız inşallah.  Yine inşaatı devam eden Yeni Belediye Şantiye Binası da bu yaz içerisinde bitecek. İhale aşamasına geldiğimiz Terminali taşıyıp yeni modern bir terminali Çayeli’mize kazandıracağız inşallah. Bunlar büyük projeler ve bu yazın sonunda da temelini atacağımızı düşünüyorum.

BATI MAHALLELERİMİZİN SU VE KANALİZASYON İŞLERİNİ BİTİRDİK.

6 Mahallemizin sorunlarını çözecek olan su ve kanalizasyon projesini bitirdik ve ihalesine çıktık. Tahminimce çalışmalar bu yaz başlayacak ve 1 yıl içinde çalışmayı bitireceğiz. Proje tamamlandıktan sonra oldukça modern su ve kanalizasyon hatlarına sahip olacaklar ki en az 70-80 yıl daha bu mahallelerimizde böyle bir ihtiyaç olmayacaktır.

ÇAYELİNİN SU SORUNU TAMAMEN ORTADAN KALKIYOR.

5-6 Milyon TL’lik Seslidere su projesini bitirdik ve şuanda ihale hazırlığını yapıyoruz. Takiben bayramdan sonra ihale ilanına çıkacağız. Andon suyu aslında çok kaliteli bir su fakat güzergâhla ilgili problemler ve kesintiler yaşıyoruz. Andon suyu ilk başlandığı kadar yüksek birimde değil. Belki de 20 yıl sonra Rize’ye de yetmeyecektir. Bu yüzden alternatif kaynaklarla çare aramamız ve bulmamız gerekiyor. Seslidere’nin bütün analizleri yapıldı ve bizim kullandığımız pet şişe sulardan çok daha kaliteli bir su olduğu ortaya çıktı. Çayeli’nin su depolarıyla ilgili de sıkıntısı bulunmaktadır. Su depolarımızın rakamları oldukça düşüktür. Daha net anlamanız açısından rakamlarla açıklayacak olursam; İzmit’te geldiğim Hastanenin deposu 300 ton iken Çayeli’nin su deposu 2300 ton iken; Seslidere su projemizde ise bu rakam 10.000 tondur. Aslında su arızası her ilde ve ilçede oluyor fakat birçok yerde insanlar su kesintisini anlamıyorlar. Su kesintilerini insanların anlamamasının nedeni yüksek tonajlı depolara sahip olmalarıdır. Yalnız Çayeli’nde 2300 tonluk su deposu herhangi bir kesintide ancak 4 saat yetmektedir. Yalnız Seslidere su projemizin içinde olan ve herhangi bir kesintide yaklaşık 30 saat Çayeli’ne su verebilecek olan 10.000 tonluk su deposu ile bu sorunu da çok büyük afetler olmadıktan sonra ortadan kaldırmış olacağız.

ÇAYELİMİZİN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRECEK PROJEMİZİ BİTİRDİK.

Çayeli’nde artık bazı değişimlere ihtiyaç vardır. Şehrin trafiğini, park ve bahçelerini ve oturma yerlerini düzenleyen projemize çok yakında başlıyoruz. Bu düzenlemelerle özellikle şehir trafiğinin ve sosyal hayatın rahatlamasını öngörüyoruz. Bur da üzüldüğüm bir konu var biz deniz memleketiyiz ancak denizimizi kullanamıyoruz. İnsanlarımızın biraz daha denize yakın olması için geçen yıl sahil kısmında bir oyun parkı yaptık ve bu konuda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum.

ÇAYELİNİN REVİZYON İMAR PLANINI YAPTIK.

Çayeli’nin mevcut halinin 2,5 katı büyüklüğünde nüfusun 90.000 rakamına gelinceye kadar revizyon imar planımız hazır. Bu Türkiye’de pek yoktur. Bazı Avrupa ve Batı ülkelerine bakacak olursak 1810, 1850 gibi eski tarihlerde şehir planlamalarını yapmışlardır. Çayeli’nin belki de bir 100 yıl daha imar planına ihtiyacı olmayacaktır. Şehir planları nasıl olursa ilerde şehirler de ona göre kuruluyor ve insan yaşantısı buna göre akarak, dolayısı ile insanların mutluluğunu siz etkilemiş oluyorsunuz. Çünkü iyi, güzel ve düzenli şehirler mutlu insanlar demektir. Şehirleri ne kadar düzensiz ve çirkin yaparsanız mutsuz insanlar topluluğu oluşturmuş olursunuz. Elimizden geldiğinde buna dikkat ederek yapmaya özen gösterdik. İmar planları da bunu baz alarak bitirdik ve şuanda askıdalar. Bu ay sonu itibari ile de kesinleşir diye umuyorum.

KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ BENİM EN BÜYÜK PROJEMDİR.

Kentsel dönüşüm projesinde uzun bir yol kat ettik. Bunu ben çok dile getirmiyorum sadece bazı yerlerde duyusunu yaptım. Çünkü kentsel dönüşüm projesi uzun soluklu bir projedir. İnşallah buna benim dönemimde başlayacağız ve çok da uzatmadan bunu bitireceğiz ki yeni bir şehir ortaya çıksın. Şu anda bildiğim kadarıyla da Samsundan Hopa ya kadar sahil üzerinde böyle bir proje yok. Sadece Trabzon’da Pelitli Belediyesi sahil kısmında böyle bir çalışmaya gidiyor yalnız bizimki çok daha farklı ve nerdeyse Şehri tamamen yıkıp yeniden yapma projesidir.” Dedi.

 

 

Editör: HABER MERKEZİ