Köksal Toptan; çoktan hak edilmiş bir pozisyona uzun siyaset hayatında gecikmeli de olsa geldi. Yeni Meclis Başkanı, Demokrat Parti geleneğinden yetişmiş, vesayet dönemlerinde mücadelesinden vazgeçmemiş bir demokrat.

Türkiye Büyük Millet Meclisi eski Başkanı Bülent Arınç’ın Manisa mitinginde ‘milletten aldığım emaneti yine millete teslim ediyorum’ sözlerini söylediği günden beri herkes Türkiye’nin iki numaralı koltuğuna kimin oturacağını merak ediyordu. Seçim sürecinin ardından, iki haftalık yoğun kulis trafiğinin içinde çok fazla isim duymadı kamuoyu. Cemil Çiçek, Vecdi Gönül, Ertuğrul Günay, Murat Başeskioğlu… Köksal Toptan ismi ise neredeyse ‘mutabakat’ cümlesiymişçesine ilk zikredilenler arasındaydı hep. Kim olacak sorusuna, AK Parti’nin karar organı Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda (MKYK) cevap aranırken şu düsturlar sıralanıyordu: Dürüst, çalışkan, tecrübeli, şahsi çıkışlarıyla gündem yapmamış bir AK Partili. Nitekim herkesin dört gözle beklediği aday yine aynı sükunet içinde bizzat AK Parti lideri ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı. Erdoğan, MKYK toplantısı sonrasında partideki grup toplantısında ‘İstişare ve yaptığımız toplantılar sonucu adayımız Köksal Toptan Beydir’ diye duyurdu Meclis başkan adayını. Bu açıklamalar yapılmadan önce ise ‘uzlaşma’ talep eden muhalefetle dirsek temasına çoktan geçilmişti. Nitekim Perşembe günü TBMM’nin 23. dönem ikinci oturumunda bu temasın semeresi alındı. CHP ve muhtemelen bazı DSP milletvekillerinin de desteklediği Toptan, 450 oyla ilk turda TBMM’nin yeni başkanı seçildi.

DEMOKRAT PARTİLİ TOPALOĞULLARI’NIN KÖKSAL’I

Türkiye’nin iki numaralı koltuğuna oturan Köksal Toptan’ın siyasete giriş hikâyesi sıklıkla ifade edildiği gibi Süleyman Demirel’in Adalet Partisi (AP) günlerine uzanıyor. Karadeniz’de özellikle Rize ve Trabzon’da Demokrat Parti geleneğinin temsilcisi Topaloğulları ailesinden kendisi. Köksal Toptan gençlik yıllarında katıldığı AP’de daha o günlerde Demirel’in prensleri arasına girer. Milliyetçi-muhafazakâr profili ile kısa zamanda tabanın sevdiği isim olur. 12 Eylül ihtilali Toptan’ın çizgisini değiştirmez. Tercihini yine Demirel’den yana kullanır. DYP- SHP hükümetinde Millî Eğitim Bakanı olarak görev alır. Demirel’in Köşk’e çıkmasıyla liderlik yarışında sahneye atılır. Rakipleri İsmet Sezgin ve Tansu Çiller’dir. Kazanan isim Çiller olur. Çiller’in kabinesinde görev alan Toptan genel başkanlık şansını bir kez daha denese de Çiller’den alamaz görevi.

Yeni Meclis Başkanı Toptan’ın Türk siyasetindeki şimdiki rolü Başbakan Erdoğan’ın bile ‘ağabey’ dediği gradosu yüksek bir mevkide. Son 25 yıllık siyasi hayatının temel kırılma noktalarından ilki 1980’li yılların antidemokratik günlerine inat, demokrasiden yana tavır almasıyla belirginleşiyor.

Yakın siyasi arkadaşlarının ifadesiyle 1984’ten beri demokratik mücadelesinden vazgeçmeyen bir siyasetçi kendisi. Demirel’e yakınlığı nedeniyle 1996’da Doğru Yol Partisi’nden ayrılsa da o gün 28 Şubat öncesinin psiko-sosyal ve siyasal baskı projelerinden, antidemokratik yaklaşımlardan ısrarla uzak durmayı tercih etmiş Köksal Bey. O günlerde İsmet Sezgin önderliğinde kurulan DTP’nin içinde yer almayarak, Anasol-D hükümetine ve 28 Şubat’a ve öncesindeki psikolojik ortama payanda olmamış. Hemen herkesin bakanlık için koşuşturduğu o günlerde bakanlık tekliflerini dahi geri çevirmiş bir isim.

BAYKAL’DAN SONRA MECLİS’İN EN KIDEMLİSİ

Sürecin zorlu günlerinde liderlik yarışında yer almasına bile aldırmadan DYP’ye dönüp demokrasi mücadelesinden yana tavrını da sürdürmüş üstelik. Toptan’ın hayatının son tercihlerinden biri de okuduğu şiirle yasaklı hale gelen Recep Tayyip Erdoğan ve ekibiyle yola çıkma kararlığı göstermesi. Hüseyin Kocabıyık’ın tabiriyle ‘demokrasi mücadelesinin içinde misyon yüklenmiş’ bir isim Köksal Toptan.

Yeni Meclis Başkanı Toptan, 64 yaşında ve 45 yıldır da siyasetin içinde. 19 yaşında AP Gençlik Kolları ile başladığı siyaset hayatını 3 Kasım 2002 seçimlerinde katıldığı AK Parti’yle devam ettirirken, çalışkanlığı ve disiplininden de bir şey kaybetmedi. Adalet Komisyonu Başkanı olarak partiler arasında kurduğu dengeli ilişki ve Meclis’in yasama faaliyetlerine devamlılık hususunda gösterdiği istikrar onun bugün iki numaralı koltuğa oturmasının nedenlerinden biri. CHP lideri Deniz Baykal’dan sonra yedi dönemdir Meclis’te olan Toptan, parlamentonun en kıdemlisi. AP ve DYP geleneğinden gelen çoğu siyasetçi gibi onun da idolü Adnan Menderes. Serbest avukatlıktan siyasete atılan Toptan, Zonguldak Belediye Meclisi üyeliğinin ardından 15, 17 ve 18. dönemlerde Zonguldak, 19. ve 20. dönemlerde Bartın milletvekili olarak Meclis’e girdi. Devlet, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı yaptı. Son görevi ise 22. dönemin Adalet Komisyonu Başkanlığı oldu. Şimdi ise TBMM Başkanı.

ÇAY’IN GELİRİNİ CAMİLERE VERİYOR

Başbakan Erdoğan’ın hemşehrisi Köksal Toptan anne baba ve birçok akrabası Zonguldak’ta olmasına rağmen sıklıkla geliyor Rize’ye. Ailenin kurduğu Topaloğlu Derneği ve Topaloğlu Vakfı en çok gittiği yerler arasında. Tabii bir de dede yadigârı 150 yıllık tarihî evlerine uğramadan geçmiyor. Düğün ve cenaze törenlerini kaçırmamaya özen gösteriyor. Aile ‘de çoğu kişi kendisine ‘ağabey’ diye hitap ediyor. Topaloğlu Vakfı Başkanı Dursunali Toptan, çok sessiz ve uysal bir çocuk olarak tarif ediyor amcaoğlu Toptan’ı. Toptan’ın sahip olduğu çay bahçelerinin gelirini camilere verdiğini anlatıyor. Yeni Meclis Başkanı Toptan Karadeniz’de tüm siyasi partiler tarafından seviliyor.

Karadeniz’e geldiğinde genellikle yürüyüş yapıyor. Yemeklere pek düşkün olmasa da Karadeniz mutfağını seviyor. Vakfıkebir ekmeği, Rize simidi ve karayemiş meyvesi vazgeçilmezleri arasında. Sürekli diyet yapsa da yörenin tereyağı ve mıhlaması önüne gelince diyetin ucu biraz kaçıyor. Ankara’ya dönüşünde hem yöresel yemeklerden hem de eşinin çok sevdiği Rize’de dokunan bezlerden götürüyor.

Toptan’ın köyü ile Başbakan Erdoğan’ın Dumankaya köyü arasındaki mesafe 15 km. İkisinin tanışıklığı 1970’li yıllara dayanıyor. Köksal Toptan Adalet Partisi (AP) İstanbul Gençlik Kolları’nda çalışırken Başbakan Erdoğan’da Milli Selamet Partisi’nin Beyoğlu Gençlik kolları başkanıydı. Başbakan, Köksal Toptan’a ‘ağabey’ diye hitap ediyor. Ayrıca yeni Meclis Başkanı Başbakan’ın Rize Güneysu’daki evinde ağırladığı ender misafirlerinden. Toptan, Rize’ye Başbakan’la beraber geldiyse onun evinde kalıyor. Diğer zamanlarda hala veya amcaoğullarının evine gidiyor. Başbakan Erdoğan gibi o da futbolu seviyor. Ancak anlaşamadıkları tek nokta var. Başbakan Fenerbahçeli, yeni Meclis Başkanı Köksal ise Galatasaraylı.

Herkesin Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Abdullah Gül arasında buz dağları inşa ettiği bir dönemde Meclis’in yeni başkanı olan Köksal Toptan en çok ‘eşi başörtüsüz’ benzetmesine kızıyor. AK Parti kurmaylarına göre ise Toptan’ın seçilmesiyle Gül ve Erdoğan arasında cumhurbaşkanlığı konusunda var olduğu ileri sürülen ayrılık son buldu. Demokrasi mücadelesinden yana tavır almış geçmişi ve ilk dakikalarda ağzından dökülen ‘Bütün milletvekilleri benim milletvekilim, bütün partiler benim partim’ sözleriyle daha işin başlangıcında Meclise damgasını vurdu. ‘Rizeli Köksal Abi’nin siyasete neler katacağını ise zaman gösterecek.

DEMOKRAT PARTİ GELENEĞİYLE BÜYÜDÜ

Köksal Toptan, Talat Fehmi ve Saadet Toptan çiftinin ilk çocuğu olarak 1943’te Rize’nin Dörtyol köyünde dünyaya gelir. Toptan ailesinin yedi çocuğundan ilkidir. Anne ev hanımıdır baba ise Zonguldak Kömür İşletmeleri’nde memur olarak çalışır. Köksal Toptan, Kafkaslar’dan Rize’ye geçen Topaloğlu Ali Ağa’nın torunudur. Aile Rize’de Topaloğulları olarak tanınır. Dedesi Rusya’dan göçerken bol miktarda Manat getirir. Ancak Rusya’da devrim olunca Manatın yerini Ruble alır. Dedesinin yıllarca değer kazanacağını umarak evinde sakladığı Manatlar çocukluğu boyunca Köksal Toptan’ın en değerli oyuncakları olur.

OKULA KÖMÜR KAMYONLARIYLA GELİP GİTMİŞ

Üçüncü sınıfa kadar Rize Dörtyol İlköğrenim Okulu’nda okur Toptan. Baba o zamanlar Rize’deki çoğu aile gibi gurbete gider çalışmaya. Zonguldak’ta iş bulunca apar topar taşınırlar. Kilimli Beldesi’ne taşındıklarında komşularının kızı Saime Akpınar ile tanışır. Komşunun kızı kısa zamanda yol arkadaşı olur. O dönemler servis olmadığı için çoğu öğrencinin servisi Türkiye Taş Kömürü’nün kamyonlarıdır. Saime ve Köksal da o kamyonlarla gelip gider okula. İlk ve ortaokulu Zonguldak Mehmet Çelikel Lisesi’nde tamamlar. Komşu kızı Saime Akpınar bu kez sınıf arkadaşıdır. İkisi de okulu iyi derece ile bitirir. Ancak eşi Saime Hanım’ın notları Köksal Toptan’a göre daha iyidir. Edebiyata olan ilgilerini fark eden öğretmenleri okulun edebiyat kolunda görevlendirir onları. İlk başlarda birbirleriyle iyi anlaşan iki arkadaşın tanışıklığı, zamanla hayat arkadaşlığına dönüşür. Mutlu çiftin iki erkek bir kız çocukları olur.

EŞİ EMEKLİ YARGI HÂKİMİ

Çocuklarından Sinan Toptan, Zonguldak’ta kuyumculuk yapıyor. Kızı Tuğba THY’nin Tokyo bürosunda görev yapıyor. Meclis başkanlığı seçiminin işlediği dakikalarda oğlu Tunga’nın eşi Jale’den Doruk Köksal isimli bir erkek torunu dünyaya geldi. Eşi Saime Toptan emekli Yargıtay hâkimi. Genellikle özürlülere yönelik çalışmalarıyla tanınıyor. Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı kurucu başkanı ve mütevelli heyet başkanlığı görevini yürütüyor.

aksiyon dergisi Fatih Uğur - Nursel Dilek - Sayı: 662 - 13.08.2007

Editör: HABER MERKEZİ