Sıcak yaz günlerinin en sık karşılaşılan sorunlarından biri olan terleme, bazen günlük yaşamda kabus olabiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Altan Kır ise, normal seviyedeki terlemenin aslında çeşitli faydaları olduğuna dikkat çekiyor. Kır, “Terlemeyi normal ve aşırı terleme olarak ayırabiliriz. Normal terlemeyle vücuttan tuz, üre, asit ve çeşitli toksik maddeler atılırken, aşırı terlemenin altında hormon veya metabolizma bozuklukları gibi rahatsızlıklar olabilir” diyor.

Özellikle yaz mevsimlerinde herkesin şikayetçi olduğu terleme, çoğu zaman günlük yaşam kalitemizi olumsuz etkileyebiliyor. Normal ve aşırı terleme olarak iki başlık altında ele alınan terleme ile ilgili Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Altan Kır, önemli noktalara değiniyor. Kır, “Normal bir yetişkinde, yaklaşık 2 ila 4 milyon tane ter bezi bulunur ve bunlardan günde ortalama 500 cc civarında ter salınır. Bu salgının temel fonksiyonu vücut ısısının kontrol altında tutulmasıdır. Hava sıcaklığı veya egzersiz gibi nedenlerle vücut ısısında artış olduğunda, salınan terin bir kısmı vücuttan buharlaşarak uzaklaşır ve bu sayede soğutma sağlar. Stresli durumlarda da ter bezleri uyarılır ve vücut ısısında bir artış olmadan terleme artabilir” diyor. Normal terlemeyle birlikte vücuttan su ile birlikte az miktarda tuz, üre, ürik asit ve çeşitli toksik maddelerin atıldığını söyleyen Kır, ter salgısı yapan bezlerin büyük çoğunluğunun kokusuz ve berrak bir sıvı salgılayan ekrin ter bezleri olduğunu dile getiriyor.

Aşırı terleme ruh sağlığını da tehdit ediyor

Terlemenin günlük hayatı etkileyecek kadar aşırı olması durumuna insanların yüzde 1'inde rastlandığını belirten Kır, “Aşırı terleme; genelde el, koltuk altı, yüz ve ayak gibi bir veya birkaç bölgede görülür. Hormon veya metabolizma bozuklukları, enfeksiyonel hastalıklar, psikiyatrik bozukluklar, bazı ilaçların yan etkileri veya aşırı kilo gibi nedenler aşırı terlemeye sebep olabilir. Bu durumda mutlaka altta yatan sorunun tedavisi gereklidir. Terlemeyi önleyici kozmetik ürünler ise terle atılan toksinlerin uzaklaştırılmasını engellediği gibi, ter bezlerinin ağızlarının kapanmasına ve iltihaplanmalarına neden olabilir” diyor.

Aşırı terlemenin kişinin sosyal, fiziksel ve mesleki yaşamında da çok önemli problemlere yol açabileceğine dikkat çeken Kır, “Romantik ilişkiler, iş verimi, eğitim ve kariyer seçimi, ruhsal sağlığı ve yaşam kalitesi aşırı terleme nedeniyle olumsuz etkilenebilir. Örneğin, elleri fazla terleyen kişiler sosyal çekingenlik yüzünden el temasından ve tokalaşmaktan kaçınabilir veya sosyal deneyimlerden kaçınamadıkları zamanlarda ve öncesinde şiddetli iç sıkıntısı yaşayabilirler. Hasta terleyeceği endişesine kapıldığı zaman, terlemesine neden olan uyarılar artarak terlemeyi daha da artırabilir ve de sonuçta gerginlikler ile bunların fiziki sonuçları birbirlerini tetikleyerek hastayı bir kısır döngüye sokabilir” diyor.

Aşırı terlemenin tedavisi mümkün

Aşırı terlemeden şikayetçi kişiler için birçok farklı tedavi yöntemi olduğunu belirten Doç. Dr. Altan Kır, terleme tedavisinde cerrahi ve cerrahi dışı metotların kullanılabileceğini söylüyor. Uzman desteğiyle ilk önce ağızdan alınan sistemik ilaçlar, haricen sürülen kremler ve losyonlar, botoks injeksiyonları veya iyontoforez gibi metodlar denenmesi gerektiğine dikkat çeken Kır, istenilen sonuçların elde edilemediği durumlarda son olarak cerrahi yöntemlere başvurulması gerektiğini vurguluyor.

Editör: HABER MERKEZİ