Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, hukuk fakültelerindeki kontenjanın azaltılmasının ve buralardaki eğitimin kalitesinin artırılmasının çok önemli olduğunu söyledi.

Gül, Adalet Bakanlığı Rize Personel Eğitim Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada, 12 Mart'ın, İstiklal Marşı'nın kabulünün yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, İstiklal Marşı'nın, bu milletin hiçbir zaman esaret altında kalmayacağının nişanesi olduğunu belirtti.

'Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.' ifadesini kullanan Gül, 'İstiklal Marşı'mızın kabulünde şairimiz Mehmet Akif'i ve bütün şehitlerimizi rahmetle, minnetle yad ediyoruz. Bu ülke her zaman bağımsızlık için ezelden beri hür yaşamış bir millettir. Dünya üzerinde esaret altına girmemiş ve hiçbir kavmi, toplumu esareti altına almamış millet Türk milletidir. Kıyamete kadar da bu bağımsızlığını her zaman koruyacaktır.' diye konuştu.

Tarihi şanla dolu Türk milletine, adalet teşkilatında zabit katibi veya bakan olarak hizmet etmenin önemine vurgu yapan Gül, şöyle devam etti:

'Teşkilatın neresinde olursanız olun bu millete hizmet etmek büyük bir şereftir. Hele hele adalet hizmetleri öncülüğünde, adalet sunmak için bir hizmette bulunmak en büyük şereftir. Çünkü insanoğlu adaletten başka hiçbir şeyin peşinde koşmaz. Aç kalır, açıkta kalır, susuz kalır ama adaletsiz hiçbir birey, toplum yaşayamaz. İşte adalet devletin temeli, adaletin temeli de hukuk olduğuna inanan bir teşkilat olarak, toplumda adalet duygusunu yükseltici her faaliyet her türlü takdirin üzerindedir.'

Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde 17 yılda çok büyük kazanımlar elde ettiğinin altını çizen Gül, 'Adalet hizmetleri de bunun başında gelmektedir. Adliyenin birçok işinin avukat, esnaf ya da iş adamları tarafından görüldüğü zamanları geçirdik. Kırtasiye ihtiyacı olur, barodan avukatlardan bir destek alınır. Karşı esnaf gelir, katkıda bulunur. Affedersiniz hayvanlar üzerinde keşiflere gidilen, adalet hizmetleri dağıtılmaya çalışılan, merdiven altlarında adliye hizmetleri verilmeye çalışılan günleri gördük.' ifadesini kullandı.

Rize Personel Eğitim Merkezi'nin tanıtım filmindeki bir bayan adliye çalışanının '9 yıldır çalıştığım iş stresini Rize'de attım' sözleri ile ilgili Gül, 'Ben de 25 yıldır bu stresli mesafedeyim. Bende bir hafta tatil keyif olur. Çok güzel imkanlardayız. Çok güzel hizmetlere kavuştuk. Elbette bu hizmetleri yaparken teknik kapasite önemli, nicelik, fiziki kapasite çok önemli ama her şeyin başı nicelikten ziyade niteliktir.' değerlendirmesinde bulundu.

Niteliği ve kaliteyi artırma adına çalışmalara ağırlık verileceğini belirten Gül, 'Özellikle eğitim, yargı, adalet hizmetlerinin verilmesinde çok önem taşımaktadır. Bunun da temel merkezi eğitim kurumları, okullardır. İster adalet ister yargı mektebi olsun bitirdiği lise, bitirdiği üniversite, hukuk fakültesinde aldığı eğitim onun vereceği yargı, adalet hizmetlerinin çıtasını belirleyecek.' dedi.

- Hukuk fakültelerindeki öğrenci sayısı

Adalet Bakanlığının eğitime daha fazla önem verilmesi için çalışmalar yürüttüğüne değinen Gül, 'YÖK Başkanımız ile uzun zamandır müzakere ediyoruz. Hukuk fakültelerindeki kontenjanın azaltılması bizim için çok önemlidir. Hukuk fakültelerinin eğitim kalitesini artırmak bizim için çok önemlidir. Burada özellikle yurt dışında hiçbir şekilde devam etmeden hukuk fakültesi diploması almak, başarı puanı ortalamasının düşük bir şekilde hukuk fakültelerine girişlerine, daha böyle niteliğin azalmasına asla müsaade edemeyiz.' diye konuştu.

'FETÖ'cüleri tasviye ettikten sonra yargıda bütün hakim ve savcılarımıza güveniyoruz.' ifadesini kullanan Gül, şunları söyledi:

'Nicelik sayısında çok önemli sayılara ulaştık. Şimdi kaliteyi daha da artırıcı şekilde çalışacağız. Hemen mezun olur olmaz kürsüye değil, bir hakim savcı nezaretinde işlemleri görecek, takip edecek sonra tecrübe edindikten sonra yargısal faaliyetlerde bulunacak bir süreci hep birlikte değerlendirmiş olacağız. İşte bu amaca matuf olarak Personel Eğitim Merkezi'nin açılışını yapıyoruz. Hizmet vermeye uzun zaman önce başladı. Biz sadece açılışını yapıyoruz.'

- 'Kendi cemaatinin dediğine göre karar veren bu hain güruh yargıdan temizlendi'

Bakan Gül, 2017-2019 yılları arasında 10 bin 475 kişiye hizmet içi eğitim verildiğini belirterek, 2019 yılında hakim ve savcılara yönelik eğitimin yoğun şekilde sürdürüleceğini, buna ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu ile planlama yaptıklarını aktardı.

Gül, 6 bin hakim ve savcının hizmet içi ve meslek içi eğitime tabi tutulacağını kaydederek, 'Eğitim bir süreçtir. 'Hukuk Fakültesini bitirdim. Eğitime ihtiyacım yok' diyemeyiz. Dünyadaki içtihat değişimleri, yeni sorunlar çıkıyor teknoloji geliştikçe. Eğitim personelimizin veya mensubumuzun eksikliğinden değil, daha fazla kaliteyi artırmak bir ihtiyaçtan kaynaklı. Bu nedenle 2019 yılını hakim ve savcılarımızın eğitim yılı ilan ettik.' ifadesini kullandı.

FETÖ'nün yargıyı kendi ideoloji ve amaçları için silah gibi kullanmaya çalıştığına herkesin şahit olduğunu vurgulayan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Anayasaya değil kendi ideolojisine, kendi düşüncesine, grubunun, cemaatinin dediğine göre karar veren bu hain güruh yargıdan temizlendi, ihraç edildi. Yargı mensuplarımız her zaman olduğu gibi anayasaya, vicdana bağlı bir şekilde karar vermeye devam edecekler. Biz de yeni dönemde artık güven veren adalet kavramıyla daha fazla reform yaparak vatandaşlarımızın yargıya güvenini artırıcı ve yargının da hızlanacağı bir sistemin hep beraber takibini yapıyoruz. Burada sadece yargı mensuplarına görev düşmüyor. Personele, bakanlığımıza, avukatlara vatandaşlara görev düşüyor. Geçen yıl 11 milyon dosya üzerinden hakim ve savcılarımız karar vermiş. 3-5 veya 50 dosyada verilen bir kararın, dosyanın içeriğine bakmadan, yargı mensuplarımızı töhmet altında bırakmak, adalet mensuplarımızı töhmet altında bırakmak, kimseye yaramaz.'

 

 

 

 

Editör: HABER MERKEZİ